Asıl borçlu ile beraber borçtan şahsen sorumlu olmayan «ipotekli taşınmaz maliki»ne ihbar (muacceliyet ihbarı) yapılmadıkça «ipotekli taşın-maz maliki» bakımından borcun muaccel hale gelmeyeceği ve hakkında ipotekli takip yapılamayacağı—
İİK. 149/I uyarınca «kesin borç ipoteği»ne dayalı olarak -İİK. 34 uyarınca alacaklı tarafından Türkiye’nin her yerinde «ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla» icra takibi yapılabileceği—
Takip dayanağı ipoteğin «kesin borç ipoteği» olması halinde, İİK. 149 uyarınca borçluya «örnek: 6 icra emri» gönderilmesi için, İİK. 150/ı uyarınca borçluya noter vasıtasıyla hesap özetinin tebliğ edilmiş olmasına gerek bulunmadığı—
Takip dayanağı ipoteğin mevcut bir borç için düzenlenmiş ve kayıtsız şartsız bir para borcu ikrarını içermekte olması ve ayrıca süresiz ve bir ‘ihbar süresi’ tayin edilmemiş bulunması halinde, BK’nun 132. maddesi uyarınca borçluya ihtar gönderilip alacak muaccel hale getirilmeden ‘icra emri’ gönderilemeyeceği–
«Asıl borçlu» hakkında takip yapılmadan «ipotek verenler» hakkında takip yapılamayacağı ve daha sonra «asıl borçlu»nun takibe dahil edilemeyeceği, kamu düzeni ile ilgili olan bu hususun icra mahkemesince doğrudan doğruya gözetilerek «takibin iptaline» karar verilmesi gerekeceği gibi, takibin her aşamasında borçlu tarafından «süresiz şikayet» konusu yapılabileceği—
İİK. 149 uyarınca kredi borçlusuyla birlikte taşınmazını kredi borcu için ipotek ettiren üçüncü kişiye «icra emri» gönderilmesi gerektiğinden, önce sadece asıl borçluya icra emri gönderilmiş, ipotek veren üçüncü kişiye icra emri gönderilmemişse, icra mahkemesince alacaklıya, MK. 887 uyarınca ipotek borçlusuna (taşınmaz malikine) ihtarname tebliğ ettirmesi ve borç muaccel hale geldikten sonra adı geçen hakkında yeniden takip yapılması ve daha sonra bu takip dosyası ile borçlu hakkındaki takip dosyasının birleştirilmesi konusunda mehil verilmesi gerekeceği—