İpotekli taşınmazın borçluya ait değil de üçüncü bir kişiye ait olması halinde ‘asıl borçlu’ ile ‘taşınmaz maliki üçüncü kişi’ler arasında mecburi takip arkadaşlığı bulunduğundan, bu kişilerin birlikte takip edilmelerinin gerekeceği–
Teminat ipoteğinde taşınmaz malikinin ipotek akit tablosunda belirtilen miktarla sınırlı olarak sorumlu olduğu, bu sınırın aşılarak takip yapılması halinde yapılacak şikayetin süreye bağlı olmadığı–
İpotekli takiplerde ‘ipotek limitinin aşılması nedeniyle yapılan başvurular’ dışındaki başvuruların (şikayetlerin) süreye tabi olduğu–
İİK’nun 149/a’da (ve bu maddenin göndermede bulunduğu İİK. 33’de) borçlunun itirazının kabul ya da reddi halinde, borçlu (alacaklı) lehine/aleyhine %40 tazminata hükmedilemeyeceği–
Takip konusu alacağın bankaca verilen kredi ilişkisinden kaynaklanmış olması, alacaklı banka tarafından borçluya noter aracılığıyla ihtarnameler gönderilip bunların borçluya tebliğ edilmiş olması halinde, ipotek ‘teminat ipoteği’ niteliğinde bulunsa dahi borçluya İİK. 150/ı uyarınca ‘icra emri’ gönderilmesi gerekeceği–
İİK. 149a maddesinde atıf yapılan İİK’nun 33. maddesinde «tazminat» öngörülmediğinden, «icranın geri bırakılması» talebinin kabul ya da reddi halinde, mahkemece ayrıca tazminata hükmedilemeyeceği—
İİK. 149a maddesi gereğince borçluya gönderilen «örnek: 6 icra emri»ne karşı -İİK. 33 uyarınca- 7 günlük süre içinde itiraz edilmesi gerekeceği—
İİK. 149a’ya göre yapılan başvuru sonucunda haklı çıkan taraf yararına «masraf ve vekalet ücretine» de hükmedilmesi gerekeceği—
Borçlunun «gecikmiş itiraz» adı altında yaptığı başvurunun, HUMK. 76 (şimdi; HMK. 33) uyarınca mahkemece «tebligatın usulsüz olduğuna yönelik şikayet» olarak algılanması gerekeceği—