Kapıya yapıştırma tarihinin tebliğ tarihi olarak kabul edilebilmesi için muhatabın sadece tebligatın yapılacağı sırada adreste bulunmasının ve fakat tevziat saatlerinden sonra o adrese geleceğinin belirli olmasının gerekeceği-
Aynı alacak için tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla birden fazla takip yapılmasının mümkün olduğu, bu durumda icra takiplerinden birinden alacağın tahsil edilmesi halinde, diğer takip dosyası da infaz edilmiş olacağından tahsil harcının yalnızca tahsilat yapılan takip dosyasından ve bir defa alınacağı-
Borçlu tarafından süresinde icra dairesine itiraz edilmemiş olsa bile, sadece tebliğ tarihinin düzeltilmesinde, takibin kesinleşmesinden önce uygulanan hacizlerin kaldırılması, mal beyanında bulunma süresinin belirlenmesi ve takibin kesinleşme tarihinin değişmesi gibi nedenlerle borçlunun hukuki yararı bulunduğu-
Açılan menfi tespit davasında teminat karşılığı verilen tedbir kararının icra dosyasında bulunan paranın alacaklıya ödenmesinden sonra verilmesi sebebiyle uygulanamayacağı-
İİK’nun 82/12. maddesi uyarınca mesken üzerindeki haczin kaldırılmasına yönelik başvurunun “şikayet” niteliğinde olduğu; bu şikayet, kamu düzeni ile ilgili bulunmadığından, aynı Kanun’un 16/I maddesi gereğince; “bu işlemin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içinde” icra mahkemesine bildirilmesi gerekeceği-
Kat malikleri kurulu tarafından yöneticiye kambiyo taahhüdünde bulunma yetkisi verildiği ispat edilmedikçe, yönetici tarafından düzenlenen bonolardan dolayı yöneticiliğin sorumluluğunun söz konusu olmayacağı TTK’nun 590. (şimdi, 678.) maddesi uyarınca senedi imzalayanların şahsen sorumlu olacakları-
Borçlunun kendisine gönderilen haciz ihbarı tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek icra mahkemesine başvurmasının şikayet niteliğinde olduğu, şikayetin öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılmasının zorunlu olduğu-
Taraf sıfatı bulunmayan 3. kişinin borca itirazı üzerine takibin durdurulmasına yönelik icra müdürlüğünü şikayetin, bir hakkın yerine getirilmemesi ile ilgili bulunduğundan süresiz şikayete tabi olduğu-
Tebligat usulsüz olsa dahi muhatabın tebliğden haberdar olması halinde tebligat geçerli sayılacağından, muhatabın beyan ettiği tarihin “tebliğ tarihi” olarak kabul edileceği- Borçlunun bildirdiği öğrenme tarihinin gerçeğe aykırılığı iddia ve isbat edilemediğine göre öğrenme tarihden itibaren 7 günlük sürede yapılan başvurunun incelenmesi gerektiği-