İhale konusu araca ilişkin KDV oranının %18 olduğu satış kararı doğrultusunda gerekli yerlerde ve vasıtalarla ilan edildiğinden, ihale alıcısı alacaklının, ihale şartlarını bilerek ihaleye girdiğinin ve ihale konusu aracı sürdüğü pey ile aldığının kabulü gerekeceği, buna göre; herkes için kesinleşmiş olan “ihale şartları” çerçevesinde yapılan ihaleden sonra KDV oranının %1 olduğu ileri sürülerek icra mahkemesine başvurulamayacağı-
İpotekli taşınmaz maliki borçlu İİK'nun 134/2. fıkrası gereğince ihalenin feshini isteyebilecek ise de, İİK'nun 129 ve devamı maddeleri ile Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre taşınmazı satışa çıkarılan borçlunun, ihaleye katılamayacağı ve kendisine ihale yapılamayacağı, borçlunun ancak satıştan önce borcunu ödeyip haczi kaldırtmak suretiyle satışı önleyebileceği, bu itibarla borçlunun ihaleye girmesinin engellediği iddiasının usule uygun yapılan ihalenin feshini gerektiren bir sebep olmadığı, mahkemenin inceleme sonucunda ihalenin usul ve yasaya uygun yapıldığı sonucuna varır ise şikayetin reddine, işin esasına girilmesi nedeni ile İİK'nun 134/2. fıkrasına göre feshi istenilen ihale bedelinin %10'u oranında şikayetçiyi para cezasına mahkum etmesi gerekeceği, o halde; İlk Derece Mahkemesince, ihalenin feshi isteminin esası incelenmesine rağmen yanılgılı değerlendirme ile şikayetin usulden reddine karar verilmesi ve şikayetçi borçlu aleyhine para cezasına hükmedilmesi gerekirken, esasa girilmediği gerekçesi ile para cezasına hükmedilmemesinin isabetsiz olduğu-
Davacıların feshini istedikleri ihale aynı ihale olup, ihalenin feshi davasının işin esasına girildikten sonra reddi halinde, her 'davacı' için, ayrı ayrı değil ihale bedeli üzerinden 'tek' bir para cezasına hükmedilmesi gerektiği-
4271 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 705. maddesi uyarınca taşınmaz mülkiyetinin kazanılması tescille olacağından, mahkemece ihale tarihiyle ecrimisil talep tarihi arası dönem için ecrimisile hükmedilmesi gerekeceği-
İİK.nun 134/2.maddesinde "İhalenin feshi talebinin reddine karar verilmesi halinde mahkeme davacıyı feshi istenilen ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezasına mahkum eder." hükmünün yer aldığı, davacıların feshini istedikleri ihale aynı ihale olup, ihalenin feshi davasının işin esasına girildikten sonra reddi halinde, her 'davacı' için, ayrı ayrı değil ihale bedeli üzerinden 'tek' bir para cezasına hükmedilmesi gerekeceği-
İİK.nun 134/2.maddesinde "İhalenin feshi talebinin reddine karar verilmesi halinde mahkeme davacıyı feshi istenilen ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezasına mahkum eder." hükmünün öngörüldüğü, davacıların feshini istedikleri ihale aynı ihale olup, ihalenin feshi davasının işin esasına girildikten sonra reddi halinde, her 'davacı' için, ayrı ayrı değil ihale bedeli üzerinden 'tek' bir para cezasına hükmedilmesi gerekeceği-
İlk derece mahkemesince, ihalenin feshi talep edilen bağımsız bölüm taşınmaz yönünden satış tarihinden evvel ipotek alacağının sona erip ermediğinin ipotek alacaklısından sorularak tespit edilmesi, ipotek alacağı devam ediyor ise miktarının belirlenmesi, ayrıca ipotek alacaklısının satıştan evvel ipotek bedeli altında satışa muvafakat edip etmediğinin yöntemince araştırılması ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
.......... tarihli şikayet dilekçesinin incelenmesinde şikayetçiler tarafından kendilerine yapılan satış ilanı tebligatının usulsüz tebliğ edildiğinin açıkça fesih nedeni olarak ileri sürülmediğinin, sadece taşınmaz satış ilanının tebliğine ilişkin hukuki düzenlemelere uyulmadığının ileri sürüldüğünün anlaşıldığı, bu durumda, Bölge Adliye Mahkemesi'nce, istinaf dilekçesinde de açıkça şikayetçilere yapılan satış ilanı tebliğlerinin usulsüz olduğuna dair istinaf sebebi ileri sürülmemesine rağmen, yanılgılı değerlendirme ile şikayetçiler ... ve ...’a yapılan satış ilanı tebligatlarının usulsüz olduğu gerekçe gösterilerek ihalenin feshi yönünde hüküm tesisinin doğru olmadığı-
Mahkemece, ihalenin feshi isteminin, 6183 sayılı Yasa hükümleri kapsamında incelenerek reddedilmesi yerinde ise de, bu yasada düzenlenmeyen ve İİK'nun 134/2. maddesine yapılmış bir atıf da olmadığından bu davada uygulama yeri bulunmayan İİK'nun 134/2.maddesine dayanılarak, şikayetçilerin ihale bedelinin % 10'u oranında para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi isabetsiz olup, mahkeme kararının bu nedenle bozulması gerekir ise de; anılan yanlışlığın giderilmesinin yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığı-