Davacı alacaklının borçlu hakkındaki aynı borcun teminatı için verilen ipoteğin henüz paraya çevirmediği ve borçlu adresinde yapılmış bir haczin olmadığı ve bu hali ile davanın görülebilmesi için gerekli olan borçlunun aciz halinin gerçekleşmediği anlaşıldığından, tasarrufun iptaline ilişkin davanın ön koşul yokluğundan reddine karar verilmesi ve davalı lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği-
Davanın SGK'nın prim alacağının tahsilini sağlamaya yönelik olarak 6183 sayılı Yasa'nın 24 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkin olduğu, bu durumda, uyuşmazlığa genel mahkemelerde bakılamayacağından ve görev konusu kamu düzenine ilişkin olup mahkemece bu husus görevi nedeniyle resen gözönünde tutularak, davanın görev yönünden reddi ile dosyanın ....... İş mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekeceği-
Davacının dava dilekçesi ekinde delil olarak ibraz ettiği, haciz tutanağında, dava dışı kişi işyerinde yapılan hacizde istihkak iddiasında bulunulduğu ve sonuçta söz konusu tutanağın geçerli bir aciz vesikası hükmünde olmadığı görüldüğünden, tasarrufun iptali davasının aciz hali ispatlanmamış olduğundan ön koşul yokluğundan reddine karar verilmesi ve maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği-
Davacının davalılar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince davalı yükleniciye isabet eden 3 bağımsız bölümün İİK. mad. 94/2 uyarınca yüklenici adına tescilini; diğer 2 bağımsız bölüm yönünden ise, tasarrufun iptali talep etmiş olup, bozma ilamı gereğince tefrik edilen her iki davanın da icra takibine konu alacağını tahsili amacıyla açılmış olduğu- Tasarrufun iptali davası, temyiz edilmeden kesinleştiğinden, öncelikle, bu davaya konu 2 taşınmazın davacının alacağını karşılayıp karşılamadığının tespit edilmesi, karşıladığının anlaşılması halinde, İİK. mad. 94/2 uyarınca açılan dava konusuz kalacağından karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm kurulması gerektiği- Tasarrufun iptali davasına konu anılan bölümlerin, davacının alacağını karşılamadığının anlaşılması halinde ise; dava konusu ... bağımsız bölümün arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin teminatını teşkil etmesi nedeniyle eksik işler bedelinin bu bağımsız bölümden karşılanacağı hususu da gözönünde bulundurularak davalı arsa sahibinin, ilam ile belirlenen eksik işler bedeli ve gecikme tazminatının tahsili için başlattığı icra takibindeki miktar hesaplanıp dava konusu olan .. numaralı bağımsız bölümde, bu bedele karşılık gelen hisse belirlenerek kalması halinde artan hissenin davalı yüklenici adına tesciline karar verilmesi gerektiği-
TBK’nun 19. maddesi gereğince açılan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal istemine ilişkin davada uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülüp çözümlenmesinin gerektiği-
Borçlu hakkında başlatılan icra takibinde, İİK. mad. 71 uyarınca, icranın geri bırakılması kararı verildiği ve kesinleştiği anlaşıldığından, tasarrufun iptali davasına bakan mahkemece davacı alacaklı tarafından İİK. mad. 33a/2 uyarınca açılmış bir dava bulunup bulunmadığı araştırılarak dava açılmış ise sonucunun beklenmesi, açılmamış olması halinde bu takip dosyası ile ilgili tasarrufun iptali davasının ön koşul yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiği-
İcra İflas Kanunu'nun 281/2. maddesinde tasarrufun iptali davalarına özgü özel bir ihtiyati haciz düzenlemesinin yer aldığı, bu maddeye göre hakimin iptale tabi tasarrufun konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebileceğinin hüküm altına alındığı, İİK'nın 257 ve izleyen maddelerindeki genel ihtiyati haciz kurallarından farklı olarak burada teminat alınmasının da zorunlu olmadığı-
Davalı borçlunun dava dışı Vakıflar Bölge Müdürlüğü ile yaptığı inşaat sözleşmesi gereği yapılacak inşaat karşılığında yüklenici borçluya 5 daire, Vakıflar Bölge Müdürlüğü'ne 4 dairenin düştüğü bunlardan, tasarrufun iptali davasının konusu oluşturan 2 bağımsız bölümün tapusunun yüklenici borçluya verildiği, diğer bağımsız bölüm tapusunun henüz verilmediğinin bildirildiği anlaşıldığından, mahkemece borçlu yüklenicinin üstlendiği inşaat seviyesi ve sözleşme gereği alması gereken 3 adet daireyi hak edip etmediği ilgili Vakıflar Bölge Müdürlüğü'nden sorularak, gerekirse mahallinde uzman bilirkişi aracılığı ile yapılacak keşif ile bu durum tesbit edilip, hak etmiş ise değerlerinin takip konusu borcu karşılayıp karşılamadığının belirlenmesi ve borçlunun "aciz hali" araştırlarak tasarrudun iptalil davasında karar verilmesi gerektiği-
6183 sayılı yasadan kaynaklanan tasarrufun iptali davası-
Davalı borçluun diğer davalı ile anlaşarak hakkında takip yaptırarak maaş kesintilerinin bu dosyaya yatırıldığı belirtilerek, takibin iptali istemiyle açılan davada (İİK 277 vd.), davacı alacaklı tarafından borçlu adresinde yapılmış bir haczin olmadığı ve bu hali ile davanın görülebilmesi için gerekli olan borçlunun aciz halinin gerçekleşmediği anlaşıldığından, tasarrufun iptaline ilişkin davanın ön koşul yokluğundan reddine karar verilmesi ve davalı lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği-