Mahkemece davacıya, Harçlar Kanunu' nun 30. maddesi uyarınca harçları tamamlaması için bir sonraki celseye kadar süre verilmesi gerekirken, verilen iki haftaya itibar edilerek sonuca gidilmesi ve Bölge Adliye Mahkemesince bu hususlar gözden kaçırılarak davacının istinaf talebinin esastan reddi hatalı olup, bu hususun Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılması ile İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasını gerektirdiği, İlk Derece Mahkemesince yapılacak işin öncelikle davacıya nispi harca yönelik olarak Harçlar Kanunu' nun 30. maddesine uygun şekilde süre verip, harç yatırılırsa teminat şartına ilişkin işlemleri yeniden yaparak sonuca gitmek olduğu- Harçlar Yasası'nın 27-28. maddelerine göre; harca tabi davalarda, dava açılırken davacıdan bir başvurma harcı ve nispi harca tabi davalarda nispi karar ve ilam harcının dörtte birinin peşin olarak alınacağı, dava açılırken, harcın eksik alınmış olması halinde, Mahkemece davaya devam olunabilmesi için harcın Harçlar Kanunu'nun 30 ve 33. maddeleri uyarınca tamamlanması yoluna gidileceği ve davacıya eksik harcı yatırması için süre verileceği, şayet verilen süreye rağmen eksik harç ikmal edilmez ise dosyanın işlemden kaldırılacağı ve HMK'nin 150. maddesi uyarınca süresinde tamamlanarak yenilenmez ise açılmamış sayılmasına karar verileceği-
Mahkemece görevlendirilen bilirkişi tarafından düzenlenen raporda veya mahkeme kararında değerlemenin yapıldığı tarih açıkça belirtilmediği sürece, kıymet takdirine itiraz davasındaki keşif tarihinin, İİK’nın 128/a-2 maddesinde düzenlenen 2 yıllık sürenin başlangıç tarihi olarak kabulü mümkün olmadığı gibi, bu yöntemin şikayet işleminin ruhuna da uygun düşmeyeceği, borçlular tarafından icra müdürlüğünce alınan rapora itiraz edildiğinden iki yıllık süre, icra müdürlüğünce aldırılan rapordaki değerleme tarihi olan 12.12.2018 tarihinden başlayacağından, satış tarihi olan 16.02.2021 günü itibariyle İİK'nın 128/a-2. maddesinde öngörülen iki yıllık sürenin geçtiği, o halde, İİK’nın 128/a-2. maddesinde düzenlenen 2 yıllık sürenin 7226 sayılı Kanun’un Geçici 1. maddesinde yer alan durma hükümlerine tabi olmadığı ve bu hususun kamu düzeni nedeniyle re'sen gözetilmesi gerektiği de nazara alınarak asıl ve birleşen davada şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekeceği-
İhalenin feshi talebinin 30.11.2021 tarihinden sonra yapılması halinde kanunda belirtilen istisnai taraflar dışında kalan gerçek ya da tüzel kişiler tarafından yapılması halinde ihale bedeli üzerinden nispi harca tabi olduğu ve nispi harcın yarısının peşin yatırılacağı- Mahkemece davacıya, Harçlar Kanunu' nun 30. maddesi uyarınca harçları tamamlaması için bir sonraki celseye kadar süre verilmesi gerekirken, verilen bir haftaya itibar edilerek sonuca gidilmesi ve Bölge Adliye Mahkemesince bu hususlar gözden kaçırılarak davacının istinaf talebinin esastan reddinin hatalı olduğu-
İhalenin feshi talebinin 30.11.2021 tarihinden sonra yapılması halinde kanunda belirtilen istisnai taraflar dışında kalan gerçek ya da tüzel kişiler tarafından yapılması halinde ihale bedeli üzerinden nispi harca tabi olduğu ve nispi harcın yarısının peşin yatırılacağı- İhale bedelinin % 5'i oranında teminat yatırılmasının şart olduğu-
Mahkemece, borçlu tarafından öne sürülen tüm iddialar ayrı ayrı değerlendirilerek gerekçe oluşturulması gerekirken, bu hususun göz ardı edilerek HMK'nun 297/2. maddesine aykırı şekilde gerekçesi açıklanmaksızın hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Diğer mirasçının ................. tarihinde ölmesinden sonra geriye şikayetçi borçluların mirasçı olarak kaldığı, şikayete konu ihalenin ise İİK'nın 53. maddesindeki yasal sürelerin geçmesinden sonra 09.03.2021 tarihinde yapıldığı anlaşılmış olup bu nedenle ihalenin feshine karar verilmesinin doğru olmadığı-
Takip dosyası incelendiğinde; dava konusu taşınmazın değerinin 240.000 TL olarak belirlendiğinin, ihale bedelinin ise 125.100 TL olduğunun görüldüğü, somut olayda; ihalenin feshi talebinin işin esasına girilerek reddine karar verildiği görülmekle ilk derece mahkemesince para cezasına hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, para cezası yönünden kararın re’sen bozulması gerekeceği-
Her ne kadar ilandaki ..... nolu taşınmaz yönünden düzetme ilanı borçluya ................. tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş ise de düzeltme ilanı yalnızca bu taşınmaz yönünden düzenlenmiş olup, bu tebliğ işlemi ile dosyadaki diğer taşınmazlar yönünden de satış yapılacağının öğrenilmesinin mümkün olmadığı- Arttırma bedelinin, malın tahmin edilen kıymetinin yüzde ellisini bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan diğer alacaklar o malla temin edilmişse bu suretle rüçhanı olan alacakların mecmuundan fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paraların paylaştırılması masraflarını aşması gerektiği, taşınmazın kıymetinin belirlenmesi için yapılan keşif ve bilirkişi masraflarının da tıpkı ilan giderleri gibi paraya çevirme masrafı olarak kabulü gerekeceği-
Şikayetçinin tapu iptal tescil davası açan ve tapuya ihtiyati tedbir şerhi koyduran (26/05/2021 tarihli mahkeme cevabı ile tedbir şerhi cebri icraya engel değil) kişi olarak İİK’ nın 134. maddesinde bahsi geçen tapu sicilindeki ilgililerden olmadığı, o halde mahkemece davanın yasal değişiklikten sonra 02.02.2022 tarihinde açıldığı gözetilerek şikayetçiye nispi harca yönelik olarak Harçlar Kanunu' nun 30. maddesine uygun şekilde süre verip harç yatırılırsa teminat şartına ilişkin işlemler yapılarak sonuca gidilmesi gerekeceği-
TTK . m. 1366/2 uyarınca, geminin kıymet takdirinin icra mahkemesince saptanması gerektiği ve İİK 128/a-2 'de öngörülen 2 yıllık sürenin başlangıcı gemiler yönünden bilirkişi raporunda veya mahkeme kararında açıkça değerleme tarihi belirtilmemiş olsa bile icra mahkemesince geminin değerinin fiilen tespit edildiği tarihte başlayacağı-