6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun, bu kanunun 1 nci maddesinde yazılı türdeki alacaklar için uygulanacağından, alacağın niteliğinin saptanarak karar verilmesi gerekeceği-
İflâs idaresinin İİK. 223/V uyarınca, ‘iflâs idaresince düzenlenen sıra cetvelinde usul ve yasaya aykırılıklar bulunduğunu’ ileri sürerek sıra cetvelinin iptâlini isteyebileceği (Fakat alacakların bu aşamada sıra cetveline itirazda bulunamayacağı, sıra cetvelinin ilamından -veya; İİK. 223/III'deki durumda; tebliğinden- itibaren alacaklıların sıra cetveline itiraz davası açabilecekleri)–
İİK. 223/III, c:5'de öngörülen tebliğ masraflarını vermemiş olan alacaklıya sıra cetveli tebliğ edilmiş olsa bile, sıra cetveline yönelik "şikayet" ve "dava" açma süresinin, "tebliğ tarihi"nden değil "ilan tarihi"nden itibaren işlemeye başlayacağı–
Kayıt kabul davalarının 15 günlük yasal süre içinde açılması gereken davalardan olup bu sürenin geçmesinden sonra, ıslah yoluyla bu istemin ileri sürülemeyeceği–
Hükümsüz kalmamış olan teminat mektubundan kaynaklanan alacağın masaya kaydının istenebileceği–
Yabancı para alacağının iflâs masasına aynen kayıt ve kabulü, alacaklar arasındaki eşitlik ilkesine aykırı olacağından, yabancı paranın iflâs tarihindeki TC. Merkez Bankası efektif satış kuru karşılığının masaya kayıt ve kabulüne karar verilmesi gerekeceği–
Limit ipoteklerinde ipotek veren borçlu ile ipotekli taşınmazı satın alan kişinin ipotekten dolayı sorumluluğunun -tüm eklentiler (faiz, takip gideri gibi) dahil- ipotek limiti ile sınırlı olduğu—
Sıra cetveline itiraz ("kayıt kabul" ve "kayıt terkini") davalarında "nisbi" değil "maktu" vekalet ücretine hükmedilmesi gerekeceği–
Kayıt terkini davalarında ispat yükünün, alacağının esasına itiraz edilen davalı alacaklıya düştüğü, müflisin kabulünün alacağın sıra cetveline alınması için yeterli olmadığı davalı alacaklının, müflisin ticari defterlerine dayanarak alacaklının varlığının ispat edebilirse de, bu durumda müflisin ticari defter ve kayıtlarının kanuna uygun surette tutulmuş olması gerekeceği–
Karz (kesin borç) ipoteğine ilişkin ipotek akit tablosunda “26.5.2003 akit tarihinden başlamak üzere iki yıllık süre sonunda alacağın tahsili için takibe geçilebileceğine” ilişkin ifadenin faizin başlangıcını belirlemekte olduğu, anılan süre içerisinde yani “iki yıl içinde faiz istenemeyeceğini, vadeden sonra faiz talep edilebileceğini” belirtmekte olduğu–