Yapının değeri açıkça arazinin değerinden fazlaysa, iyi niyetli taraf uygun bir bedel karşılığında yapının ve arazinin tamamının veya yeterli bir kısmının mülkiyetinin malzeme sahibine verilmesini isteyebileceği-
Asıl dava elatmanın önlenmesine, birleştirilen dava ise TMK. 724. maddesine dayalı tapu iptali tescil istemine ilişkin olduğu- Mahkemece hem davacının elatmanın önlenmesi davasını kabul etmiş ve davalı...'ın taşınmazdan tahliyesine karar verilmiş, hemde karşı dava temliken tescil istemini kabul ederek taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı-karşı davalı... adına tesciline karar vermek suretiyle çelişkiye düştüğü- Bir dava kabul edilmiş ise diğer davanın reddi gerekir iken her iki davanında kabulüne karar verilmesi nedeniyle birbiriyle çelişkili ve uygulanması imkansız bir sonuç doğduğundan, dosya da mevcut tüm deliller yeniden değerlendirilerek birbiriyle çelişmeyen, uygulanabilir ve denetlenebilir bir hüküm kurulması gerektiği- 
Taşınmazın orman vasfıyla hükmen tescil ile Hazine adına kayıtlı olarak tescil edildiğinden orman parseli üzerinde meydana getirilen muhdesatlara yasallık sağlayacak şekilde tespit kararının verilemeyeceği- Tapu kaydının beyanlar hanesinde taşınmazın bir kısmının 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkartıldığı yazılı bulunduğuna göre, dava konusu fındık ağaçlarının tamamının veya bir kısmının orman dışına çıkartılan sahada kalıp-kalmadığı kesin olarak belirlendikten sonra, orman olan sahada kalan muhdesat ile ilgili davanın reddi, orman dışında bulunan yani 2/B kapsamında bulunan muhdeat ile ilgili ise davanın kabulü gerektiği-
Orman parseli üzerinde meydana getirilen muhdesatlara yasallık sağlayacak şekilde tespit kararının verilemeyeceği-
Muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespitini de kapsadığı- Taşınmaz üzerinde bulunan tek katlı evin, tek katlı biçerdöver garajının, tek katlı traktör garajının ve tek katlı deponun davacı tarafından meydana getirildiği sabit olduğundan muhdesatın davacı tarafından meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerektiği-
Taşınmaz hakkında derdest ortaklığın giderilmesi davasının, kentsel dönüşüm uygulamasının ya da kamulaştırma işleminin bulunması gibi istisnai durumlarda muhdesatın tespiti davasının açılmasında güncel hukuki yararın bulunduğunun kabul edileceği-
Başkası adına tapulu veya tapusuz bir taşınmazın kamulaştırılması halinde, taşınmazda malik olmayan ancak üzerindeki muhdesatı meydana getiren kişilere muhdesatın kamulaştırma bedelinin kendisine verilmesini sağlama amacıyla zilyetliği tespit davası açma hakkı tanınmış ise de, kamuya ait mera, yaylak, kışlak, genel harman yeri, orman, aktif dere yatağı niteliğindeki taşınmazların özel mülkiyete konu olamayacakları, bu taşınmazların zilyetlikle edinilemeyecekleri, bu nedenle de bu nitelikteki taşınmazlar üzerinde meydana getirilen muhtesatlara hukuki değer verilemeyeceği göz önüne alındığında, dava konusu taşınmazın niteliğinin araştırılıp soruşturularak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Taşınmazın tesciline esas belgeler (tapulama/kadastro tutanağı, mera, yaylak, kışlak kütüğü, Kadastro Mahkemesi dosyası) getirtilerek davaya konu muhtesatların üzerinde bulunduğu taşınmazın niteliği yöntemine uygun biçimde araştırılıp soruşturulmalı, mera veya aktif su yatağı olup olmadığı duraksama olmaksızın belirlenmeli, taşınmazın belirlenecek niteliğine göre davacının taşınmaz üzerindeki muhtesatlar yönünden dava hakkının bulunup bulunmadığı düşünülmeli, dava hakkının bulunduğu kabul edildiği takdirde; kamulaştırmaya ilişkin evraklar ve kroki de eklenerek, taşınmazın hangi kısmının kamulaştırmaya konu olduğunun belirlenmesi, fen bilirkişi tarafından düzenlenen bilirkişi raporu ve krokisindeki muhdesatlar, kamulaştırma krokisi ile çakıştırılarak, muhdesatların bulunduğu bölümün kamulaştırılıp kamulaştırılmadığının tespit edilmesi ve bu hususları gösterir rapor alınması, toplanan ve toplanacak tüm delillerin sonucuna göre bir hüküm verilmesi gerektiği-
Davacının harici satışa dayalı tapu iptal ve tescil isteği ile TMK. mad. 724 gereğince temliken tescil olarak uygulamada adlandırılan talebi harçlandırılıp dava haline getirilmediğinden veya ıslah işlemi ile yine harcı da yatırılarak mevcut talebe eklenmediğinden usulünce açılmış bir dava bulunmadığı ve TMK. mad. 724 çerçevesinde inceleme yapılamayacağı- Davacı tapu kaydı üzerinde bir hak sahibi olmadığından tespit davasının hukuki yararının olmadığı-
Yapının bulunduğu arazi parçası davalıya ait taşınmazın bir kısmını kapsıyor ise tescile konu olacak yerin, inşaat alanı ile zorunlu kullanım alanını kapsayacağından mahkemece iptal ve tescile karar verebilmek için bu kısmın ana taşınmazdan ifrazının da mümkün olması gerektiği;mahkemece taşınmazın kök maliki M.D. bayiisi davalı L.A.'ın iyi niyetli olup olmadığı yönünden yeterince araştırma yapılmadığı; Kocasinan Belediye Başkanlığı'nın 17.02.2014 havale tarihli cevabi yazısı gereği taşınmazın ifraz edilip edilmediği konusunun netleştirilmediği; davacı tarafından ödenmesi gerekli bedelin olup olmadığının araştırılmadığı; hal böyle olunca; TMK'nun 724. maddesine dayalı temliken tescil şartlarının oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi gerekirken, davacının satın aldığı 1500 m2'lik kısmı satın aldığı tarihten bu yana kullandığı, iyi niyetli olarak ev yaptırdığı, taşınmazın ifraz edilemediği gerekçeleriyle paylı mülkiyet oluşturacak şekilde tapu kaydının iptaline karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-