Davacı taraf lehine dava dilekçesinde belirtilen dava değeri üzerinden, davalı taraf lehine ise tapuda gösterilen satış bedeli ile ödenmesi zorunlu harç ve masraf toplamını olan miktar ile dava değeri arasındaki fark miktarı üzerinden avukatlık ücretine hükmedilmesi ve yargılama giderlerinin de bu kabul ve ret oranı esas alınarak haklılık oranına göre taraflara paylaştırılması gerekirken, bu hususlar dikkate alınmayarak kabul ve ret oranı ayrımı yapılmadan davacı yararına yasal önalım bedeli üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesinin, davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmemesinin ve yargılama giderlerinin tümünün davalıdan tahsiline karar verilmesinin doğru olmadığı-
Davanın aile konutu olan bölüm üzerindeki ipoteğin kaldırılması suretiyle kabulüne karar verildiğine göre dosyada bulunan bilirkişi raporu da dikkate alınarak aile konutu olarak kullanılan ve ipoteğin kaldırılmasına karar verilen dairenin değeri üzerinden nispi karar ilam harcı, nispi vekâlet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesi gerekeceği-
Davada taraflardan her birinin kısmen haklı çıkması halinde yargılama giderlerinin tarafların haklılık oranında paylaştırılacağı-
Takip konusu düzeltilerek onama ilamında belirtilen 2942 sayılı Kanun'un 10. maddesini değiştiren 6459 sayılı Kanun'un 6. maddesi gereğince işletilen kanuni faiz alacağı ayrıca istenebilir ise de bu alacağa faiz hesaplanmasının mümkün olmadığı- Kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davasının niteliği gereği kendisini vekil ile temsil ettiren taraflar lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmekte olup, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine, 6459 sayılı Yasa'nın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca işletilen bu faiz alacağının kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davasının fer'i niteliğinde olduğu, asıl alacağa bağlı bu kalemin takibe konu edilmesi halinde, icra vekalet ücreti hesaplamasının AAÜT uyarınca maktu olarak tayini gerektiği gibi, tahsil harcının da maktu alınması gerekeceği- Mahkemece, gerektiğinde yeniden bilirkişiden ek rapor alınarak, 14.05.2012 tarihi ile 06.09.2012 tarihi arası faiz alacağı istenebileceği göz önünde bulundurularak ve borçlunun icra emrinin tebliğinden 2 gün sonra yaptığı ödeme dikkate alınarak bakiye alacağın bulunup bulunmadığı konusunda İİK 17/1 maddesine uygun Yargıtay denetimine elverişli bir hesaplama yapılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Feragat ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra gerçekleşirse vekalet ücretinin tamamına hükmolunacağı-
Mahkemece davanın reddine karar verilmekle birlikte, taraf sıfatı kalmadığı anlaşılan şirket lehine vekalet ücreti takdir edilmesi hatalı ise de, bu hususun yeniden yargılamayı gerektirmediği-
Dosya içerisine alınan resmi senetteki bilgilere göre, dava konusu payın satış bedelinin 9.500,00TL olduğu anlaşıldığından mahkemece, bu bedel üzerinden harç hesaplanması ve karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T. gereğince davacı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, fazla miktarda harcın tahsiline karar verilmesi ve vekalet ücretinin keşifte belirlenen değer üzerinden hesaplanarak hükümde gösterilmesi doğru görülmemiş, bu husus kararın bozulmasını gerektirmiş ise de yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği-
Mahkemece; davalılardan...’ya 7201 Sayılı Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine göre dava dilekçesinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi, adı geçen davalıların savunmasının alınması ve varsa delillerinin toplanması, tüm bu eksiklikler giderildikten sonra esas hakkında hüküm verilmesi gerekeceği, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 27. maddesi uyarınca davalıların hukuki dinlenme hakkı ihlal edilerek yokluğunda hüküm kurulmasının doğru olmadığı- Tapu iptal ve tescil isteği ile ilgili olarak keşfen saptanacak dava değeri üzerinden peşin harcın alınması, bu zorunluluk yerine getirildiği takdirde davaya devam edilmesi gerekirken, anılan husus gözardı edilerek bu istemler yönünden de işin esası hakkında hüküm kurulmasının doğru olmadığı-
Özel Dairenin HMK’nın 46. maddesine dayalı olarak açılan davada maddede sayılan sebeplerin hiçbirisinin gerçekleşmediği gerekçesiyle verdiği red kararının davanın esastan reddine yönelik bir karar olduğu, bu durumda Özel Daire tarafından red sebebiyle davacı aleyhine disiplin para cezasına hükmedilmesi gerekirken davacının disiplin para cezası ile cezalandırılmasına yer olmadığına dair karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu- Davacının dava değerini teminat mektuplarında belirtilen teminatların bedeli olan .......TL olarak belirtmiş ve mahkemeye başvuru esnasında da peşin harcını bu değer üzerinden belirlenen miktara göre yatırdığı, bu durumda Özel Daire tarafından hüküm verildiği tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin esas alınarak davalı lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekeceği-
Mahkemece, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğine göre, yargılamada kendisini vekille temsil ettiren davalı Hazine yararına hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'nin 7/1. maddesi uyarınca maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmemesi doğru görülmemiş ise de bu hususun kararın bozulmasını gerektirmiş ise de yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği-