Çekişmeli taşınmazın intifa hakkının muhafaza edilerek çıplak mülkiyetinin satış suretiyle davalıya intikal ettirildiği kayden sabit olup; böylesi bir temlikte, davacıya karşı hile yapılmış olsa idi taşınmazın tam mülkiyet olarak intikali sağlanacağından temlik şekli gözetildiğinde, davacının hileye düşürüldüğü iddiasının varlığının hayatın olağan akışına aykırılık teşkil edeceği-
Dava dilekçesinde elatıldığı iddia edilen yerle ilgili olarak davacı tarafından bir değer belirtilmediği gözetilmek suretiyle, davacıya bu istek bakımından dava değerinin açıklattırılması, bu değere itiraz edilmesi halinde keşfen belirlenecek değere göre harç ikmali yaptırılarak, işin esasına girilmesi gerekeceği-
Her iki yanın kullanımının uzun süreye dayandığı ve tarafların yek diğerine muvafakatlerinin bulunduğu gözetildiğinde, mahkemece karşılıklı ecrimisil isteklerinin reddedilmiş olmasında bir isabetsizlik olmadığı-
Çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi ve yıkım istekleri-
Somut olayda; kısa kararda, el atmanın önlenmesi isteği hususunda olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulmayıp; gerekçeli kararda, “Davaya konu ... bağımsız bölümlerinden davalının tahliyesine” denilmek suretiyle, değinilen ilke ve yasa hükümleri göz ardı edilerek, kısa karara çelişkili olarak gerekçeli karar yazılmasının doğru olmadığı-
Çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil istemleri-
Mahkemece bilirkişilerce belirlenen taşınmazın değeri üzerinden karar ve ilam harcına hükmedilmesi gerekirken sadece ecrimisil bedeli esas alınmak suretiyle karar ve ilam harcı alınmasının, eksik harcı tamamlanmadığı halde dava konusu taşınmazların değeri ve kabul edilen ecrimisil miktarının toplamı üzerinden davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmek suretiyle neticeye gidilmiş olmasının doğru olduğunun söylenemeyeceği-
R.lı gibi bir yerde 3084.11 metrekarelik taşınmazın değerinin Sulh Hukuk Mahkemesinin görevini belirleyen miktarda olamayacağının açık olduğu, davalı 3. kişi konumunda bulunduğundan davanın sübut bulması halinde mutlak el atmaya karar verileceği, kaldı ki, mahkemece muhdesat değeri keşfen belirlendiği halde el atılan zemin değerinin de keşfen belirlenmediği, görev kuralının kamu düzeni ile ilgili olup, taraflar ileri sürmeseler dahi re’sen gözetilmesi gerekli bir ilke olduğu-
Davanın devamı sırasında elatma olgusuna son verilmesi halinde elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerinin konusuz kalacağı açıktır. Bu durumda mahkemece savunmanın gerçekliğinin araştırılıp saptanması ve sonucuna göre gerçekten elatmaya son verilidiğinin anlaşılması halinde elatmanın önlenmesiyle yıkım istekleri hakkında dava konusuz kalacağından, davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmesi gerekirken, savunma doğrultusunda araştırma ve inceleme yapılmaksızın hüküm tesisi doğru olmayacağı-