‘Ödeme’ borcu sona erdiren sebeplerden olup, itiraz niteliğinde bulunduğundan kayıt kabul davasının her aşamasında ileri sürülebileceği ve mahkemece değerlendirilebileceği–
«Limit (üst sınır) ipotekleri»nde ipotek veren üçüncü kişinin sorumluluğunun ipotek limiti ile sınırlı olduğu—
Rehin sözleşmesi uyarınca rehinli hisse senetlerinin satış bedelinin asıl alacakla birlikte faiz, komisyon ve diğer eklentileri de teminat altına alacağı–
‘Vergi alacaklarının her hangi bir inceleme yapılmaksızın iflâs masasına kaydedilmesi ve eğer iflâs idaresinin buna yönelik bir itirazı varsa, bunu vergi mahkemesinde ileri sürmesi’ yönündeki ilkenin, verginin tarh, taahhuk ve tahsiline ilişkin ihtilaflar bakımından kabul edildiği; davalı yanın (iflâs idaresinin) borca itiraz etmeyip ‘ödeme’, ‘mükerrer kayıt’ ya da ‘mahsup’ itirazında bulunması halinde, konunun seçilecek bir bilirkişiye ya da bilirkişi kuruluna incelettirilerek, uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekeceği–
Limit ipoteklerinde taşınmazın sorumlu olduğu miktarın dosya alacağı ipotek limiti altında ise bu dosya alacağı, dosya alacağı ipotek limitini aşıyorsa ipotek limiti kadar olduğu—
Vergi idaresi tarafından açılan ‘kayıt kabul davası’nda, adli yargı değil idari yargı görevli olduğundan, vergi alacağının iflâs idaresince reddedilemeyeceği, iflâs idaresinin vergi alacağını sıra cetveline kaydetip, müflisin yerine geçip vergi mahkemesine kendisinin itirazda bulunması gerekeceği- (İflâs idaresinin, vergi alacağını inceleme yetkisi bulunmadığından, bu alacağı aynen sıra cetveline geçirmek zorunda olduğu, daha sonra kendisinin müflisin başvurabileceği yollara başvurabileceği)–
‘E. davası’ açılması mümkün olan hallerde ‘tespit davası’ açılamayacağından, davacının doğrudan doğruya kayıt kabul davası açması gerekirken ‘davacının elindeki belgelerin doğruluğunun ve alacağının tespitini’ istemekte hukuki yararının bulunmadığı–
Alınan borç (ödünç) karşılığında kurulan ipoteğin «ana para ipoteği» sayılacağı—
Bankanın henüz tazmin etmediği (ödemediği) -riski gerçekleşmemiş olan- teminat mektubu bedelini "şarta bağlı alacak" olarak masaya yazdırabileceği–
Davacının ‘iflâs yolu ile takiplerden doğan gider ve vekalet ücreti alacaklarının masa alacağı olarak kabulüne ilişkin’ isteminin -alacağın varlığı ve miktarı ile ilgili olmaması nedeniyle- icra mahkemesince incelenebileceği–
