Şikayetçinin başvurusu üzerine verilen ihtiyati tedbir kararının şikayetçiye alacaklı veya ilgili sıfatını kazandırmayacağı, bu nedenlerle şikayetçinin ihalenin feshi davası açmasına yasal imkan bulunmadığı- Mahkemece istemin aktif husumet yokluğundan reddi gerekeceği-
İhalenin feshi istemini içeren dilekçede, ”fesat nedeni”ne de dayanılmışsa, icra mahkemesince bu fesih sebebi de irdelenmeden davanın sonuçlandırılamayacağı-
“Yurt içinde adres gösterme koşulu”nun, ihalenin feshini isteyebilecek “alacaklı”,”borçlu” ve “tapu sicilindeki ilgililer” dışında (bu kişiler hariç) “ihaleye pey sürmek suretiyle katılan üçüncü kişiler” yönünden arandığı-
İİK.134/II uyarınca; şikayetçinin ancak yurt içinde bir adres göstermek koşulu ile ihalenin feshi davası açabilmesinin (ihalenin feshini isteyebilmesinin) bir “dava koşulu” olduğu ve dilekçede bu hususun eksik bırakılması halinde, başka bir husus araştırılmadan “ihalenin feshi talebinin reddine” karar verilmesi ve işin esası incelenmediği için, şikayetçinin para cezası ile sorumlu tutulmaması gerekeceği,ancak şikayet vekil vasıtasıyla yapılmış ve vekaletnamede şikayetçinin yurt içindeki adresinin yazılı olması halinde, bu eksikliğin giderilmiş olacağı-
Birden fazla taşınmaz üzerinde aynı borçluya ait, aynı borç için müşterek (toplu) ipotek kurulmuş olması halinde, taşınmazların MK. 873 ve 889. madde hükmüne göre her birinin alacağın belirli bir hissesi için kısıtlanmış olacağı ve her bir taşınmazın ipotekle yükümlü olduğu miktar –bilirkişi marifetiyle- tespit edilerek belirlenmeden taşınmazın satışa çıkarılıp ihalesinin yapılamayacağı–
İcra memurunun ancak “ihale bedelinin süresinde ödenmemesi nedeniyle” ihalenin feshine karar verebileceği- İcra memurunun "İİK. mad. 127 uyarınca "ihalenin düşürülmesine" karar vermesinin hatalı olduğu-
Satışa konu taşınmaz üzerindeki haczi süresinde satış istenmemiş olması nedeniyle düşmüş olan alacaklının açtığı ihalenin feshi davasının “aktif husumet ehliyeti yokluğu” nedeniyle icra mahkemesince reddedilmesi gerekeceği-