Harca tabi dava değerinin son dönemde ödenen bir yıllık kira bedeli ve alacağın toplamı olduğu halde davacı tarafça harcın eksik ödendiğinin, mahkemece de eksik harcın ikmali için mehil verilmediğinin anlaşıldığı, mahkemece yıllık kira bedeli ve istenen alacak miktarı üzerinden eksik harcın tamamlattırılması, yatırılmadığı takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmesi ve süresi içinde harç ikmaliyle yenilenme yapılmadığı takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekeceği- HMK’nun 297/2 maddesi uyarınca taleplerden her biri hakkında bir hüküm verilmesi zorunlu olup mahkemece bu gereğe uyulmaksızın tahliye istemi hakkında hüküm tesis edilmemiş olmasının doğru olmadığı-
Yerel mahkemece Özel Daire'nin bozma kararı üzerine tarafların beyanlarının alınması amacıyla “Belirlenen gün ve saatte duruşmaya gelmediğiniz veya gelip de davayı takip etmediğiniz taktirde dosyanın işlemden kaldırılacağı, sulh için gerekli hazırlığı yapmanız, duruşmaya gelmediğiniz taktirde diğer tarafın yargılamaya devam etmek istemesi durumunda yokluğunuzda yapılan işlemlere itiraz edemeyeceğiniz ve diğer tarafın muvafakatiniz olmadan iddia ve savunmasını genişletebileceği yahut değiştirebileceği ihtar ve tebliğ olunur” şerhi yazılmak suretiyle HMK’nın 150. maddesindeki düzenlemeye uygun olarak tebligat gönderildiği; davacı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü vekili adına çıkartılan tebligatın 03.03.2015 tarihinde, davalı vekili adına çıkartılan tebligatın ise 26.02.2015 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, ancak taraf vekillerinin bozma kararı sonrası ilk celseye gelmedikleri ve mazeret dilekçesi de ibraz etmedikleri, buna karşın mahkemece tarafların yokluğunda yargılamaya devam edilerek direnme kararı verildiği anlaşıldığından, mevcut bu durum dikkate alındığında duruşmaya katılmayan tarafların yokluğunda HMK’nın 150. maddesi gereğince işlem yapılıp dosyanın işlemden kaldırılması gerekirken re'sen yargılamaya devam edilerek direnme kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-
Azil haklı ise avukatlık ücretinin ödenmeyeceği, haksız azil halinde ise, avukatın ücretin tamamına hak kazanacağı- Azle ilişkin olarak tanık dinlenemeyeceği- Davacı avukatın takip ettiği tüm dosyalar değerlendirilerek ve davalının bildirdiği tüm azil sebepleri üzerinde durularak, ceza dosyaları da getirtilip incelenerek, gerekirse denetime elverişli bilirkişi raporu da alınmak suretiyle bir karar verilmesi gerektiği-
El birliği mülkiyetinin geçerli olduğu terekeye iade istekli davalarda terekeye temsilci atanması durumunda, mirasçıların davadaki sıfatlarının sona ereceği ve davayı takip etme yetkisinin tereke temsilcisine ait olacağı-
Rekabet yasağına aykırılık iddiasına dayalı tazminat talebine ilişkin davada, ilgili mevzuat hükümleri incelendiğinde; duruşma gününün UYAP'tan öğrenilmesi usulünün uygulanabileceğine yönelik bir düzenlemeye yer verilmediği görüldüğünden davacı vekilinin mazereti kabul edildiği ve dosyada gider avansı bulunduğundan, HMK’nın 150.maddesi gereğince yeni duruşma gün ve saatinin davacı vekiline usulüne uygun bir şekilde bildirilmesi gerekirken, duruşma gününün UYAP’tan öğrenilmesine şeklinde karar verilerek taraflarca takip edilmeyen dosyanın işlemden kaldırılmasına dair hüküm kurulamayacağı
Öncelikle kararı temyiz eden davacıların vekile verdiği vekaletnamenin dosya arasına alınması, dava konusu taşınmazların dava tarihi itibariyle belirlenen değerleri üzerinden davacıların miras payına isabet eden kısmın saptanması, ondan sonra eksik harç tespit edilerek Harçlar Kanunu 30 ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu 150. maddesi uyarınca davacıya sonraki celseye kadar süre verilmesi, mahkemece (belirlenen değer üzerinden) harcın tamamlanmaması durumunda 492 sayılı Harçlar Yasası'nın 30. maddesi yollaması ile 6100 s. HMK'nın 150. maddesi uyarınca dosyanın işlemden kaldırılması ve şartlar oluştuğu takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Vekil ile takip edilen davada, vekilin azli hâlinde vekâlet veren, davayı takip etmez ve iki hafta içinde bir başka vekil de görevlendirmez ise tarafın yokluğu hâlinde uygulanacak hükümlere göre işlem yapılacağı hükmünden dolayı mahkemece, davacı asile tebligat yapılamadığından bahisle dosyanın işlemden kaldırılmasına yönelik ara karardan dönülmesinin kanuna aykırı olduğu-
Adına yapılan usulüne uygun tebligata rağmen davacı vasisinin davayı takip etmemesi nedeni ile dosyanın işlemden kaldırıldığı, henüz üç aylık süre geçmeden davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği, hal böyle olunca, işin esasının incelenmesi gerekirken işlemden kaldırma tarihinin üzerinden üç aylık süre geçmeden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin doğru olmadığı-
Borçlu geçerli bir mazeret bildirmemiş ve duruşmaya gelmemiş olsa dahi, dosyanın işlemden kaldırılmasına ve daha sonra da davanın açılmamış sayılmasına karar verilemeyeceği, o halde mahkemece, taraflar gelmeseler bile inceleme yapılarak şikayetin sonuçlandırılması gerekirken, olayda uygulama yeri olmayan HMK’nun 150/6. maddesine göre davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Mahkemece, davacının mazereti kabul edildiği halde yeni duruşma gününün, davanın başında yatırılan gider avansı kullanılarak, davacıya tebliğ edilmesi gerekirken 6100 sayılı HMK'da yeri olmayan "Yeni duruşma gününün UYAP sisteminden öğrenilmesine" dair kararına dayanılarak davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin hatalı olduğu-