İİK'nın 265'inci maddesine göre, borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi hâlde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebileceği-Ödeme emrinin tebliği ihtiyati haciz tutanağının da tebliğ edildiği sonucunu doğurmayacağı-
Teminat mektupları rehin olmadığı gibi, üzerilerine haciz konulmadığı ve şartları oluştuğu takdirde her zaman ibraz eden tarafa iade edilebileceği bu durumda, İİK'nın 265. maddesi gereğince ancak, ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı itiraz edebileceği göz önüne alınarak, mahkemece bu sebeplerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılması gerektiği-
Taraflar arasındaki sözleşmenin 6.7.2. maddesine göre ihtiyati haciz kararına konu 01.04.2013 vadeli senedin ödeme şartlarını göstermek için yazıldığı, teminat için verilmediği, teminatla ilgili 6.7.3 maddesinin özel hüküm niteliğinde bulunduğu, senedin teminat senedi olduğunun başkaca bir delille ispatlanamadığı, karar tarihi itibariyle de senet muaccel olduğundan, ihtiyati haciz kararı verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı-
İhtiyati haciz kararı verilmesinde mutlak ispat şartlarının oluşmasına gerek bulunmadığı, yaklaşık ispat ölçülerinde ispatın yeterli olduğu, asli müdahilin davasını şirket müdürünün sorumluluğu esasına dayandırdığı, haksız fiilden doğan borçların haksız fiilin işlendiği ülke hukukuna bağlı olduğu, haksız fiilin işlendiği yer ile zararın meydana geldiği yerin farklı ülkelerde olması halinde zararın meydana geldiği ülke hukukunun uygulanacağı,ihtiyati haciz kararına itiraz nedenleri arasında zamanaşımı itirazının bulunmadığı-
İhtiyati haciz kararına itiraz eden yararına maktu vekalet ücretine karar verilmesi gerektiği-
İtiraz tarihi itibarıyla henüz açılmış bir itirazın iptali davası bulunmadığı gözetilerek ihtiyati hacze yapılan itirazın incelenmesi gerektiği-
İhtiyati hacze konu yakıtın, dava dışı şirket tarafından temin edildiği ve davalı tarafa teslim edildiği ve ihtiyati haciz talep eden tarafından dava dışı şirket ile imzalanan bayiilik anlaşması gereğince, "borcun ödendiği" hususunun sabit olduğu, ihtiyati haciz talep eden alacaklının rücu ettiği alacağın TTK. 1352/L maddesi uyarınca deniz alacağı olduğu, aynı Kanun'un 1353/4. maddesi uyarınca ihtiyati haciz sebebi olduğu-
Davacı tarafından damadına verilen vekaletnamede geniş yetkilerin devredildiği, bu vekaletnameye istinaden davalı bankanın adı geçen kişiye çek defteri vermesinde sorumluluğunu gerektirecek bir hususun bulunmadığı-
İlk derece mahkemelerince verilen ihtiyati tedbir taleplerinin reddi veya bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilen kararlara karşı temyiz yolunun kapalı olduğu-
Kefalet borcunun teminatı olarak rehin verilmişse İİK’nın 45. maddesi uyarınca kefil hakkında ihtiyati haciz istenmemesi gerekeceği-