İhtiyati haciz kararının aynı tarihte infazının istenildiği, ihtiyati haciz kararı infaz edildikten sonra İİK. mad. 264/1'de öngörülen yasal süre içerisinde takibe geçilmesi talep edildiğine göre, icra müdürlüğünce İİK. mad. 167 ve 58. uyarınca esas takibe geçilmesi talebi doğrultusunda, borçluya aynı yasanın 168. maddesi uyarınca ödeme emri gönderilmesi gerektiği, borcun ödendiği gerekçesi ile esas takibe geçilmesi talebinin kabul edilmemesinin isabetsiz olduğu, bu hususun ancak, takibin şekli itibariyle borca itiraz olarak icra mahkemesinde ileri sürülebileceği-
Tasarrufun iptali davasına bakan hakimin iptal edilmesi istenen tasarruf konusu mallar hakkında davacının istemi üzerine İİK. mad. 281/2 uyarınca ihtiyati haciz kararı verebileceği ve bu durumun HMK. mad. 389 vd.nda düzenlenen ihtiyati tedbir niteliğinde olmadığı, güvence gösterilmesine gerek olup olmadığını ve miktarını hakim takdir edeceği ve İİK. mad. 264/3 hükmünün burada uygulanmayacağından, tasarrufun iptali davası sırasında verilen ihtiyati haczin, tasarrufun iptali kararı ile kesin hacze dönüşeceği- İİK. mad. 85 uyarınca, aşkın haciz şikayetinin hacizler konulduktan sonra ayrıca icra mahkemesine şikayet yolu ile ileriye sürülebileceği-
İhtiyati haczin uygulatıldığı tarihte alacaklının icra harçlarını yatırarak, bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlattığı, yani süresinde takibe geçildiği anlaşıldığından, borçluya ödeme emri tebliğ edilememiş olması sebebiyle ihtiyati haczin düşmesi sonucunun oluşmayacağı-
Haczedilmiş paranın temlikinin, haciz alacaklısına karşı ileri sürülemeyeceği- Temlik, borçlunun muvafakatine tabi değil ise de, İİK. mad. 86/3 uyarınca "iyiniyet kaidelerine aykırı olarak taşınır mahcuz mal üzerinde üçüncü şahsın iktisap ettiği hakların, alacaklının hacizle o mala taallük eden haklarını ihlâl ettiği nispetle batıl olduğu"- Henüz kesin haciz ve dolayısıyla satış isteme yetkisine sahip olmayan alacaklının ihtiyati haczinin, 5 günlük itiraz ve şikayet süresinin geçmesiyle değil, İİK. mad. 264 uyarınca,, 10 günlük ödeme süresinin geçmesiyle kesinleşerek, sıra cetveli açısından kesin haczin hüküm ve sonuçlarını doğuracağı- 
Tasarrufun iptali davası sonucunda verilen ihtiyati haciz kararlarının, davanın kabulü ile de kesin hacze dönüşeceği, İİK. 281/2 uyarınca verilen ihtiyati haciz kararının, asıl icra dosyasından infazı gerekir ise de ayrı bir icra dosyasında infaz edilmiş olmasının da ulaşılmak istenilen sonuca olumsuz bir etkisi de bulunmadığı- İhtiyati haczin infazı sonrası yedi gün içinde takip talebinde bulunma zorunluluğu da olmadığından ihtiyati haczin düşmesinin de söz konusu olmayacağı- Alacaklının icra mahkemesine başvurusu tasarrufun iptali davası sırasında verilen ihtiyati haczin infazı ile ilgili şikayet niteliğinde olup, İİK. mad. 261/son uyarınca, bu şikayeti infazı yapan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesinin incelemekle görevli ve yetkili olduğu-
Mahkemece tedbir kararı içeriğine göre takibin iptali isteminin reddi doğru ise de; tedbirden sonra başlatılan takip durdurulduğuna göre borçlunun malvarlığının haczine yönelik icra işleminin yerinde olmadığı, borçlunun hacze yönelik şikayetinin kabulü gerekeceği -
Sicile kayıtlı gemilerin satışının, İİK'nun taşınmaz satışına ilişkin hükümlerine göre yapılacağı (TTK. mad. 1383; İİK. mad. 136-) İİK. mad. 136 uyarınca, tapu sicilinden gemi sicili anlaşılacağı için tapu sicilindeki ilgili kavramından da gemi sicilindeki ilgililerin anlaşılması gerektiği- Gemi sicilindeki ilgililerin, lehine şerh verilenler olduğu- Gemi sicilinde şikayetçi lehine ihtiyati haciz şerhi mevcut ise de; bu haczin mahkeme kararı ile kaldırıldığı ileri sürülmüş olduğundan, ihale tarihi itibariyle ihtiyati haczin geçerliliğini sürdürüp sürdürmediği, TTK'nun 1376 ve İİK'nun 264. maddeleri birlikte değerlendirilmek suretiyle belirlenip buna göre şikayetçinin ihalenin feshini isteyebilecek kişilerden olup olmadığı değerlendirildikten sonra, şikayetin esası hakkında karar verilmesi gerektiği-
İhtiyati haczin infazına ve hacizlerin kaldırılmasına ilişkin şikayeti inceleme görevinin İİK.nun 261 ve 266. maddesi uyarınca icra takibine başlandıktan sonra icra mahkemesine ait olduğu, bu durumda mahkemece, borçlunun ihtiyati hacizlerin kaldırılmasına ilişkin şikayetinin esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Borçlunun, İİK.nun 264. maddesinde düzenlenen ihtiyati haczi tamamlayan merasime uyulmadığı gerekçesiyle ihtiyati haczin düştüğüne ilişkin başvurusu icra takibine başlandıktan sonra olup mahkemece şikayetin esası hakkında karar verilmesi gerekeceği-
İhtiyati haczi yaptıran alacaklının yedi gün içerisinde takip talebinde bulunmaya veya dava açmaya mecbur olduğu, ihtiyati haciz genel anlamda bir takip işlemi olmayıp, niteliği itibariyle tedbir vasfında bulunduğundan, icra takibinin durdurulmasının ihtiyati haczin infazına mani teşkil etmeyeceği -