Haciz sırasında çalışanlar "haciz yapılan işyerinin öncesinde borçluya ait olduğunu, borçludan devralındığını" beyan etmesine karşın, davacı haciz yapılan işyerinin bir başkası tarafından boşaltıldığını beyan ederek bir kısım mahcuzların bu işyerini boşaltan kişiden satın alındığına ilişkin fatura sunmuşsa da , bu kişinin borçlu şirketin eski çalışanı olduğu, aynı yerde yapılan bir diğer haciz de; borçlu adına kredi kartı ekstreleri, tediye makbuzları ve telefon faturasının bulunduğu, borçlu şirketin haciz adresi ile aynı yerde kurulduğu ve ortaklarının ikamet adresi olarak da eldeki davaya konu haciz adresini gösterdikleri, borçlu şirketin buradan taşınmasından kısa süre sonra davacı üçüncü kişi şirketin farklı bir adreste kurulmuş olmakla birlikte, delil olarak sunulan vergi levhasına göre, bu adresinde şube olarak faaliyete başladıkları ve işyerinin mülkiyetinin de borçlu adına kayıtlı olduğu görüldüğünden, davalı borçlu ile üçüncü kişi arasında muvazaalı işlemler yapıldığının kabulü ile davanın reddine karar verilmesi gerektiği-
Haczin, borçluya ödeme emri tebliğ edilen adreste yapılmadığı, haciz sırasında borçluya ait evrakların bulunduğu, haciz tutanağının arkasında borçluya ait ustalık belgesi, usta öğrenci belgesi, kaşe fotokopisi yer almakta olup, davacının borçluya ait bazı belgelerin duvarda asılı olduğunu kabul ettiği, borçlu, davacı üçüncü kişi şirkette ortak iken ortaklıktan ayrılmasına rağmen ustalık belgesi vb. nitelikteki belgelerin duvarda asılı bulunuyor olduğu, borçlu ile üçüncü kişinin faaliyet alanlarının aynı olduğu ve aynı ticaret unvanlarını kullandıkları, İİK mad. 97/a'da öngörülen mülkiyet karinesinin borçlu dolayısıyla alacaklı yararına olduğunun kabulü gerektiği-
Üçüncü kişinin açtığı istihkak davasında takip alacaklısı yasal hasım olmakla birlikte, takip borçlusunun istihkak iddiasına karşı tutumu belirli ise davada taraf olarak gösterilmesinin gerekli olmadığı-
İİK’nin 96. vd maddeleri uyarınca üçüncü kişi tarafından açılan istihkak davalarında dava, takip alacaklısı ile dosyanın durumu dikkate alınarak borçluya karşı açılacağı-
Dava konusu ekskavatörün (iş makinesi), 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 22/c-2. maddesi gereğince tescile tabi araçlardan olup, devir ve temlikinin aynı Kanun'un 20/d maddesi gereğince noterde düzenlenen sözleşme ile yapılması gerekeceği- Bununla birlikte üretici ya da ithalat yapan firmadan alınan ilk el faturasının da mülkiyet hakkının kanıtlanması açısından 'sahiplik belgesi' olarak kabul edilmesi gerekeceği-
Üçüncü kişi şirket borcun doğumundan önce kurulduğu, borçlu ve üçüncü kişi şirketin ortakları arasında benzerliğin olmadığı, buna göre, mülkiyet karinesi davacı üçüncü kişi lehine olup, davanın İİK mad. 96 gereğince üçüncü kişi tarafından açılması ispat yükünün yer değiştirmesine neden olmayacağı-
Mahkemece, borçlu ve üçüncü kişi şirket bünyesinde haciz tarihinden itibaren geriye doğru çalışanların tamamının listesini gösterir SGK kayıtlarının kontrolü ile kaç tane işçinin hangi sürelerde her iki şirkette çalıştığının saptanması amacıyla ek bilirkişi raporu alınması; öte yandan delil olarak sunulan faturaların hacizli mallara uygunluğu konusunda rapor düzenleyen kişinin uzman olmadığı ve raporun da denetime elverişli olmadığı gözetilerek konusunda uzman makine mühendisi vasıtasıyla gerektiğinde yerinde inceleme yapılmak sureti ile sunulan faturalardaki malların hacizli mallara uygunluğu saptanarak sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Alacaklı tarafından borçlu şirket ile üçüncü kişi şirket arasında organik bağ olduğu iddia edildiğine göre borçlu şirket ile üçüncü kişi şirketin ilk kuruluşlarından itibaren merkez ve şube adresleri, hisse ve ortaklık değişiklikleri dahil tüm ortaklık yapıları ve yetkili temsilcilerini gösterir ticaret sicil kayıtlarının istenmesi, öte yandan üçüncü kişi şirket hacze konu makinenin .............İcra Müdürlüğünün .......... Talimat sayılı dosyasında yapılan açık artırmada satın alındığını iddia ettiğinden, konusunda uzman bilirkişi aracılığı ile dava konusu mahcuz üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak, ihaleden satın alınan makine ile hacizli makinenin aynı olup olmadığının saptanması, yine ihale bedelinin ödenip ödenmediğinin belirlenmesi, üçüncü kişi şirketin ve borçlu şirketin tutması zorunlu ticari defterleri getirtilerek mali müşavir bilirkişiye inceleme yaptırılmak sureti ile hacze konu mahcuzun tarafların envarterinde kayıtlı olup olmadığı, bu defterlerin usulüne uygun tutulup tutulmadığı, açılış ve kapanış tasdiklerinin yapılıp yapılmadığı hususlarının açıklığa kavuşturulması, bundan sonra dosya içerisinde mevcut diğer bilgi ve belgeler de dikkate alınarak uyuşmazlık hakkında bir karar verilmesi gerekeceği-
Borçlu ve üçüncü kişi şirket bünyesinde haciz tarihinden itibaren geriye doğru çalışanların tamamının listesini gösterir SGK kayıtlarının kontrolü ile kaç tane işçinin hangi sürelerde her iki şirkette çalıştığının saptanması amacıyla ek bilirkişi raporu alınması; öte yandan delil olarak sunulan faturaların hacizli mallara uygunluğu konusunda rapor düzenleyen kişinin uzman olmadığı ve raporun da denetime elverişli olmadığı gözetilerek konusunda uzman makine mühendisi vasıtasıyla gerektiğinde yerinde inceleme yapılmak sureti ile sunulan faturalardaki malların hacizli mallara uygunluğu saptanarak sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Davacının sunduğu kira sözleşmesi adi nitelikte olup, kural olarak kiracının istihkak davası açma hakkının olmadığı, adi kira sözleşmesinde borcun sadece taraflar yönünden sonuç doğuracağı-
