Henüz icra takibine dahi başlanmamış olup, ihtiyati haciz icrai hacze dönüşmediğinden, borçlunun, ihtiyati haciz kapsamında haczedilen araçları üzerine konulan hacizlerin fekki sırasında tahsil harcı kesilemeyeceği-
İhtiyati haciz kararına istinaden ihtiyati haciz uygulanması, genel anlamda bir takip işlemi olmayıp, niteliği itibariyle tedbir vasfında bulunduğundan, mahkemece icra dairesinin yetkisizliğine karar verilmiş olmasının ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını gerektirmeyeceği-
Borçluya ödeme emrinin tebliğine ilişkin tebligat parçası, borçlu tarafından ödeme emrine itiraz yapılmış ise itiraz dilekçesi,eğer itiraz var ise alacaklı tarafından açılmış itirazın kaldırılmasına ilişkin karar suretinin dosya arasına alınması ondan sonra İİK'nun 264 son maddesi uyarınca ihtiyati haczin kesin hacze dönüşüp dönüşmediğinin saptanması gerekeceği-
İtirazın iptali davasında, genel kredi sözleşmesinde “… Bankanın gerek göreceği herhangi bir nedenle hesabın kesilmesi hâlinde kredi borcunun tamamı muaccel olur ve müşteri borç bakiyesini ilk talepte de herhangi bir itirazda bulunmaksızın nakden ve banka dilerse hesaben ödemeyi kabul eder.” hükmü uyarınca banka tarafından hesabın kat’ına dair ihtarnameler keşide edilerek borçlulara gönderilmiş olup, ihtiyati haciz talebinin değerlendirilerek varılacak uygun sonuç uyarınca bir karar verilmesi gerektiği-
İhtiyati haciz isteyen vekilinin dava dilekçesine eklediği sözleşme örneği, tutanaklar, eğitime katılım tutanakları ve faturalar ve diğer  belgelerin alacağın varlığı hususunda kanaat uyandırıcı nitelikte olduğu, ayrıca davacı vekili dava dilekçesinde takip dosyasını delil olarak bildirmiş olup, takip dosyası da değerlendirildiğinde; para alacağı bulunması, muaccel olması ve ödemeden kaçınılmış olması yönünde  yaklaşık ispatın gerçekleşmiş olacağı-
Sıra cetveli düzenlenirken ihtiyati hacizlerin kesinleşme tarihlerine bakılacağı- İhtiyati haczin kesinleşmesi için tebliğden itibaren itiraz süresinin, kambiyo senetlerine mahsus takipte ise ödeme süresinin geçirilmesi gerektiği- İhtiyati hacizlerin kendi aralarında önce veya sonra konulmuş olmalarının sonuç doğurmayacağı, ilk kesin haciz ya da ilk kesinleşen ihtiyati haciz ile buna iştirak edebilecek hacizlerin belirlenerek, sıra cetvelinin bu hacizlerin tarihleri ve oluşan usulî müktesep haklar da dikkate alınarak düzenlenmesi gerektiği- Sıra cetveline yönelik şikayetlerde icra mahkemesinin, önüne gelen şikayetleri sonuçlandırarak icra müdürüne bu yönde talimat vermekle görevli olduğu, düzenlenecek yeni sıra cetvelinde sıra cetvelinin hangi ilkelere göre düzenleneceğini belirtmesi, yani, alacaklıların ne miktar için hangi sıralarda yer alması gerektiğini saptaması, hukuka uygun olmayan kısımları göstermesi, bu çerçevede işlem yapılması için icra müdürüne talimat vermesi gerektiği- İptal nedenlerinin gerekçede belirtilmesi ve hüküm fıkrasında sıra cetvelinin iptaline karar verilmesi ile yetinilmesi gerektiği-
Borçluya gönderilen ödeme emrinin bila ikmal iade edildiği, sonrasında da borçluya, usulsüz de olsa, herhangi bir ödeme emri tebliğinin yapılmadığı görülmekle yapılan tebligat yok hükmünde olduğundan, borçlunun öğrenme tarihinin tebliğ tarihi olarak kabul edilemeyeceği- Mahkemece, "usulsüz tebligatın öğrenme ile usulüne uygun hale geleceği" gerekçesiyle borçlunun "ödeme emri tebliğ edilmeksizin ve takip kesinleşmeksizin banka hesaplarına konulan hacizlerin iptaline"  yönelik şikayetinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğu-
İhtiyati haciz nedeniyle alınan teminatın davalının ihtiyati haciz nedeniyle uğrayacağı zararın teminatı olmakla, davalının ihtiyati haciz nedeniyle tazminat davası açıp açmayacağının sorulması dava açmadığı takdirde teminatın iade edilmesi dava açtığında ise davanın sonucuna göre karar verilmesi gerekeceğinden karar tarihi itibariyle teminatın iade talebinin reddinin doğru olduğu-
İhtiyati haciz kararının, icra takibinin kesinleştiği tarihte kesin hacze dönüşeceği- Muhtemel alacakların ancak İİK. mad. 89 uyarınca haczedilebileceği, (İİK. mad. 88 uyarınca) yazılan haciz müzekkereleri ile doğacak hak ve alacakların haczinin mümkün bulunmadığı- 
Takip talebi ile aynı tarihte ihtiyati haciz talebinde bulunulduğu, mahkemece, takibin başladığı tarihten sonraki gün ihtiyati haciz kararı verildiği, borçlunun ödeme emrine süresinde itirazda bulunması üzerine icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği, itirazın ise alacaklı vekiline tebliğ edilmediği, bu nedenle İİK'nun 264/2. maddesinde öngörülen sürenin başlamadığı ve dolayısıyla ihtiyati hacizlerin ayakta kaldığı anlaşıldığından, mahkemece, haczin kaldırılmasına yönelik şikayetin de reddine karar verilmesi gerekeceği-