Muterizin karşı tarafa noterden gönderdiği ihtarnamede ihtiyati haczi 6.10.2010 tarihinde öğrendiğini ifade ettiği, itirazın ise 7 günlük süre geçirildikten sonra 12.11.2010 tarihinde yapıldığı belirtilerek İİK’nun 265.maddesi uyarınca itirazın reddine karar verilmiş olmasının usul ve yasaya uygun olduğu-
Taraflar arasında satım sözleşmesi olduğu, malların alacaklı şirket tarafından Kazakistan'a ihraç edildiği, tarafların yerleşim yeri ile ifa yerinin İstanbul olması nedeniyle İstanbul Mahkemelerinin yetkili bulunduğu belirtilerek ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmesinin yerinde olduğu-
İcra ve İflâs Kanunu'nun 265,IV hükmüne göre, “… Mahkeme, itiraz üzerine iki tarafı davet edip gelenleri dinledikten sonra, itirazı varit görürse kararını değiştirebilir veya kaldırabilir. Şu kadar ki, iki taraf da gelmezse evrak üzerinde inceleme yapılarak karar verilir.” hükmü uyarınca, taraflar usulen davet edilip, duruşma açılarak itiraz hakkında bir karar verilmesinin gerekeceği-
Muteriz vekili tarafından akdi ilişkinin inkâr edildiğini itiraza uğrayan faturaların tek başına taraflar arasındaki akdi ilişkiyi ispatlamaya yeterli olmadığı gibi delil tespiti sırasında dinlenen tanık beyanlarına da itibar edilmeyeceğinden BK'nun 73 ve HUMK 10. maddelerinin somut olayda uygulanamayacağı belirtilerek yetkisizlik nedeniyle ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmesinin yerinde olduğu-
İhtiyati haciz kararına itirazın, çekin keşide yerinde yapılabileceği gibi davalının ikametgahında da yapılabileceği-
Borçlunun başvurusunun İİK'nun 266.maddesine dayalı bir talep olmayıp, İİK'nun 265.maddesi gereğince ihtiyati haciz kararına itiraz niteliğinde olmasına göre ihtiyati hacze itirazı inceleme görevinin kararı veren mahkemeye ait olacağı-
İİK.nun 265.maddesine göre ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata itiraz edilebileceği, borçlunun itirazları bu kapsamda bulunmadığından, itiraz sebeplerinin menfi tespit ve borçtan kurtulma davasına konu edilebileceği gerekçesiyle ihtiyati haczin kaldırılması talebinin reddine karar verilmesinin yerinde olduğu-
İflasın ertelenmesi kararının ihtiyati haciz kararına engel olmayıp, sadece bu kararın icrasına mani olabileceği, itirazın İİK’nun 265.maddesi kapsamında olmadığı-
İhtiyati hacze itiraz eden vekilinin, çekin lehtara sözleşme gereği verildiğini, ancak sonradan ifasından vazgeçilmesi nedeniyle iadesi gerekirken muvazaalı şekilde ciro edildiğini, tedbir istemli menfi tespit davası açıldığını, tedbir kararına rağmen ihtiyati haciz kararı verilemeyeceğini belirterek ihtiyati haczin kaldırılması itirazının İİK'nun 265.maddesinde sınırlı olarak belirtilen sebepler arasında olmadığı-