İlke olarak, kira geliri üzerinden ecrimisil belirlenmesinde, taşınmazın dava konusu ilk dönemde mevcut haliyle serbest şartlarda getirebileceği kira parası, emsal kira sözleşmeleri ile karşılaştırılarak, taşınmazın büyüklüğü, niteliği ve çevre özellikleri de nazara alınarak yöredeki rayiçe göre belirlenmesi; sonraki dönemler için ecrimisil değerinin ise ilk dönem için belirlenen miktara ÜFE artış oranının tamamının yansıtılması suretiyle bulunacak miktardan az olmamak üzere takdir edilmesi gerekeceği-
Kira geliri üzerinden ecrimisil belirlenmesinde, taşınmazın dava konusu ilk dönemde mevcut haliyle serbest şartlarda getirebileceği kira parasının, emsal kira sözleşmeleri ile karşılaştırılarak, taşınmazın büyüklüğü, niteliği ve çevre özellikleri de nazara alınarak yöredeki rayiçe göre belirlenmesi; sonraki dönemler için ecrimisil değerinin ise ilk dönem için belirlenen miktara ÜFE artış oranının tamamının yansıtılması suretiyle bulunacak miktardan az olmamak üzere takdir edilmesi gerekeceği-
Çaplı taşınmazlara el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkin davada, alınan fen bilirkişi raporunda dava konusu olmayan 17 nolu parsel yönünden de rapor düzenlendiği, buna bağlı olarak alınan zirai bilirkişi raporunda ise hangi taşınmazlar için ecrimisil hesabının yapıldığının açıkça belirtilmediği görülmekte olup, bilirkişilerden denetime elverişli rapor alınması gerekirse tekrar keşif yapılması ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Taraflar arasındaki iflasın ertelenmesi davası-
Taraflar arasındaki üyelik kaydının silinmesi davası-
Borçlunun imzaya ve bono içeriğine itirazı üzerine grafoloji ve sahtecilik uzmanı bilirkişinin düzenlediği rapor sonucu, bono üzerindeki imzanın borçlunun eli ürünü olduğu, bonodaki rakam ve yazıyla <2.200-ikibinikiyüz> olarak belirtilen bedelin, başına <1> rakamı ve <on> yazısının yazılmasıyla <12.200-onikibinikiyüz> haline dönüştürüldüğünün anlaşıldığı, o halde,  HGK.nun 14.5.2003 tarih, 2003/12-347 E. ve 2003/345 K. sayılı kararı gereği senet bedelinde tahrifat yapıldığının bilirkişi incelemesiyle belirlenmesi halinde senedin tahrifattan önceki miktar için geçerli sayılacağı-
Taraflar arasındaki alacak davası-
İİK.’nun 24. maddesinin son fıkrasında yer verilen düzenlemenin icra müdürünün belirlediği taşınırın değerinin taraflarca şikayet konusu edilmesi halinde, icra mahkemesine denetleme yetkisi tanıdığının, bu denetlemenin de icra hakimi tarafından uzman bilirkişiden yardım alınmak suretiyle gerçekleştirebileceğinin kabulü gerekeceği- Mahkemece  ilamda yenisi ile değiştirilmesine karar verilen ayıplı 2006 model aracın teknik donanımını ve muadili olduğu bildirilen 2010 model aracta yer alan paketinin teknik donanımını gösteren bilgi ve belgelerin taraflardan temin edilerek makine mühendisi bilirkişi aracılığı ile haciz tarihi itibariyle (aracın aynen teslimi için verilen 7 günlük sürenin sona erdiği tarih) 2010 model aracın donanımlarına göre belirlenecek değerinden  2006 model araçta bulunmayan donanım farklarının tutarı düşülerek iade konusu aracın değerinin belirlenmesi gerektiği- Ticaret odasının verdiği ve net ifadeler taşımayan raporla ve eksik inceleme ile sonuca gidilmesinin hatalı olduğu-
11. HD. 16.05.2013 T. E: 2012/4507, K: 10077-
Temlik edenin, dava konusu senedi davacıdan almasını gerektiren ticari ve vergisel bir ilişkinin bulunmadığının tespit edilmesi ve senedin defterlerinde kayıtlı olmadığının belirlenmesinin davacı-borçlu lehine, menfi tespit iddiasını ispat için yeterli yazılı delil olarak kabul edilemeyeceği- Temlik edenin savcılık ve karakoldaki anlatımlarında açıkça davacıya mal sattığı belirtilmediğinden, temlik eden davalının senedin ihdas nedeninin malen olduğunu beyan ettiği sonucunun çıkarılamayacağı- Dava konusu senette ihdas nedeni de belirtilmediğinden, temlik eden davalının senedin ihdas nedenini talil ettiği, böylece ispat külfetinin davalı üzerinde bulunduğu söylenemeyeceği- Bilirkişi raporunda "senedin boş olarak imzalanan belge üzerine sonradan doldurulduğuna" ilişkin yapılan belirleme, bilirkişi kanaatine yönelik olup teknik olarak yapılan incelemeye dayalı bir tespit olmadığından, bu yöndeki kanaatin delil niteliğinde değerlendirilemeyeceği-