İmar parseline elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkin açılan davada hüküm verilebilmesi için, idari makamın tespitine yahut dava konusuyla ilgili bir hukuki ilişkinin mevcut olup olmadığına kısmen veya tamamen bağlı ise mahkemece o davanın sonuçlanmasına veya idari makamın kararına kadar yargılamanın bekletilebileceği (HMK. mad. 165)- Davada yıkım isteği bulunduğundan, muhtesatın yıkımı halinde telafisi imkansız zararın doğacağı da gözetilerek, anılan İdare Mahkemesi'nin kararının temyiz incelemesinin tamamlanmasının beklenilmesi, imar uygulamasının kesinleşmiş mahkeme kararı ile iptal edilmiş olması halinde mevcut çaplar dikkate alınarak sonucuna göre bir karar verilmesinin gerektiği-
Üçüncü kişi tarafından açılan "istihkak" davasında, menfi tespit davasının sonucunun beklenmesi gerekeceği-
Tasarrufun iptali davasına bakan mahkemece, borçlunun yaptığı 'zamanaşımı itirazı nedeni icranın geri bırakılmasına' dair verilen kararın kesinleşip kesinleşmediği araştırılarak, bu şekilde kesinleşmiş ise alacaklı tarafından İİK. mad. 169/6 gereğince genel hükümlere göre dava açılıp açılmadığı belirlenmesi ve açılmış ise bu davanın sonucunun bekletici mesele yapılması ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi, icranın geri bırakılmasına ilişkin karar kesinleşmemiş ise bu kararın kesinleşmesinin beklenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
"Aleyhine açılan katkı payı davası sonucu hükmedilmesi muhtemel alacağın tahsilini imkansız hale getirmek amacıyla muvazaalı senet düzenlediği ve davalı 3. kişinin da muvazaalı senede istinaden borçlu hakkında icra takibi yaptığı" belirterek davalılar arasındaki muvazaalı senet ve bu senede dayalı olarak yapılan icra takibinin iptalinin talep edildiği davada, mahkemece de, takibin yakın arkadaş olan davalılar arasında muvazaalı olarak düzenlenmiş olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmişse de, öncelikle davacı tarafından davalı borçlu aleyhine açılan katkı payı alacağı davası ile davalı borçlu tarafından davacı aleyhine açılan katkı payı alacağı davasının sonucu beklenerek davacının alacaklı olduğu belirlendiği takdirde, eldeki davadaki senetlerin ve ve bu senetlere dayalı olarak yapılan takip dosyasında TBK'nun 19. madde gereğince danışıklı işlemin var olup olmadığı konusunda toplanan delillere göre karar vermesi gerektiği-
Dava konusu haczin yapıldığı icra takibine dayanak senet ile ilgili ceza mahkemesinde sahtecilik iddiası ile açılmış kamu davasının bulunduğu, ceza davasında verilecek karar eldeki istihkak davasının sonucunu etkileyecek mahiyette olduğundan bekletici sorun (HMK. mad. 165) yapılmasının gerekeceği, belirtilen husus dikkate alınmadan işin esasına yönelik yazılı biçimde karar verilmesinin hatalı olduğu-
Soybağının reddi davasının, açılan ve görülmekte olan dava bakımından bekletici mesele yapılarak sonucuna göre hüküm verileceği-
HMK'nın 165. maddesine göre bir davada hüküm verilebilmesi, başka bir davaya yahut dava konusuyla ilgili bir hukuki ilişkinin mevcut olup olmadığına kısmen veya tamamen bağlı ise mahkemece o davanın sonuçlanmasına kadar yargılama bekletilebileceği-
İptal davasının açılma ve görülme koşullarından birisi icra takibi ile ilgili koşul olup; alacağın ve icra takibinin kesinleşmiş olması ve tasarrufta bulunanın borçlu durumda olması gerekeceği- Borçlunun yaptığı zamanaşımı itirazı nedeni ile icranın geri bırakılması kararı verildiği ve kararın kesinleştiği anlaşılmakta olduğundan, alacaklı tarafından İİK. mad. 169/6 gereğince genel hükümlere göre dava açılıp açılmadığı araştırılarak, açılmış ise bu davanın sonucunun bekletici mesele yapılmak ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Davacının başka bir Hukuk Mahkemesinde, davacının eski malikten taşınmazı haricen satın alıp satış bedelinin bir miktarını eski malike verdiğini ve taşınmaza belli bir miktar masraf yaptığını iddia ederek tapu iptal ve tecil davası açtığı ve bu davanın reddedilerek kesinleştiği anlaşıldığından muvazaaya dayalı tasarrufun iptali (tapu iptal ve tescil) davasının dinlenemeyip, yeni malike karşı da tapu iptali ve tescil talebinde bulunamayacağı- Dava tarihinden önce yapılmış bir icra takibi bulunmayıp, davacının dava tarihinde davalı eski malikten kesinleşmiş bir alacağının olmaması sebebiyle tasarrufun iptali davasının şartlarının bulunmadığı-
Ceza mahkemesince verilecek mahkumiyet kararı ve ceza mahkemesinde kabul edilen maddi vakıalar hukuk mahkemesini bağlayacağından, davacının, davalı avukatı ile yaptığı vekalet sözleşmesinde kararlaştırılan cezai şartın tahsili için açtığı itirazın iptali davasında, davalı avukat hakkından davalının şikayeti ile başlatılmış olan ceza soruşturmasının neticesinin beklenmesi gerektiği-