Şikayetçinin takipte taraf olmayıp, ihalesi yapılan taşınırlar üzerinde haczinin bulunduğunun, ancak, ihale tarihinden ve saatinden önce satışı yapılan taşınırlar hakkında kendi dosyasından satış isteminde bulunmadığından İİK. nun 134/2. maddesinde yazılı “satış isteyen alacaklı” sıfatını taşımadığının görüldüğü, bu durumda şikayetçinin, ihalenin feshini istemesine yasal imkanın olmadığı-
İhale tutanağında satışı yapan icra müdürünün imzasının bulunması gerektiği-
Davacı 3. kişinin taşınmazı 14.05.2009 tarihinde açık artırma ile taşınmazı edindiği, böylece mülkiyetin tescilden önce davacı 3. kişiye geçtiğinden artık aktif husumet ehliyetinin yokluğundan söz edilemeyeceği, o halde mahkemece mülkiyetin tescilden önce 3. kişiye geçtiği de gözetilerek işin esasına girip oluşacak bir sonuca göre karar vermesi gerekir iken yazılı şekilde aktif husumet ehliyetinin yokluğundan şikayetin reddinin doğru görülmediği-
Borçlu adına çıkartılan satış ilanı tebligatının, aynı konutta birlikte oturan kardeşine tebliği işlemi muhatabın adreste bulunup bulunmadığının tespit edilmeden yapıldığından usulsüz olduğu, satış ilanının bir suretinin borçluya tebliği zorunluluğu yerine getirilmediğinden ihalenin feshi isteminin kabulüne karar verileceği-
Satışa hazırlık işlemleri sırasında, icra dairesinin, taşınmazın kıymetini bilirkişiler aracılığıyla tayin ve tespit ettireceği, kıymet takdirine ilişkin raporun, borçluya, haciz koydurmuş alacaklıya ve diğer ipotekli alacaklılara tebliğ edileceği ve ilgililerin raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesinin kıymet takdiri işlemine karşı şikayet yolu ile icra mahkemesine başvurarak düzenlenen raporun gerçeği yansıtmadığını ileri sürebileceği- Borçlunun icra mahkemesi yerine icra dairesine yaptığı kıymet takdirine itiraza ilişkin başvurusunun hukuki sonuç doğurmayacağı- Satış ilanının, itiraz edilmeden kesinleşen kıymet takdirine uygun olarak düzenlendiği anlaşıldığından, ihalenin feshi davasında, borçlunun, taşınmazın oda ve balkon sayısının eksik, m2 miktarı ve değerinin düşük gösterildiğinden kıymet takdiri işleminin hatalı ve satış ilanında taşınmazın esaslı unsurlarının yanlış ve eksik gösterildiğine yönelik iddiasının artık dinlenmeyeceği- Kendisine kıymet takdiri raporu tebliğ edilmeyen ilgililerin, satış ilanının tebliğinden itibaren yedi günlük sürede icra mahkemesine başvurup hem satışın durdurulmasını ve hem de kıymet takdirine yönelik itirazlarını icra mahkemesine bildirmesi gerekeceği kıymet takdirine itiraz etmemeleri halinde bu hususu ihale yapıldıktan sonra ihalenin feshi nedeni olarak ileri süremeyecekleri-
Birinci artırma usulsüz ise, ona sıkı sıkıya bağlı ikinci artırmanın usulünce yapılmış olmasının, ihalenin geçerli hale gelmesini sağlamayacağı- Şikayete konu taşınmaz ile ilgili olarak satış kararı, şartname ve satış ilanında birinci artırmanın 10:20-10:25 saatleri arasında yapılmasına karar verildiği, şikayet konusu ihalede, taşınmazın ikinci artırma sonucunda alacağa mahsuben alacaklıya ihale olunduğu, birinci artırma tutanağında, artırmanın başladığı saatin 10:20 olarak belirtildiği, bittiği saatin ise 10:23 olarak belirtildiği, talipli çıkmadığından birinci artırmada satışın gerçekleşmediği, satış kararı ve satış ilanında ise birinci artırmanın bitiş saatinin 10:25 olarak belirtildiği anlaşıldığından, birinci ihalenin şartnamede öngörülen saatten önce sonlandırılması ihaleye olan talebi ve taliplileri olumsuz yönde etkilediği ve borçlunun menfaatlerine aykırı olduğu açık olup ihalenin usul ve yasa hükümlerine uygun olarak yapılmadığından, mahkemece ihalenin feshine karar verilmesi gerekeceği-
Şikayetçi tarafından fesih nedeni olarak ileri sürülen taşınmazın değerinin düşük gösterildiğine yönelik iddiası, aynı nedene dayanarak yasal süresinde yaptığı kıymet takdirine itirazının mahkemece inceleme yapılmaksızın reddedildiği ve ihalenin feshi davası sırasında mahkemenin redde ilişkin söz konusu bu kararının denetlenmesi mümkün olup satışa esas alınan kıymet takdirinin gerçeğe uygun olup olmadığının mahkemece araştırılması ve incelenmesi gerektiği- İhaleye çıkarılan ancak alıcı çıkmayan taşınmazlar için ihalenin gerçekleştirilmediği tespit edildiğinden şikayet tarihi itibarı ile ortada feshi gereken bir ihale bulunmadığına göre mahkemece ret yönünde verilen kararın, taşınmazlar bakımından sonucu itibarı doğru olduğu-
Borçlu, şikayet dilekçesinde, kendisine yapılan satış ilânı tebliğ işleminin usulsüzlüğünü ileri sürmediği halde, mahkemece, re'sen dikkate alınacak hususlar kapsamında da bulunmayan; "satış ilânının borçluya usulsüz olarak tebliğ edildiği" gerekçesiyle ihalenin feshine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
6183 sayılı yasaya dayanılarak yapılan takip sonucu gerçekleşen satışa yönelik ihalenin feshi isteminin reddi halinde, para cezasına hükmedilemeyeceği—
İhalenin feshi talebi üzerine icra mahkemesi tarafından 20 gün içinde duruşma yapılarak ve taraflar gelmeden de icap eden karar verileceğinden, bu konuda evrak üzerinde karar verilemeyeceği-