İcra dairelerinin icra işlerinde birinci derecede sorumlu oldukları yaptıkları işlemlerin bazılarında hiç takdir yetkisi bulunmadığı, takdir yetkisi tanınan hallerde takdir yetkisini kullanırken, ilgililerin menfaatlerini en iyi şekilde gözetmek zorunda oldukları ve yaptıkları işlemlerin yerin deliğinin denetiminin ancak şikayet yolu ile icra hakimliklerine ait yetki olduğu, icra müdürlüklerinin verdikleri karardan kendiliğinden dönerek yeni bir karar vermelerinin mümkün olmadığı–
Yargılamanın (icra takibinin) sağlıklı bir biçimde sürdürülebilmesi, iddia ve savunma ile ilgili delillerin eksiksiz toplanıp tartışılabilmesi, itirazların yapılabilmesi, davanın (takibin) süratle sonuçlandırılabilmesi, öncelikle tarafların duruşma gününden (yada icra takibinden) haberdar edilmesi ile mümkün olacağı, kişinin hangi yargı merciinde duruşması bulunduğunu, hakkındaki iddia ve isnatların (taleplerin) nelerden ibaret olduğunu bilmesi, Tebligat Kanununda ve Tüzüğünde açıklanan usule uygun tebligat yapılması ile sağlanabileceği; Tebligat Kanunu ile Tebligat Tüzüğünün tamamen şekle ilişkin kurallar içerdiği, bu nedenle usulsüz tebligat yapıldığı iddiasında bulunulduğunda hakimin tebligat yapılan kişinin şirketin yetkili temsilcisi olup olmadığını yöntemince araştırmasının gerektiği-
Vergi kimlik numarası her zaman tamamlanması mümkün olan bir noksanlık olduğundan, takip talebinde alacaklının vergi numarasının yazılı olmamasının “takibin iptali”ni gerektirmeyeceği-
İcra müdürlüğünce faize faiz yürütülmeksizin dosya (kapak) hesabı yapılması gerekeceği–
Kişisel hak niteliğinde olan taşınmaz satış vaadi şerhinin tapu kaydına işlenmekle ayni etkinlik ve aleniyet kazanacağı, MK. nun 29 ve Tapu Kanunun 26. maddesine göre 5 yıl süre ile 3.kişilere karşı ileri sürülebileceği, 5 yıl geçmeden satışın gerçekleşmesi halinde satış vaadi şerhinden sonra konulan haczin sonuç doğurmayacağı-
İcra dairesine borçlu tarafından süresinden sonra itiraz edilmiş olmasına rağmen, takibin durdurulması halinde, alacaklı tarafından yapılacak şikayetin süreye bağlı olmayacağı–
İcra müdürlüğünce yapılan hatalı (kanuna aykırı veya hadiseye uygun olmayan) işlemlere karşı, taraflarca “öğrenme tarihi”nden itibaren yedi gün içinde şikayet yoluna başvurulabileceği–
Taşınmazın aynına ilişkin olmayan taşınmaz üzerindeki kişisel haklara yönelik ilamların icraya konulabilmesi için bunların kesinleşmesine gerek bulunmadığı; bu nedenle “fuzuli işgal nedenine dayalı olarak borçlunun taşınmaza el atmasının önlenmesine, tahliyeye ve haksız işgal tazminatının borçludan tahsiline” ilişkin ilamın infazı için kesinleşmesine gerek bulunmadığı–
‘Takip talebi’ne uygun olarak düzenlenmeyen ödeme emrinin süresiz şikayet yolu ile iptali gerekeceği–