Temyiz dilekçesi olarak kaydedilmeyen ve harçlandırılmayan dilekçenin reddi gerektiği-
Temyiz talebi esasa girilmeden reddedilirse, katılma yolu ile temyiz talebinin de reddedileceği- İİK. mad. 364/2 ve HMK’nun 361/1. maddesi uyarınca ise, Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceği-
Temyiz sınırının 02.12.2016 tarihinden itibaren kırk bin Türk Lirası’na, 28.02.2019 tarihinden itibaren elli sekiz bin sekiz yüz Türk Lirası’na, 01.01.2020 tarihinden itibaren de yetmiş iki bin yetmiş Türk Lirası'na, 01/01/2021 tarihinden itibaren de yetmiş sekiz bin altı yüz otuz Türk Lirası'na çıkarılmış olduğu-
Davacı asıl borçlu şirkete icra emrinin 26.07.2018 tarihinde tebliğ edildiği, şirketin usulsüz tebliğ şikayetinde bulunmadığı, şirketin davasının süresinde olmadığı, asıl borçlu tarafından açılan davanın süresinde olmaması nedeni ile ipotek malikinin açtığı dava sonucunda icra emrinin iptali veya düzeltilmesi söz konusu olamayacağından istemin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Somut olayda, Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edene 28/10/2020 tarihinde tebliğ edildiği halde, temyiz dilekçesi belirli süre geçirildikten sonra, 16/11/2020 tarihinde verilip kaydettirilmiştir.5311 sayılı Kanunla değişik İİK.nun 364/2 maddesi ve 6100 Sayılı HMK'nin 366.maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 352. maddesi uyarınca temyiz başvuru talebinin SÜRE AŞIMINDAN REDDİNE karar verilmesi gerekeceği-
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 364/1. maddesine göre Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen ve miktar ve değeri Onbin Türk Lirası’nı geçen nihai kararlara karşı temyiz yoluna başvurulabileceği- Bu hükümde öngörülen kesinlik sınırının, 24.11.2016 tarih ve 6763 sayılı Kanun'un 4. maddesi ile 02.12.2016 tarihinden itibaren kırk bin Türk Lirası’na, 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanun’un 1. ve 2. maddesi ile 28/02/2019 tarihinden itibaren elli sekiz bin sekiz yüz Türk Lirası’na, 01/01/2020 tarihinden itibaren de yetmiş iki bin yetmiş Türk Lirası'na çıkarılmış olduğu-
Taşınmazlar üzerindeki şerhe usul ve yasaya aykırı olarak haciz konulduğunu ileri sürerek anılan parseller üzerindeki haciz ve satış işlemlerinin iptali istemiyle şikayet yoluna başvurulduğu, başka bir dosyada da şikayet yoluna başvurulduğu ve anılan şikayet dosyasının dava tarihi itibariyle derdest bulunduğu; konusu, sebebi ve tarafları aynı olan şikayet yeniden yapılamayacağından dava şartı olan bu hususun mahkemece re'sen nazara alınması gerektiği, taraf teşkilinin davanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden dikkate alınacağı, taraf teşkili sağlanmadan dosya üzerinden karar verilmiş ise de şikayetin hasımsız olarak görülmesi usul hatası olmakla birlikte verilen kararın salt bu nedenle derdestlik oluşturmayacağı, derdestlik sebebiyle şikayetin usulden reddine karar verilmesi gerektiği-
Temyizde de kıyas yoluyla uygulanması gereken 6100 sayılı Kanunun 344. maddesi gereğince, kararı temyiz eden alacaklı tarafa; temyiz harçlarını 1 haftalık kesin süre içerisinde tamamlaması aksi halde temyiz başvurusundan vazgeçmiş sayılacağı meşruhatını içeren muhtıra tebliğ edilerek bu husustaki tebligat parçası ve muhtırada belirtilen temyiz harçlarının ödenmesi halinde ödemeye ilişkin belgelerle Yargıtay 12. Hukuk Dairesine birlikte gönderilmesi gerekeceği-
Yasal sürede istinaf süre tutum dilekçesi sunulmasına rağmen, gerekçeli karar tebliğinden itibaren 10 günlük yasal sürede gerekçeli istinaf dilekçesi sunulmadığından, istinaf süre tutum dilekçesinde ileri sürülmeyen hususların temyiz incelemesinde değerlendirilemeyeceği-
UETS elektronik tebligat mesajı zaman damgasıyla ilişkilendirerek muhatabın elektronik tebligat adresine ulaştırıldığında; elektronik yolla tebligatın, muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılacağı-