Takip dayanağı ilamda faizin başlangıcı hakkında bir hüküm bulunmaması halinde, karar tarihinden itibaren faiz istenebileceği–
Takip borçlusu yüklenicin borcundan dolayı, henüz tapuda arsa sahipleri üzerinde kayıtlı bulunan taşınmazın -inşaat sözleşmesinin icrasına bağlı olarak, ileride doğması kesin olarak belli olmayan muhtemel hakları için- haciz edilemeyeceği–
Vekaletname ibraz edilmeden takibe itiraz edilmesi halinde, icra müdürünün bu konuda vekile uygun bir süre vermesi gerekeceği–
Takip dayanağı ilamda hükmedilen reeskont faiz oranını TC. Merkez Bankasından bir önceki yılın 31 Aralık ve sonraki 30 Haziran tarihlerindeki faiz oranlarının ne olduğunun sorularak, alınacak cevaba göre uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekeceği–
M.K. 939 uyarınca menkul rehininin kurulabilmesi için «rehin sözleşmesi» yapılması ve «rehin konusu menkul malın alacaklıya (veya üçüncü kişiye) verilmesi ve alacaklının bu mala doğrudan doğruya veya dolayısıyla zilyet olması» gerektiği-
Takipte -ilama göre- istenebilecek «yasal faiz» oranının -4489 s. Kanun ile değişik 3095 s. Kanunun 1. maddesine uyarınca- icra mahkemesince -30 Haziran ve 31 Aralık tarihleri itibariyle- TC. Merkez Bankasından sorulacak kısa vâdeli kredi işlemlerindeki reeskont oranına göre belirleneceği–
Motorlu taşıt vergisinin, satışa konu aracın aynından doğan bir vergi olduğu (bu nedenle rehinli alacaklardan da önce ödeneceği)–
Kişisel hak niteliğinde olan satış vaadine dair hak tapu kaydına işlenmekle ayni etkinlik ve aleniyet kazandığından, beş yıl süre ile üçüncü kişilere karşı ileri sürülebileceği (Satış vaadi sözleşmesinin tapuya şerh edilmesinden sonraki tarihi taşıyan hacizlerin, şerh sahibi alıcıyı bağlamayacağı, bu nedenle satış vaadinin şerhinden sonra taşınmazı haciz ettiren alacaklıya, sıra cetvelinde, şerh sahibi alıcıdan sonra yer verilmesi gerekeceği- Taşınmaz satış vaadi sözleşmelerinin tapuya şerh verilmesinden sonra konulan hacizlerin geçersiz olduğu)–