Taşınmazlar tapuda adına kayıtlı iken başka bir kişinin borcundan dolayı haczedilmeleri halinde, taşınmaz malikinin hacizlerin kaldırılmasını istemekte hukuki yararının olduğu-
Taşınmazların haczedilebilmesi için “haciz tarihinde takip borçlusu adına kayıtlı olmaları” gerekeceği, icra müdürünün borçlu adına kayıtlı olmayan taşınmaza haciz koymasının süresiz şikayete tabi olacağı-
Şikayet “dava” niteliğinde olmadığından, şikayet dilekçesinde ilgililerin yanlış gösterilmesi veya hiç gösterilmemiş olmasının, şikayetin “husumet yokluğu” nedeniyle reddini gerektirmeyeceği–
Şikayetçi üçüncü kişinin “haczedilen taşınır malların finansal kiralama konusu olduğunu ve kendisine ait bulunduğunu” ileri sürerek 7 günlük süre içinde icra mahkemesinden “haciz işleminin iptaline karar verilmesini” istemesinin “şikayet niteliğinde bir başvuru olduğu–
Borçlu müteahhit adına tapuya şerh verilen taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayanılarak, 5 yıllık süre içinde “tapu iptali ve tescil davası açılmadığından, bu kayda dayanılarak taşınmaz üzerinde ayni hak iddiasında bulunulamayacağı–
Tebligat Kanununun 11. maddesi gereğince; vekille takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması gerekeceği–
Taşınmazı hacizle yükümlü olarak satın almış olan yeni malikin “iki yıllık (şimdi; bir yıllık) süre içinde taşınmazın satışının istenmemiş olması nedeniyle haczin düşmüş olduğu” konusunda –haczin konulduğu icra takip dosyasında taraf olmadığı için- şikayette bulunamayacağı (bu konuda şikayet hakkına sahip olmadığı)-
Haciz sırasında istihkak iddiasında bulunulması halinde İİK. nun 99 veya 96 ve 97. maddelerinde yazılı kurallardan hangisinin uygulanacağını, başka bir değişle “dava açma külfetinin alacaklı ya da istihkak iddia eden 3. kişiden hangisine yükletileceğine” asıl icra dairesinin karar vereceği-
Borçlunun, “taşınmazının haczedildiği”ne ilişkin 103 davetiyesinin kendisine tebliğinden itibaren 7 gün içinde haczedilmezlik şikayetinde bulunabileceği–