Çaplı taşınmazlara yönelik elatmanın önlenmesi davalarında keşif sırasında nirengi ve poligon noktalarının (taşlarının) bulunamaması ha- linde, kadastro sırasında var olan sabit sınır ve tesislere poligon noktası niteliği verilerek ölçüm yapılması gerekeceği–
Özel suyun varlığından söz edebilmek için tapulu araziden çıkmasının, miktarı itibariyle, üzerinde çıktığı taşınmazın sınırlarından taşmamasının ve M.K. 679. maddesinde öngörülen koşulları taşımasının gerektiği-
İntifa hakkı sahibi olmayan çıplak mülkiyet sahibinin tahliye davası açmasının mümkün olmadığı-
El atmanın önlenmesi davalarında keşif sırasında belirlenen değe-re göre nisbi harcın davacıya tamamlattırılmasından sonra, davanın esa- sına girilmesi gerekeceği–
Genel sulardan, herkesin kadim kullanma haklarını engellememek koşulu ile gereksinimi oranında yararlanabileceği–
Kural olarak, tapu uygulaması yönünden hududun, tapu muhteva-sından sayılmayacağı–
Çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesine ilişkin davada davalının, duruşmada çekişmeli yerin 25-30 yıldır zilyetliğinde olduğunu savunarak muaraza yarattığı, mahkemece, kayda üstünlük tanınarak davanın kabulüne karar vermek gerekeceği-
Bir bütün halinde bulunan taşınmazın yapılan taksim uyarınca kul- lanılmaya başlanmasından sonra (taksimde eşitlik ve adalet aranmayacağından) paydaşlardan birisinin, taksimde kendisine düşmeyen kısma elatmayacağı–
Bataklık ve göl niteliğindeki taşınmazlara ilişkin elatmanın önlenmesi davalarının hukuki nitelikçe «zilyetliğin korunması» davası olduğu, bu nedenle görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi olduğu–