Şirket hakkında yapılan takibe ancak şirketi temsile yetkili kişinin itiraz edebileceği–
Borçlunun «senette imzası bulunmaması nedeniyle senetten sorumlu olmayacağını»nı bildirmesinin «imza itirazı» sayılmayacağı–
«Senette imzası bulunanların şirketi temsilen senet düzenlemeye yetkili olduğu ancak senetteki imzaların kendilerine ait olmadığı»nın ileri sürülmesinin «imza inkarı» sayılacağı–
Telgraf ile «imza inkârı»nda bulunulabileceği, bu takdirde telgrafın icra dairesine geldiği tarihte itiraz edilmiş olunacağı–
Takas ve mahsup iddiasının, takibin her safhasında -icra müdürlüğüne ya da icra mahkemesine- bildirilebileceği-
«Takip dayanağı senetteki imzalar müvekkilim şirkete ait değildir. Yani, senetteki imzaları inkar etmekteyiz» şeklindeki itirazın «imza inkarı» sayılacağı–
Vekilin, müvekkili adına vekaletnamesinde «özel yetki» bulunmasa dahi -genel vekaletname ile- ‘imza inkarı’nda bulunabileceği—
Ödeme emrine, -tutanağa geçirilmek koşulu ile- «sözlü olarak» veya «dilekçe ile» itiraz edilebileceği -İtirazda, «itiraz sebebi»nin belirtilmesinin zorunlu olmadığı–
İhtiyati haczin uygulanması sırasında borcun esasının kabul edilmiş olmasının, senet görüldükten sonra imza inkârında bulunulmasına engel teşkil etmeyeceği–