Asıl borçlu şirket hakkındaki takip devam etmemesine rağmen, ipotek veren üçüncü kişiye karşı takibin yürütülmesi ve ipotekli taşınmazın satış işleminin yapılmasının İİK. mad. 149/b uyarınca mümkün olmadığı- Asıl borçlu şirket ve ipotekli taşınmaz maliki üçüncü kişi arasında bulunan zorunlu takip arkadaşlığı nedeniyle, takip üçüncü kişiye karşı kesinleşmiş olsa bile, asıl borçluya karşı kesinleşmedikçe, ipotekli taşınmazın satışının istenemeyeceği-
İtiraz dilekçesinin havale edilmediği ve verildiği tarihin icra tutanağına yazılmadığı görüldüğünden, süresi içinde itiraz edildiğinin kabul edilemeyeceği- Yetkisiz icra müdürlüğüne yapılan itirazın geçerli olduğunun kabul edilemeyeceği-
İİK'nun 62. maddesi gereğince, itiraz etmek isteyen borçlu, itirazını ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecbur olduğundan, itirazın yasal sürenin geçirilmesinden sonra ileri sürüldüğü durumda takibin kesinleşmiş bulunacağı -
İlamsız takipte itirazın ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde icra dairesine yapılması gerektiği ve takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde yapılacak dosya hesabına karşı tarafların aynı süre içerisinde icra mahkemesi nezdinde şikayet haklarının bulunduğu, İİK62 -
Borca itiraz ancak takibin borçlusu tarafından yapılabilecek olup, takip talebindeki tarafların değiştirilmesi mümkün olmadığından, takipte borçlu olarak gösterilmeyen Kaymakamlığın itiraz hakkı bulunmadığı-
Ödeme emrine karşı, borçlu şirketin yasal 7 günlük süre içinde takibe itiraz ettiği, bu durumda, itiraz süresinde olduğundan, icra müdürlüğünün takibin durdurulmasına ilişkin kararında yasaya aykırılık olmadığı, o halde, mahkemece, şikayetin tümü ile reddine karar verilmesi gerektiği-
Takipte borçlu sıfatı bulunmayan ve taraf olmayan, hakkında takip işlemi yapılmayan K.K.'ın, taraf olmadığı icra takibi ile bu dosyada yapılan takip işlemlerine ilişkin şikayet ve itiraz hakkı bulunmadığı, taraf olmayan üçüncü kişi ölü kişi hakkında takip yapıldığı gerekçesi ile takibin iptalini isteyemeyeceği, o halde mahkemece istemin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekeceği-
Borçlu şirketin yetkili temsilcisi tarafından vekil tayin edilen kişi, şirketin yetkili temsilcisi olmayıp avukat da olmadığından, borçlu şirket adına vekaleten yaptığı itirazın geçersiz olacağı ve borçlu hakkındaki takibin kesinleşeceği-
Yedieminlik ücretinin takip masraflarından olduğu ve satış tutarından öncelikle alınacağı bu sebeplerle yedieminlik ücretinin ancak takip masrafı olarak muhafaza tedbirinin uygulandığı takip dosyasından talep edilebieceği- Yedieminlik ücretinin muhafaza tedbirine konu takip dosyasından başka bir dosyada ayrı bir takip konusu yapılmasının söz konusu olmadığı-
İlk ödeme emrinin mahkemece iptali üzerine yeni ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük sürede İİK'nun 62/1. maddesi uyarınca borçlu tarafından usulüne uygun bir borca itiraz söz konusu olmayıp, mahkemece mevcut bir borca itiraz bulunmadığından itirazın kaldırılması talebinin konusunun olmadığı-