Yer üzerindeki muhtesatın, yerin tamamlayıcı parçası olması itibariyle, yer sahibinin mülkiyetinde olacağı–
Taşınmaz üzerinde bina, ağaç vesaire gibi muhtesatın, arzın bütünleyici parçası sayılacağı ve bunların bir kısım paydaşlara aidiyetine ilişkin olarak tapuda şerh varsa veya bu konuda tüm paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa, o artışın tesbiti için arzın ve muhdesatın ayrı ayrı değerlerinin saptanması gerekeceği, belirlenen bu değerlerin toplanarak taşınmazın tüm değerinin bulunup, bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiğinin hesap edilmesi ve satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesinin de bu oranlar esas alınarak yapılması gerekeceği–
Taşınmaz üzerindeki iki katlı betonarme ev, bir adet hayvan barınağının tamamının, diğer iki barınağın tamamına yakınının aidiyetinin tesbitine ilişkin davanın, eda davası açılabilecek durumlarda tesbit davası açılamayacağından yani; davacıların hukuki yararı olmadığından, reddedilmesi gerekeceği–
Meyve veren ağaçların, üzerinde dikili bulunduğu taşınmazın bütünleyici parçası olduğu–
Bir kimsenin kendi taşınmazı üzerine ayrılmaz parça (mütemmim cüz) niteliğinde yapı inşa etmesi ve imar uygulaması sonucu bu yerin üçüncü kişiye ait imar parseli içinde kalması durumunda; söz konusu durum kendi iradesi dışında idari kararla oluştuğundan, kusurlu sayılmayan yapı sahibinin, imar parseli malikine karşı korunması gerekeceği–
Binalar arzın ayrılmaz parçası olduğundan ve bu nedenle arzdan ayrı bir mülkiyet konusu olamayacaklarından mahkemece «binanın birinci katının davacıya ait olduğu» şeklinde değil; «binanın birinci katının davacı tarafından yapıldığının tespiti» şeklinde karar verilmesi gerekeceği–
Muhdesat sahibinin ancak «muhdesatın kendisi tarafından meydana getirildiğinin tesbitini» isteyebileceği, taşınmaz üzerindeki muhdesatın zilyedi veya mülkiyeti bir kişiye, taşınmaz ise başka bir kişiye ait olamayacağından ve muhdesat taşınmazın tamamlayıcı parçası olduğundan, taşınmazdan ayrı olarak «muhdesatın mülkiyetinin davacılara ait olduğu» biçiminde karar verilemeyeceği–
Gerçek bir hukuki neden olmadan, paylı taşınmaz üzerindeki muhdesatın tesbitine ilişkin hükmün, hiç bir hukuki sonuç doğurmayacağı -