Borçlu geçerli bir mazeret bildirmemiş ve duruşmaya gelmemiş olsa dahi, dosyanın işlemden kaldırılmasına ve davanın açılmamış sayılmasına karar verilemeyeceği-
Kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat istemi- duruşma gününün UYAP'tan öğrenilmesi usulünün uygulanabileceğine yönelik bir düzenleme bulunmaması-
Her ne kadar mahkemece ............ tarihli celsede davacı tarafın hazır olmadığı ve mazeret de bildirmediği belirtilerek dosya işlemden kaldırılmış ve ................ tarihinde ise süresi içerisinde yenilenmediğinden bahisle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş ise de, Dairece, davacıya duruşma gün ve saatinin tebliğ edildiği tarihin, barkod numarası da belirtilmek sureti ile sorulması amacı ile yapılan geri çevirme neticesinde dosyaya ikmal edilen ................. PTT Başmüdürlüğü’nün ............... tarihli yazısında, “belirtilen barkod numarasının sistem kayıtları tetkikinden, söz konusu tebligatın UYAP kaydının oluşturulduğunun, ancak PTT sistemlerinde gönderi kaydının oluşturulmadığının tespit edildiğinin, bu nedenle tebligatın yapıldığına ilişkin herhangi bir belgenin temin edilmesinin mümkün olmadığının” bildirildiğinin anlaşıldığı, hal böyle olunca, davacı adına usulüne uygun şekilde duruşma gün ve saatini bildirir tebligatın yapılması ve işin esasına girerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
HUMK zamanında açılan bir dava, bu dönemde hiç işlemden kaldırılmamış ve HMK zamanında işlemden kaldırılmışsa, bu takdirde tamamlanmış bir işlem bulunmadığından ve usul hükümlerinin hemen uygulanması gerektiği- Mülga HUMK’nun yürürlükte olduğu dönemde, davanın bir kez işlemden kaldırılıp yenilenmesinden sonra ve HMK zamanında da işlemden kaldırılması hâlinde, önceki Yasa zamanında yapılmış işlem gözetilerek, HMK uygulanarak bir sonuca ulaşılamayacağı- Dosyanın ilk defa takipsiz bırakılması ile işlemden kaldırıldığı tarihte HUMK yürürlükte olduğundan, mahkemece HUMK. mad. 409/son uyarınca dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve sonradan yenilenmiş olan davanın, ilk yenilemeden sonra bir defadan fazla takipsiz bırakılamayacağı düzenlendiğinden, bir davanın en fazla iki defa takipsiz bırakılabileceği, üçüncü defa takipsiz bırakılması hâlinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği-
Galle fazlasına ve tevliyete ehil vakıf evladı olduğunun tespiti isteği-
Dosya içeriğine göre, söz konusu duruşmaya ilişkin tebligatın dosyada davalı vekili olarak vekaletnamesi bulunan vekiline çıkarıldığı ve adreste hazır bulunan birlikte çalışanına tebliğ edildiği, bu nedenle duruşma gününün davacıya tebliğ edilmediğinin anlaşıldığı, davacıya usulüne uygun tebligat yapılarak duruşma gününden haberdar edilip, sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken duruşma gün ve saatinden haberdar olmayan davacının davayı takipsiz bıraktığı kabul edilerek dosyanın işlemden kaldırılmasına ve üç ay içinde yenilenmediği gerekçesi ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Şikayetçi borçlunun geçerli bir mazeret bildirmemiş ve duruşmaya gelmemiş olmasının, HMK'nun 150/1.maddesine göre dosyanın işlemden kaldırılmasını ve sonuçta aynı maddenin 6. fıkrası uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini gerektirmeyeceği-
Haczedilen bir malın haczi kabil olmadığını ileri sürmesi hâlinde, icra memurunun kendiliğinden haczi kaldırma yetkisi bulunmadığından, haczedilmezlik şikâyetiyle icra mahkemesine başvurulması gerektiği- Kendiliğinden araştırma ilkesi gereğince, icra mahkemesi şikâyeti incelerken tarafların ileri sürdüğü deliller yanında kendisi de ileri sürülen vakıaların açıklığa kavuşması için tanık dinleyebileceği, bilirkişiye başvurabileceği, gerektiğinde keşfe karar verebilieceği ve şikâyet dilekçesinde belirtilmemiş olsa bile şikâyete konu işlemlerle ilgili olanları kendiliğinden çağırıp dinleyebilieceği-  Emekli maaşına konulan haczin kaldırılması istemine ilişkin şikayette, icra memurunun yasanın amir hükmüne aykırı bir işlem yapıp yapmadığını mahkemenin kendiliğinden araştırarak aydınlatması gerektiği- İcra takip dosyasında borçlunun emekli maaşı üzerine haciz konulması için ilgili kuruma yazılan müzekkereye verilen cevapta haczin sıraya konulduğu bildirildiğinden, belirtilen müzekkereler uyarınca borçlunun emekli maaşı üzerine haciz konulup konulmadığının Sosyal Güvenlik Kurumundan sorularak açıklığa kavuşturulması ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği- Gerek icra daireleri arasında ve gerekse icra mahkemesi ile icra daireleri arasında görev değil, iş bölümü ilişkisinin söz konusu olduğu- Şikâyet yoluyla icra mahkemesine yapılan başvuruda da maktu başvurma harcı ile maktu karar ve ilamı harcı alınacağı- Mahkemeler veznesine tek harç (başvurma ve peşin karar ve ilam harcı) yatırılmak suretiyle iki ayrı icra dosyası için şikâyette bulunulmuş ise de, bu harcın hangi icra dosyası için yatırıldığı belirgin olmadığından, harcın hiç yatırılmadığından söz edilemeyeceği ve bu nedenle, iş bölümü uyarınca dosya tefrik edilip emekli maaşına haciz uygulamış olan icra dairesinin bağlı bulunduğu icra mahkemesine gönderildiği takdirde harcın tamamlanmasının mümkün olduğu, bu nedenle icra mahkemesince  ilgili şikâyet bakımından tefrik kararı verilerek, dosyanın ilgili icra mahkemesine gönderilmesi gerektiği-
Mazeret dilekçesi sunmuş olan davacının, mazeret konusunda herhangi bir karar verilmeden dosyanın işlemden kaldırılması ve yasal süresinde de yenilenmediği gerekçesiyle davanın açılmamış sayılamayacağı-
Adli yardım talebinin, talebin yapıldığı tarihteki duruma göre değerlendirilmesi gerekeceği- Öncelikle davacının adli yardım isteği konusunda karar verilmesi, adli yardım isteğinin kabul edilmemesi halinde; eksik harcın tespit edilmesi ve HMK. mad. 150 uyarınca davacıya sonraki celseye kadar süre verilmesi, harcın tamamlanmaması durumunda, dosyanın işlemden kaldırılması ve şartlar oluştuğu takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi, eksik harcın süresi içerisinde ikmal edilmesi halinde ise; davanın terekeye iade istekli açıldığı gözetilmek suretiyle davaya katılmayan mirasçıların olurlarının alınması ya da miras şirketine TMK. mad. 640 uyarınca atanacak temsilci aracılığı ile yargılamanın sürdürülmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği- Eksik harç miktarı açıkça yazılmadan ve harç yatırılmamasının hukuki sonuçları konusunda usulüne uygun ihtarat yapılmaksızın iki haftalık kesin süre verilmesinin isabetsiz olduğu-