İİK.nun 134/2. maddesi göndermesi ile uygulanması gereken Türk Borçlar Kanunu'nun 281. maddesi uyarınca; kanuna veya ahlâka (adaba) aykırı şekilde ihaleye fesat karıştırılmış olmasının, ihalenin feshi sebebi olduğu, ihalenin amacına ulaşmasını ve malın gerçek değerine satılmasını, ihalenin sağlıklı ve normal şartlarda yapılmasını engelleyici, dürüstlük kuralları ile bağdaşmayan davranışlarda bulunulmasının ve ihaleye katılıma engel olunmasının ihaleye fesat niteliğinde olduğu, tarafların, fesat nedeni olarak ileri sürdükleri maddi vakıaları, tanık dahil her türlü kanıtla ispat edebileceği-
İhalenin feshini, satış isteyen alacaklı, borçlu, tapu sicilindeki ilgililer ve pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenlerin isteyebilecekleri, ihalenin feshi talebin reddine karar verilmesi halinde icra mahkemesinin davacıyı feshi istenilen ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezasına mahkum edeceği, ancak işin esasına girilmemesi nedeniyle talebin reddi halinde para cezasına hükmolunamayacağı-
Şikayetçinin temyiz dilekçesini 04/11/2015 tarihinde icra mahkemesine verdiği, adres kayıt sisteminde bir kaydı bulunmayan şikayetçiye daha evvel usulüne uygun bir tebligat yapılmadan, şikayet dilekçesindeki adrese doğrudan TK'nun 35. maddesine göre tebligat yapılması usulsüz olup, temyiz isteminin reddinin bu nedenle doğru olmadığı-
Şikayetçinin, icra dairesinin kıymet taktir işlemine karşı 7 gün içinde şikaye yoluna başvurmuş olması halinde icra dairesinin ve icra mahkemesinin yapmış olduğu kıymet taktirinin “usulsüz olduğundan” bahisle, İİK’nun 134. maddesine göre ihalenin feshinin talep edilebileceği- mahkemece bu halde ihale konusu taşınmazın keşif ve ilirkişi incelemesi yaptırılarak belirlenmesi gerekeceği-
İhalenin feshi talebinin reddine karar verilmesi halinde mahkemenin davacıyı feshi istenilen ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezasına mahkum edeceği, Yasa'nın bu hükmünün emredici nitelikte olup kamu düzenine ilişkin bulunduğundan mahkemece re’sen uygulanması gerekeceği-
Satış ilanı tebligatında ki imzanın inkar edilmesi halinde “bu imzanın borçluya ait olup olmadığı bakımından” , yöntemince imza incelemesi yaptırılması gerekeceği-
İhalenin feshi istemine ilişkin ikayet dilekçesinde, satış ilamının usulsüz tebiğ edildiği yönünde bir iddianın bulunmaması ayrıca “fesat” olgusuna ya da satılan taşınmazın esaslı niteliklerindeki hata nedenine dayanılmaması halinde, bu haliyle İİK’nun 134/VII maddesinde ön görülen sürenin burada uygulanmayacağı-
İhalenin feshi talebinin reddine karar verilmesi halinde, mahkemenin davacıyı feshi istenilen ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezasına mahkum edeceği, Yasa'nın bu hükmünün emredici nitelikte olup kamu düzenine ilişkin bulunduğundan mahkemece re’sen uygulanması gerekeceği-
Satış günü itibariyle taşınmazın kıymet takdiri işlemi üzerinden iki yıldan fazla süre geçmediği de gözetildiğinde zarar unsuru gerçekleşmemiş olup şikayetçinin ihalenin feshini istemekte hukuki yararının bulunmadığı, mahkemece istemin bu nedenle reddi yerine işin esasının incelenerek sonuca gidilmesi yerinde değil ise de, sonuçta istem reddedildiğinden mahkeme kararının sonucu itibariyle doğru olduğu, ancak bu durumda İİK'nun 134/2. maddesi uyarınca işin esasına girilemeyeceğinden borçlu aleyhine para cezasına hükmedilmesinin isabetsiz olduğu-
İhale konusu taşınmazlardan tapunun Konya İli, Ereğli İlçesi, Namık K. Mahallesi, 64 Ada 29 Parsel'inde kayıtlı 14 nolu bağımsız bölümün muhammen bedelinin 1.875,00 TL olmasına rağmen birinci artırmada muhammen bedelin üzerinde bir rakam olan 3.360,00 TL'ye, aynı yer 324 Ada 3 Parsel'de kayıtlı taşınmazın ise muhammen bedelinin 14.534,06 TL olmasına karşılık birinci artırmada muhammen bedelin üzerinde bir rakam olan 37.010,00 TL'ye ihale edildiğinin anlaşıldığı, bu durumda, zarar unsuru gerçekleşmemiş olup, şikayetçinin ihalenin feshini istemekte hukuki yararının olduğu-