Tasarrufun iptali davalarında davanın, borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimseler ile bunların mirasçıları aleyhine açılacağı, ayrıca, kötü niyetli üçüncü şahıslar hakkında da iptal davası açılabileceği-
İİK'nun 282. maddesi gereğince davalı borçlu ile borçlu ile doğrudan veya dolaylı işlem yapan 3. kişiler arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan ve zorunlu dava arkadaşları usul işlemlerini birlikte yapmak zorunda olduklarından yetki itirazının davalılarca birlikte ileri sürülmesinin yasa gereği olduğu-
Taşınmazın tapudaki satış bedeli ile bilirkişi tarafından belirlenen rayiç değer arasında misli fark bulunması ve, davalı 3. kişinin tapudaki satış bedeli dışında ödeme yaptığını ispatlayamaması halinde bu tasarrufun İİK. mad. 278/3-2 uyarınca iptale tabi olduğu- Bedel farkı veya kısa aralıkla satışın davalı 4.kişi yönünden iptal sebebi olarak kabulünün mümkün olmadığı, davalı 4. kişi yönünden iptal kararı verilebilmesi için davalının kötüniyetli olduğunun davacı yanca ispatlanması gerekeceği-
Davalı borçlu ile borçlu ile doğrudan veya dolaylı işlem yapan 3. kişiler arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğu ve zorunlu dava arkadaşları usul işlemlerini birlikte yapmak zorunda oldukları-
Tasarrufun iptali davalarının dinlenebilmesi için; "davacının borçludaki alacağının gerçek olması", "borçlu hakkındaki icra takibini kesinleşmiş olması", "iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması" ve "borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin bulunması" gerektiği; bunların tasarrufun iptali davasının "önkoşulları" olduğu- Tasarrufun iptali davasında, borçlu ile 3. kişi arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan, dava dilekçesinin davalı borçlunun vasisi ile 3. kişiye tebliği ile taraf teşkilinin sağlanması gerektiği- Borçlu aleyhine açılan tazminat davası karara çıkmış, takibe konulmuş, borçlu hakkında aciz belgesi düzenlemiş ise dava konusu tasarrufların İİK. mad. 278, 279, 280 gereğince iptale tabi olup olmadığının değerlendirilmesi, tazimiat davasının, tasarrufun iptali davasına etkisi üzerinde durularak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
İptal davalarında borçlu ile üçüncü kişi arasında zorunlu dava arkadaşlığı olup, üçüncü kişiden satın alan dördüncü ve varsa daha sonraki kişiler kişiler arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmayıp bunlar arasındaki ilişki ihtiyari dava arkadaşlığı niteliğinde olduğundan, sadece 3. kişinin yetki itirazında bulunduğu nazara alınarak bu davalı yönünden dosyanın tefrik edilerek yetkili mahkemeye gönderilmesi ve diğer davalılar yönünden yargılamaya devam edilerek bir karar verilmesi gerektiği-
Davalı 3. kişi, "dava konusu üç taşınmazı borçlunun hatırına binaen üzerine aldığını, sonra bedelsiz olarak iki tanesini davalı 4. kişiye devrettiğini" belirttiğinden ve davalı 4. kişinin, borçlu ile küçük bir ilçede oturduğu, borçlunun durumunu ve amacının bilebilecek kişilerden olduğu anlaşıldığından, 4. kişi yönünden de tasarrufun iptali istemli davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği- Davalı 5. kişi hakkında iptal kararı verilebilmesi için onun kötüniyetli olduğunun ispatlanması gerektiği-
Davacının takibindeki çekler iptali istenen tasarruflardan sonraki tarihleri taşısa da, çeklerin ticari hayatta vadeli olarak düzenlendiği de bir vakıa olup bu konuda mahkemece araştırma yapılarak takip konusu çeklerin borçlu tarafından vadeli olarak düzenlenip düzenlenmediği buradan hareketle tasarrufların borcun doğum tarihinden önce yapılıp yapılmadığının belirlenmesi gerektiği- Çekin lehtarı ile borçlu arasındaki ticari ilişkinin seyri üzerinde gerektiğinde karşılaştırılmalı defter incelemesi de yaptırılarak davacı alacağının tasarruf tarihinden önce doğup doğmadığı belirlenmesi gerektiği- Tasarrufun iptali davalarında üçüncü kişininde davaya dahili gerektiği-
Borçlu ile işlemde bulunmayan dördüncü kişiler hakkında dava açılıp açılmamasının davacının isteğine bağlı olduğu ve bu kişiler yönünden iptal kararı verilebilmesinin kötü niyetli olduklarının, yani borçlunun alacaklılara zarar verme kastı ile hareket ettiğini bilen veya bilmesi gereken kişilerden olduklarının kanıtlanmasına bağlı olduğu- Davacı taraf, borçlu ile işlemde bulunan 3. kişi ile 4. kişiyi davalı göstermeksizin bu kişilerle alım satım ilişkisinde bulunan ve 5. ve 6. kişi konumunda olan diğer kişileri davalı göstermiş olup, 5. ve 6. kişiler davalı gösterildiğine göre, bu davalılara taşınmazı satan ve dava sonucunda hakları etkilenebilecek olan dava dışı 3. ve 4. kişilerin de davalı olarak gösterilmeleri gerektiği, mahkemece dava dışı bu kişilerin de davaya dahil edilerek dava dilekçesinin kendilerine tebliği için davacı tarafa süre verilerek taraf teşkilinin sağlanması gerektiği-