İşçilerin, iş ilişkisine dayanan ve iflasın açılmasından önceki bir yıl içinde tahakkuk etmiş ihbar ve kıdem tazminatları dahil alacakları ile iflas nedeniyle iş ilişkisinin sona ermesi üzerine hak etmiş oldukları ihbar ve kıdem tazminatlarının, İİK'nun 206. maddesinin birinci sırasındaki alacaklardan olduğu- iflasın ertelenmesinden en fazla bir yıl öncesine ilişkin ve erteleme süresinde doğan işçi alacaklarının bu madde kapsamında kabul edilmesi gerektiği-
İflasın ertelenmesi üzerine borçlu hakkında "hiçbir takip yapılamaz ve evvelce başlamış takipler durur" ise de, iflasın ertelenmesinden önce yapılan (veya tedbiren durdurulan) takiplere ilişkin olarak açılan iflas davası dışındaki, itirazın iptali, borçtan kurtulma gibi takiplere ilişkin davalara, dava bir takip işlemi olmadığından erteleme süresi içinde devam edilebileceği, ancak bu davalar sonucunda verilen ilama dayanarak takip yapılamayacağı-
İflasın ertelenmesinden en fazla bir yıl öncesine ilişkin ve erteleme süresinde doğan işçi alacakları İİK. mad. 206 kapsamında kabul edilmesi gerektiği, aksi halde iflasın ertelenmesi süresinde tek geçim kaynağı ücreti olan işçinin korumasız bırakılmasının yasa koyucunun amacı ile bağdaşmayacağı-
Şikayet olunanın ve şikayetçinin haciz tarihleri tapu kaydında yazılı tarihler olduğu halde, mahkemece haczin tapuya kaydedildiği tarihte konulacağına ilişkin İİK'nın 91 ve TMK'nın 1010/2. maddeleri hükümleri gözardı edilerek ilgili kurumların Tapu Müdürlüğü'ne yazdığı müzekkere tarihlerinin haciz tarihleri olarak belirtilmesinin isabetsiz olduğu- Üçüncü kişiden sonra birden çok kamu alacaklısı tarafından haciz konulması halinde, haciz sahibi bütün kamu alacaklılarının ilk hacze iştirakinin kabulü gerektiğinden bedeli paylaşıma konu taşınmaz üzerine konan ilk hacizden sonraki şikayet olunan Sosyal Güvenlik Merkezi ile şikayetçi Vergi Dairesi Müdürlüğü'nün hacizlerinin 6183 s. K.'un 21/1. maddesi uyarınca iştirak ettirilerek, satış bedelinin aralarında garameten paylaştırılması gerektiği-
İflasın açılması ile ipotekle temin edilen alacaklar hariç, diğer alacakların muaccel hale geleceği ve iflasın açıldığı tarihe kadar işleyen faizler ve takip masraflarının da asıl alacağa eklenerek masaya yazılacağı, asıl alacağa faiz işlemeye devam ederse de, bunun ancak tasfiye bakiyesi kalırsa ayrıca ödeneceği, kayıt kabul davalarında tahsile değil, alacağın iflas masasına kaydına karar verilmekle yetinileceği, alacağın ödenmesinin ancak tasfiye sonunda masa mevcudunun sıra cetveline uygun biçimde dağıtımı aşamasında gerçekleşeceği ve alacakların tam olarak ödenip ödenmeyeceğinin ancak bu aşamada anlaşılabileceği-
4562 s. K. mad. 15/3 uyarınca, katılımcıların borcundan dolayı satışına karar verilen taşınmazların icra yoluyla satışı halinde öncelikle OSB alacaklarının ödeneceği, bu durumda, şikayet olunan alacak, İİK. mad. 206/4  gereği özel kanunlarında imtiyazlı olduğu belirtilen alacaklardan olduğundan, ipotekle temin edilen alacaktan önce şikayet olunana ödeme yapılmasının isabetsiz olduğu-
Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla çeke dayalı olarak yapılan takipte, çekten kaynaklanan alacağın 'işçilik alacağı' olduğu iddiası alacaklının soyut beyanı dışında başkaca geçerli bir delille ispatlanamamış, ödeme emrinde takibe konu çeklerin iş ilişkisinden kaynaklanan ücret alacağına istinaden verildiğinin belirtilmesinin takibin şekline göre borçlu aleyhine hukuki sonuç doğurmayacağı, taraflar arasında işveren işçi ilişkisinin bulunduğunun ispatlanmış olduğu kabul edilse dahi bu durum takibe konu çeklerin İİK. mad. 206 gereğince 1. sırasındaki alacaklara ilişkin olduğunu göstermeyeceği, borçlunun bu yönde bir kabulü de bulunmadığına göre iflasın ertelenmesi tedbir kararı uyarınca takip yapılamayacağından şikayetin reddi gerekeceği-
