Kamulaştırma bedeli alacaklarına her ne kadar -17.10.2001 tarihinden itibaren; Anayasa’nın değişik 46/son maddesi uyarınca «kamu alacakları için öngörülen en yüksek faiz oranına göre» faiz talep edilebilir ise de, alacaklının takip talebinde istediği «işlemiş faizi miktar olarak» ya da «işlemiş/işleyecek faizin -% 60, % 70 gibi- oranını» belirtmiş olması halinde, faiz miktarının, alacaklının bu talebi ile bağlı kalınarak hesaplanması gerekeceği–
İlamda hüküm altına alınan alacağa «bir yıllık USD. dolarına göre açılmış mevduata uygulanan en yüksek faizin, fiili ödeme tarihindeki Türk parası karşılığına» karar verilmiş olması halinde, ilama aykırı olarak, «ticari iş» söz konusu olduğundan bahisle, «bileşik faiz» hesaplanamayacağı–
Takip dayanağı ilamda «ilamda yazılı alacağa işletme kredisi faizinin uygulanması»nın öngörülmüş olması halinde, icra mahkemesince (tetkik merciince) işletme kredisi veren tüm kamu bankalarınca fiilen uygulanan en yüksek işletme kredisi faizleri sorulup, hakkın doğum tarihinden itibaren birer yıllık dilimler esas alınarak kademeli olarak değişen her dönem için faizin hesaplanarak itiraz hakkında oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği–
Avukatlık ücreti, taraflar lehine hükmedilmiş olsa dahi, müvekkilin borcundan dolayı karşı tarafça takas ve mahsup edilemeyeceği (Av. K.mad. 164)-
Kamulaştırma bedeli alacaklarına -17.10.2001 tarihinden itibaren 4709 s.K:’nun 18. maddesi ile değiştirilen Anayasa’nın 46/son maddesi uyarınca- «kamu alacakları için öngörülen en yüksek faiz oranına göre» faiz talep edilebileceği -Uyuşmazlık halinde, bu faiz oranının ne olduğunun Maliye Bakanlığı’ndan sorularak araştırılması gerekeceği- Alacaklının takip talebinde, oran belirtmeksizin «yasal faiz» talep etmiş olması halinde de ayni işlemin yapılması gerekeceği–