-
“1998 ve 1999 Tasarısı”ndaki Gerekçe
“Madde 724 - Yürürlükteki kanunun 650 nci maddesini karşılamaktadır.
Maddenin kenar başlığı “Bina sahibinin arsayı temellük edebilmesi” iken, bunun yerine “Arazinin mülkiyetinin malzeme sahibine verilmesi” ifadesi kullanılmıştır. Böylece arazinin mülkiyetinin yapı sahibine değil, malzeme sahibine verilebileceği vurgulanmıştır.
Maddede yapılan değişiklikle, malzeme sahibine yapının ve arazinin tama-mının veya yeterli bir kısmının verilebileceği kabul edilmiştir. Böylece uygulamada kısmî devrin mümkün olup olmayacağı konusundaki tereddüt ortadan kaldırılmıştır.
Ayrıca İsviçre Medenî Kanununun 673 üncü maddesine uygun olarak, arazi malikine arazinin mülkiyetini malzeme sahibine devrini teklif etme hakkı tanınmıştır.”
-
“1984 Tasarısı”ndaki Gerekçe:
‘Madde 645 - Madde, yürürlükteki kanunun 650. madde-sini karşılamaktadır. Yürürlükteki kanun, arazinin mülkiyetini talep hakkını sadece iyiniyetli malzeme sahibine tanımaktadır. Oysa uygulamada bazen iyiniyetli arazi sahibi de tazminat karşılığında arazinin malzeme malikine verilmesini talep etmeyi yararlı bulabilir. Bu sebeple kaynak İsviçre Medenî Kanu-nunun 673.maddesinde olduğu gibi bu hak tasarıda iyiniyetli arazi malikine de tanınmıştır. Ayrıca, yürürlükteki kanun, ara-zinin tamamının verilmesini öngörmektedir. Arazinin çok bü-yük olması hâlinde, malzeme malikinin bunun tamamını almasına gerek yoktur. Arazinin yeterli bir kısmının mülkiyeti de onun ihtiyacını karşılayabilir. İşte, bu sebeple tasarıda, “...arazinin tamamının veya yeterli bir kısmının mülkiyetinin” tarzında bir ibareye yer verilmiştir.’:
“c. Arazinin mülkiyetinin malzeme sahibine verilmesi
Madde 645 - Yapının değeri açıkça arazinin değerini aşıyorsa, iyi niyetli malzeme veya arazi maliki, uygun bir tazminat karşılığında yapı ile birlikte arazinin tamamının veya yeterli bir kısmının mülkiyetinin malzeme sahibine verilmesini isteyebilir."
-
“1971 Tasarısı”ndaki Gerekçe:
‘1) Terim ve ifade: Yürürlükte bulunan metinde bu maddenin kenar başlığı: “Bina sahibinin arsayı temellük edebilmesi” şeklindedir. Bu ifadeden, sanki inşaat sahibinin kendi iradesi ve eylemi ile arsayı mal edinebileceği, yani kendine mal edinebileceği anlamı çıkmaktadır. Oysa maksat, mahkemenin kararı ile toprağın, gereç malikine verilebilmesidir. Bu nedenle kenar başlık değiştirilerek “toprak mülkiyetinin gereç malikine verilmesi” biçimine konulmuştur. Ayrıca maddenin ifadesi sa-deleştirilmiş terimler yukarıki maddelere uygun duruma geti-rilmiştir.
2) Biçim değişikliği, yoktur.
3) Hüküm değişikliği: Bu maddenin yürürlükteki met-nine göre toprağın ve yapının mülkiyetinin kendisine verilmesini ancak “iyi niyetli gereç sahibi” isteyebilecektir. Halbuki maksat yalnız bundan ibaret değildir. Kendi toprağı üzerinde başkası tarafından yapı yapılan toprak maliki iyi niyetli ise, yani bu inşaatın yapıldığını bilmiyor veya bilecek veya itiraz edebilecek durumda bulunmuyorsa veya kendisinin kendi toprağı üze-rinde yaptırdığı bir yapıda kullandığı bütün malzemeyi, kendisi-nin sanarak kullanmışsa (meselâ bir yakının veya kalfasının “satın aldım” diyerek getirdiği çalınmış malzeme ile binasını yapmışsa), arsa sahibi dahi o yapının ve toprağının mülkiyeti-nin, uygun bir tazminat karşılığında gereç sahibine verilmesini isteyebilmelidir. Bu konuda doktrinde oybirliği vardır. Eğer toprak malikine böyle bir hak tanınmışsa, o yukarıki maddeler hükmüne göre gereç malikine tazminat vermekle yükümlü olacaktır ki, kendi kusuru ve arzusu olmaksızın kendi toprağı üzerine yapılan bir yapı için, hiç istemediği halde ve gereçlerin başkasına ait olduğunu bilmediği halde onun yapıyı ve toprağı kendisinde alıkoymağa zorunlu olması ve bir tazminat ödemeye mecbur tutulması, adalet esaslarına aykırı düşerdi. Bu nedenle, böyle bir durum karşısında bulunan toprak maliki, toprağın ve üzerindeki yapının gereç malikine devredilmesini ve buna kar-şılık kendisine uygun bir tazminat verilmesini isteyebilmelidir. İsviçre Medenî Kanununun her üç metninden bu nokta açık bir şekilde anlaşılmaktadır. İşte bu sebeplerle bu maddede bir kural değişikliği yapılmış ve toprağın gereç sahibine verilmesini is-teme hakkının yalnız gereç sahibine değil toprak sahibine veril-mesini isteme hakkının yalnız gereç sahibine değil toprak sahibine de tanınması kabul edilerek, madde o suretle ifadeye bağlanmıştır. Öbür şartlar, yani inşaatın değerinin toprağın değerini açıkça aşması şartı ile toprağın ve yapının, gereçlerin malikine verilmesini isteyecek tarafın iyiniyetli olması şartı, yürürlükteki metinde olduğu gibi, ön tasarıda da yer almıştır.’:
“c. Toprak mülkiyetinin gereç malikine verilmesi
Madde 650 - Yapının değeri, toprağın değerini açıkça aşıyorsa, iyi niyetli toprak veya gereç maliki yapı ile birlikte toprağın mülkiyetinin uygun bir tazminat karşılığında gereç malikine verilmesini isteyebilir.”