Haciz yolu ile takiplerde düzenlenen sıra cetvelinde alacaklıların haciz tarihlerine göre sıralanması ve ilk kesin haciz sahibi alacaklı ve buna iştirak edebilecek diğer alacaklıların belirlenerek hacze iştirak derecelerinin oluşturulması gerektiği, ilk haciz kamu alacağı için konulmuş olan haciz ise, bu alacağa kamu alacağının sahibi olmayan alacaklıların iştirakinin mümkün olmadığı, 6183 s. K. mad. 69'daki koşullar varsa kamu alacağı sahibi olan bir alacaklı başka bir kamu idaresi tarafından konulan kamu alacağının haczine iştirak edebileceği, İİK. mad. 100'ün, 268/1. madde hükmünde yer alan istisna dışında, ancak bu kanuna göre yapılan icra takipleri bakımından uygulanabileceği, yani, 100. maddedeki düzenleme ile kamu alacaklarının takip ve tahsili için 6183 s. K. hükümlerine göre konulan hacizlere iştirakin, kural olarak mümkün olmadığı, ilk haciz kamu alacağı için konulmuş bir haciz değilse bu hacze, kamu alacağının, koşulları olmuş ise iştirak edebileceği, 6183 s. K. mad. 21/1'de; üçüncü şahıslar tarafından haczedilen malların paraya çevrilmesinden önce o mal üzerine kamu alacağı için haciz konulması halinde kamu alacağının hacze iştirak edeceği ve satış bedelinin garameten paylaştırılacağının kabul edildiği, bu hükmün kamu alacaklarının ilk hacze iştirakleri yönünden özel bir düzenleme olduğundan, İİK. mad. 206'nın kamu alacaklarının hacze iştirak etmesinde uygulanmayacağı, kamu alacağının hacze iştiraki açısından kamu alacağının niteliği ve ilk haczin dayandığı alacağın niteliği ile ilgili bir ayrım yapılmadığından, kamu alacağının ve ilk haczin dayandığı alacak hangi sebepten doğarsa doğsun kamu alacağının satıştan önce haciz konulmuşsa ilk hacze iştirak edeceği, İİK. mad. 140/II'de İİK. mad. 206'ya atıf yapılmışsa da, bu maddedeki imtiyazların sadece aynı derecede hacze iştirak eden ve kamu alacağı sahibi olmayan alacaklılara karşı ileri sürülebileceği, yani İİK. mad. 206'daki imtiyazların, (hacze iştirak hali hariç, -İİK. mad. 100, 101-) haciz yolu ile takiplerde düzenlenen sıra cetvellerinde, sonraki tarihli haciz sahibi alacaklıyı önceki tarihli haciz sahibi alacaklının önüne geçiremeyeceği, işçi alacaklarının iflas halinde birinci sırada imtiyazlı ise de, hacze iştirak halinde İİK'nın 100. maddesindeki sayılan koşullara sahip olmaması halinde haciz tarihi daha önce olan alacaklıların önüne geçemeyeceği-
İflas sıra cetvelinde başka bir alacaklının kabul edilen miktar kadar alacağı bulunmadığına ya da sırasına yönelik itirazın, o alacağın sıradan terkin edilmesi talebini içerdiğinden, şikayet olarak icra mahkemesinde değil, İİK'nın 235/2. maddesi uyarınca sırasına itiraz edilen alacaklıya husumet yöneltilerek dava yolu ile ticaret mahkemesinde ileri sürülmesi gerektiği, kayıt kabul davalarında tahsile değil, alacağın iflas masasına kayıt ve kabulüne karar verilmesi gerektiği; davacının sadece kendi sırasına ilişkin şikayet nedenlerine dayanmayıp, diğer alacaklıların sırasına da itiraz etmiş olması halinde, bu istemin kayıt terkin davası olarak nitelendirilmesi gerektiği- Mahkemece, davacının MTV alacağının, İİK'nın 206/1. maddesi uyarınca rüçhanlı olduğu belirlendiği halde, sıra cetveli örneği getirtilerek ve taleple bağlı kalınarak İİK'nın 206. maddesine göre alacağının diğer kısmının sırasının belirlenmesi, davalı iflas idaresinin kabulü de gözetilerek, bu belirlenecek sıraya alacağın kayıt ve kabulüne karar verilmesi gerekirken, haciz sıra cetvelinde uygulama yeri olan, hacze iştirak kurallarına göre uyuşmazlığı çözme yoluna gidilmesinin isabetli olmadığı-