Şikayetin reddine ilişkin karar kesin nitelikte bir karar olmadığından, borçlunun temyiz dilekçesinin reddine ilişkin kararının yerinde olmadığı-
Borçlunun müracaatı şikayet niteliğinde olup, borcun ödenmesinin şikayetin esasının incelenmesine engel olmadığı-
Asliye hukuk mahkemesince icra müdürlüğünün kararı uygulamakla görevlendirildiği, bu hususa ilişkin şikayeti inceleme görevinin kararı veren Asliye Hukuk Mahkemesi’ne ait olduğu-
Takip alacaklısının tapuda yapılan satışla malik olduğu ve bu nedenle davanın kendisine ihbar edildiği ve tahliye isteminde bulunduğu, o halde, yeni malik sıfatıyla alacaklının anılan tahliye ilamını takip konusu yapmasında usul ve yasaya uymayan bir yönün bulunmadığı-
Takip talebinde açıkça “rehin sözleşmesi”ne dayandığını belirtmiş olan alacaklının “takip yolu” bölümünde “haczen” ibaresini yazmış olmasının bir anlam taşımayacağı-
Mahkemece, meskeniyet şikayetine konu taşınmazın keşif tarihi itibariyle değeri ile borçlunun haline münasip ev alabileceği bedel tespit edildikten sonra, tespit edilen miktar, mahcuzun değerinden az ise mahcuzun satılarak borçlunun haline münasip ev alması için gerekli bedelin kendisine, artanın alacaklıya ödenmesine, satışın borçlunun haline münasip ev alabileceği miktardan az olmamak üzere yapılmasına karar verilmesinin gerekeceği-
Taraf ve dava ehliyeti kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece, doğrudan doğruya yargılamanın her safhasında re’sen göz önünde tutulacağı ve bu konuda yapılan şikayetin de süreye tabi olmadığı-
Olumsuz tesbit davası sonunda alınan ilamın "yargılama giderleri, vekalet ücreti ve tazminat"a ilişkin bölümlerinin bir bütün olduğu, davanın kabulü ya da reddi halinde, ilam kesinleşmeden ilamın bu bölümlerinin infaz edilemeyeceği (takibe konulamayacağı) ve ilam kesinleşmeden bu konuda yapılmış olan takibin şikayet üzerine iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Kredi kullanmadığı halde müşterek borçlu müteselsil kefil olarak imzalamış olanların kefalet sorumluluğunun bu 5661 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği tarihte sona ereceği-
Birecik Kaymakamlığı’nın tüzel kişiliği bulunmadığından, yani takip doğru hasma yöneltilmediğinden öncelikle bu hususun nazara alınarak alacaklı tarafın isteminin reddine karar verilmesinin gerekeceği-