Tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkin davada, taraflarca davanın takip edilmemesi halinde de; HMK'nın 150/1. maddesi hükmü gereğince dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilerek, işlemden kaldırıldığı tarihten itibaren 3 aylık süre zarfında yenilenmemesi durumunda, ''davanın açılmamış sayılmasına'' karar verilmesi gerekeceği-
Aidat alacağının tahsili amacıyla açılmış icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin açılan davada, davalının cevap dilekçesinin davacı vekiline tebliğ edildiği, ancak ön inceleme duruşmasına ait tebligatın tebliğ edilmediğinin anlaşıldığı- Davacı vekiline ön inceleme duruşma gününün tebliği ile uyuşmazlığın esasına girilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, duruşma gününün davacıya tebliğ edilmiş olduğunun kabulü ile yanılgılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığı- 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 99/2. maddesi uyarınca basit yargılama usülüne tabi olan davada HMK. mad. 322/1 yollamasıyla 320/son ve 150/5. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılması gerekirken, yazılı yargılama usulüne ilişkin diğer bentleri de içerecek şekilde HMK. mad. 150 uyarınca davanın açılmamış sayılmasının isabetsiz olduğu- 
Mahkemece yıllık kira bedeli üzerinden eksik harcın tamamlattırılması, yatırılmadığı takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmesi ve süresi içinde harç ikmaliyle yenilenme yapılmadığı takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Kooperatiften ihraç kararının iptaline dair açılan davanın açılmamış sayılmasına dair verilen karar kesinleşmiş olup, bu dava vaki olmamış sayılacağından, bu davadaki davacı isteminin, yani çıkma payı alacağının davacının ihracına ilişkin kararın davacıya tebliğ edildiği tarihten itibaren üç ay geçmekle kesinleşeceği, davacı ihracının kesinleştiği tarihten sonra, davalı kooperatifin bilançosunun görüşülerek onaylandığı ilk genel kurul toplantısından bir ay sonra davacı alacağının muaccel olacağı nazara alınmak suretiyle inceleme yapılarak davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, davacının açtığı ihraç kararının iptali davasının açılmamış sayılmasına karar verildiği ve bu kararın kesinleşme tarihine göre de davacı alacağının muaccel olmadığı, muaccel olmayan alacağın istenmesinde de davacının hukuki yaranının bulunmadığı gerekçesiyle, davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Mahkemece, davacı vekiline ön inceleme duruşma gün ve saatinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği hususu gözardı edilerek, dosyanın işlemden kaldırılması ve sonrasında davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin doğru olmadığı-
Kamulaştırma kararını veren yetkili idare tarafından usulüne uygun olarak verilmiş kamulaştırmadan vazgeçme kararı bulunmadığı anlaşıldığından; davacısı ve davalısı tarafından takip edilemeyen davada HMK. mad. 150/1 gereği dosyanın işlemden kaldırılması gerekeceği; bunun yerine kamu yararı kararının geri alındığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
İmzaya itirazın icra mahkemesince duruşmalı olarak inceleneceği, taraflarca taklip edilmeyen dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verileceği-
Vekili olan avukatın istifa ettiği Almanya'da yaşayan davacı-asile bildriilmiş olup, duruşma saatinden önce mahkemeye ulaştığı anlaşılan sağlık rapor içeriğine göre "elden aşağısının felçli ve bakıma muhtaç durumda olduğu" anlaşılan davacının duruşmada mazeretli olduğu kabul edilerek, mazeretinin kabulü ile yeni duruşma gününün kendine bildirilmesine karar verilmesi gerekirken, dosyanın HMK'nun 150. maddesi gereğince işlemden kaldırılması ve akabinde de davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin hatalı olduğu-
Davacı ve davacı vekilinin mahkemeye ibraz ettikleri yazılı beyanlarında davayı takipten vazgeçildiğinin açıkça ifade edilmesi durumunda, bu hususun kesin hükmün bütün sonuçlarını doğuran "davadan feragat" olarak değerlendirilemeyeceği; davacı vekilinin davayı takipten vazgeçtiklerini beyan etmesi karşısında, davalı idareye takip yetkisi sorularak, sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği-
Davanın açılmamış sayılması kararının temyizi kabil nitelikte olduğu, ancak, derdestlik yönünden kararın temyiz edilmeyerek veya temyiz aşamasından geçerek kesinleşmesini aramaya gerek olmadığı, derdestliğin, dosyanın işlemden kaldırılması halinde, devam eden süreçte davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği durumda işlemden kaldırma tarihinden itibaren 3 aylık süre ile sınırlı olduğu, bu sürenin hak düşürücü nitelikte olduğu, ancak bu hükümlerin davanın açılmamış sayılmasını gerektiren şartların salt doğumu ile kendiliğinden ortadan kalkacağı ve derdest olmaktan çıkaracağı-