Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, asıl davada davacı taraf açık beyanına göre talep, iflas masasına kayıt kabul değil aynen ifa ise de, iflas idaresine karşı açılabilecek davanın kayıt kabul davası olduğu, davacının, sözleşmede vaat edilenlerin değerinin masaya kaydını talep edebileceği, masaya karşı aynen ifa talep edilemeyeceği, satış vaadi geçerli sözleşmeye dayansa bile masanın talebi reddetme yetkisinin bulunduğu gerekçesiyle asıl davanın reddine, birleşen dava yönünden ise davacı ve davalı arasında kurulmuş bir sözleşme bulunmadığı, kooperatif ile yüklenici arasındaki eser sözleşmesinden doğan hakkın davacıya temlik edildiği, temlik alan davacının ancak yüklenici kadar talep hakkı bulunduğu, ancak yüklenici iflas ettiğinden malvarlığının idare yetkisinin iflas masasına geçtiği, müflisin alacağı varsa bunu talep hakkının iflas idaresine ait olduğu, böyle bir davayı davacının açabilmesi için iflas idaresinden yetki alması gerektiği, davacının aktif dava ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle, birleşen davanın reddine karar verildiği ve bu karanın onandığı-
Bilirkişi raporu ve dosya kapsamından, davacının alacaklı olduğunun saptanamadığı gerekçesiyle kanıtlanamayan kayıt kabul davasının reddine karar verilmesinin isabetli olduğu-
Mahkemece, davalının bankadan aldığı kredileri geriye ödemediği, bu nedenle aleyhine girişilen icra takibine itiraz ettiği, ancak yargılama sırasında iflas ettiği için davaya kayıt kabul davası olarak devam edildiği, iflas tarihi itibarıyla ödenmemiş borcunun 50.000,00 TL anapara ve 42.575,00 TL işlemiş faiz olmak üzere 92.575,00 TL olduğu, teminat mektuplarının tazmini için bankaya müracat olmadığı, temlik alanın iflas masasına 95.421,00 TL için müracaat etmiş olup, müracaatın teminat mektubu bedellerini kapsamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verildiği ve bu kararın onandığı-
Mahkemece, dosya kapsamı ve iflas müdürlüğü yazı cevaplarına göre; davacı vekilinin alacak kaydı için müracaat ederken tebliğ masrafı vermediği, sıra cetvelinin de Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlanarak ilan edildiği, İİK'nun 235. maddesi uyarınca 15 günlük dava açma süresinin 01.02.2010 tarihinde dolduğu gerekçesiyle yasal süreden sonra 03.02.2010 tarihinde açılan davanın reddine karar verildiği ve bu kararın onandığı-
İflas kararından önce davalı borçlu hakkında açılan alacak davasının İİK.’nun 194. maddesi uyarınca ikinci alacaklılar toplantısından 10 gün sonrasına kadar duracağı ve sonrasında İİK.’nun 235. maddesi uyarınca da davaya “kayıt kabul davası” olarak devam edileceği-
Taraflar arasındaki kayıt kabul davası-
Alacağın hem reddedilmesi ve hem de dördüncü sıraya alınması anlamsız olduğu gibi kayıt kabul davasına bakan mahkemenin, alacağın imtiyazlı olup olmadığını tesbit edeceği ve kayıt talebini uygun bulması halinde, alacağın hangi sıraya yazılacağını da hüküm altına alacağı tabii bulunduğundan şikayetin reddine karar verilmek gerekeceği-
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriğine göre, davacının davalı müflis şirketin işyerinde, davalının taşeron firmasının işçisi olarak çalıştığı, taşeron firmaların İş Kanunu uyarınca 'alt işveren', müflis davalı şirketin ise 'asıl işveren' konumunda olduğunu ve bu sıfatı nedeni ile davacının işçilik haklarından sorumlu olduğu gerekçesiyle, davanın kıdem ve ücret alacağı yönünden kısmen kabulüne-
Taraflar arasındaki kayıt kabul davası-
Taraflar arasındaki sıra cetvelindeki sıraya şikayet davası-
