Takip konusu düzeltilerek onama ilamında belirtilen 2942 sayılı Kanun'un 10. maddesini değiştiren 6459 sayılı Kanun'un 6. maddesi gereğince işletilen kanuni faiz alacağı ayrıca istenebilir ise de bu alacağa faiz hesaplanmasının mümkün olmadığı- Kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davasının niteliği gereği kendisini vekil ile temsil ettiren taraflar lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmekte olup, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine, 6459 sayılı Yasa'nın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca işletilen bu faiz alacağının kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davasının fer'i niteliğinde olduğu, asıl alacağa bağlı bu kalemin takibe konu edilmesi halinde, icra vekalet ücreti hesaplamasının AAÜT uyarınca maktu olarak tayini gerektiği gibi, tahsil harcının da maktu alınması gerekeceği- Mahkemece, gerektiğinde yeniden bilirkişiden ek rapor alınarak, 14.05.2012 tarihi ile 06.09.2012 tarihi arası faiz alacağı istenebileceği göz önünde bulundurularak ve borçlunun icra emrinin tebliğinden 2 gün sonra yaptığı ödeme dikkate alınarak bakiye alacağın bulunup bulunmadığı konusunda İİK 17/1 maddesine uygun Yargıtay denetimine elverişli bir hesaplama yapılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Feragat ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra gerçekleşirse vekalet ücretinin tamamına hükmolunacağı-
Mahkemece davanın reddine karar verilmekle birlikte, taraf sıfatı kalmadığı anlaşılan şirket lehine vekalet ücreti takdir edilmesi hatalı ise de, bu hususun yeniden yargılamayı gerektirmediği-
Dosya içerisine alınan resmi senetteki bilgilere göre, dava konusu payın satış bedelinin 9.500,00TL olduğu anlaşıldığından mahkemece, bu bedel üzerinden harç hesaplanması ve karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T. gereğince davacı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, fazla miktarda harcın tahsiline karar verilmesi ve vekalet ücretinin keşifte belirlenen değer üzerinden hesaplanarak hükümde gösterilmesi doğru görülmemiş, bu husus kararın bozulmasını gerektirmiş ise de yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği-
Mahkemece; davalılardan...’ya 7201 Sayılı Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine göre dava dilekçesinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi, adı geçen davalıların savunmasının alınması ve varsa delillerinin toplanması, tüm bu eksiklikler giderildikten sonra esas hakkında hüküm verilmesi gerekeceği, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 27. maddesi uyarınca davalıların hukuki dinlenme hakkı ihlal edilerek yokluğunda hüküm kurulmasının doğru olmadığı- Tapu iptal ve tescil isteği ile ilgili olarak keşfen saptanacak dava değeri üzerinden peşin harcın alınması, bu zorunluluk yerine getirildiği takdirde davaya devam edilmesi gerekirken, anılan husus gözardı edilerek bu istemler yönünden de işin esası hakkında hüküm kurulmasının doğru olmadığı-
Özel Dairenin HMK’nın 46. maddesine dayalı olarak açılan davada maddede sayılan sebeplerin hiçbirisinin gerçekleşmediği gerekçesiyle verdiği red kararının davanın esastan reddine yönelik bir karar olduğu, bu durumda Özel Daire tarafından red sebebiyle davacı aleyhine disiplin para cezasına hükmedilmesi gerekirken davacının disiplin para cezası ile cezalandırılmasına yer olmadığına dair karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu- Davacının dava değerini teminat mektuplarında belirtilen teminatların bedeli olan .......TL olarak belirtmiş ve mahkemeye başvuru esnasında da peşin harcını bu değer üzerinden belirlenen miktara göre yatırdığı, bu durumda Özel Daire tarafından hüküm verildiği tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin esas alınarak davalı lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekeceği-
Mahkemece, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğine göre, yargılamada kendisini vekille temsil ettiren davalı Hazine yararına hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'nin 7/1. maddesi uyarınca maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmemesi doğru görülmemiş ise de bu hususun kararın bozulmasını gerektirmiş ise de yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği-
Bilindiği üzere yolsuz tescil nedenine dayalı tapu iptal ve tescil davalarında dava değeri dava konusu taşınmazın değeri üzerinden harcı tamamlanan değer olup, davacı Belediye lehine hükmedilen vekalet ücretinde harcı yatırılan miktarın esas alınması gerekirken harcı tamamlanmayan miktarın esas alınmasının doğru olmadığı- Davacıdan çekişmeli taşınmazı temlik alan ilk el olan davalının temellükünün yolsuz tescil nedeni ile geçerli olmaması, davalının işlemin tarafı olması nedeni ile davalı hakkında tapu kayıt maliki olmadığı gerekçesi ile husumetten red kararı verilmesinin ve lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığı-
Davacı tarafın talep konusu ettiği muhdesatların toplam değerinin ......... TL olarak belirlendiği, ancak bu muhdesatlardan fen bilirkişi raporunda C harfi ile gösterilen afet evi ve D harfi ile gösterilen WC'in ... tarafından yapıldığının, dolayısıyla davacı tarafından yapılmadığına karar verildiği, afet evi ve WC ile reddedilmesi gereken kafes tel örgü ve çardak değerleri dosya kapsamında belirlendiğine göre davacının davasının kısmen kabul kısmen reddine karar verilmesi ve buna göre yargılama gideri ve vekalet ücreti hesap edilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi ve taraflar yararına vekalet ücreti yönünden hüküm tesis edilmemesinin doğru olmadığı-
Dava konusu taşınmazın hayatın olağan akışına göre ........ TL olmasının mümkün olmadığı, keşif yapılmadan dava dilekçesinde belirtilen miktarın bağlayıcı olmadığı, keşfen belirlenecek değer üzerinden harç alınıp sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-