İptal hükmünün Resmi Gazete'de yayımlanmasından 6 ay sonra yürürlüğe girecek olması Kanun Koyucuya Anayasa'ya uygun yeni yasa maddesi hazırlanması için verilmiş süre olup, bu süre iptal hükmünün uygulanmasını engellemeyeceğinden idarenin mal, hak ve alacaklarının haczedilebileceği-
HMK’nun 115/2 ve 120/2. maddeleri ve HMK. Gider Avansı Tarifesi'nin 6. maddesi birlikte değerlendirildiğinde; gider avansının nelerden ibaret olduğu net olarak belirtilerek ve hukuki sonuçları hatırlatılarak, tamamlanması için kesin süre verilmesi gerekeceği-
Dayanak ilamın gayrimenkulün aynına ilişkin karar olması sebebi ile ilamın kesinleşmeden icra edilemeyeceğinden şimdilik dosya kaydı yapılıp ilam kesinleştiğinde icra emri gönderilmesine karar verildiği, daha sonra ilam kesinleşince 21.06.2011 tarihinde takip talebindeki aynı miktarlar üzerinden icra emrinin düzenlenerek borçluya gönderildiği, bu durumda takip tarihinin 15.02.2011 olarak kabulünün gerekeceği-
Takibe konu, Asliye Hukuk Mahkemesi’ne ait kararın, ıslah imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen arsanın rayiç bedelinin tahsiline yönelik olduğu, ilama konu alacağın kamulaştırma veya kamulaştırmasız el atma bedeline ilişkin olmaması nedeniyle, Mahkemece, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’na 5999 sayılı Yasa ile eklenen Geçici 6. maddenin son fıkrasına dayalı olarak haczin kaldırılmasına karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Alacaklının, 634 sayılı Yasa'nın 35. maddesine göre Apartman Yönetimi hakkında takip yapabileceği gibi, aynı Kanunun 20. maddesi uyarınca da ilama konu borcun yasal sorumlusu olan kat malikleri hakkında da takip yapabileceği-
Borçlu vekilinin icra mahkemesine diğer başvuru nedenleri arasında, her türlü harçtan muaf olduğu, kendisinden tahsil harcı alınamayacağı yönünde de şikayeti bulunduğundan; şikayete konu icra emrinde ise icra harç talebi de bulunduğundan İcra Mahkemesince bu konuda olumlu-olumsuz bir karar verilmesinin gerekeceği-
Şirket adı yanında ortakların isimlerinin yazılmasının, ilamın davalısı olduklarını göstermeyeceği için, takipte borçlu olarak kendilerine icra emri çıkarılmasının mümkün olmadığı-
Tüzel kişiliği sona eren şirketin, sona erme tarihinden itibaren, dava açamayacağı; şikayet tarihinde borçlu şirketin ve vekalet verdiği vekilin İcra Mahkemesine şikayete gelme ehliyetinin bulunmadığı-
İİK. nun 82/12. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayetinin, İİK.nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabi olduğu, bu sürenin öğrenme tarihinden itibaren başlayacağı - Öğrenme tarihinin aksinin ancak yazılı belge ile ispatlanacağı- Somut olayda her ne kadar dosyanın duruşmasında tapu kayıtlarının okunduğu belirtilse de, tapu kaydının üzerindeki şerhlerle birlikte okunduğuna dair duruşma tutanaklarında bir açıklık bulunmadığı, yine icra Müdürlüğünün takip sayılı dosyasından yapılan 103 davet kağıdı  tebliğine göre şikayet süresinde değil ise de davetiyenin içeriğinden adı geçen taşınmazla ilgili olmadığı, haczedilen taşınmaza ilişkin kıymet takdiri raporunun tebliğ tarihine göre 7 günlük yasal sürede haczedilmezlik şikayetinde bulunulduğu anlaşıldığından, borçlunun başvurusunun süresinde olduğunun kabulü gerekeceği-