İçerik Akışı

Ecrimisil Tazminatı- ÜFE Oranları

İlke olarak, kira geliri üzerinden ecrimisil belirlenmesinde, taşınmazın dava konusu ilk dönemde mevcut haliyle serbest şartlarda getirebileceği kira parası, emsal kira sözleşmeleri ile karşılaştırılarak, taşınmazın büyüklüğü, niteliği ve çevre özellikleri de nazara alınarak yöredeki rayiçe göre belirleneceği, sonraki dönemler için ecrimisil değeri ise ilk dönem için belirlenen miktara ÜFE artış oranının tamamının yansıtılması suretiyle bulunacak miktardan az olmamak üzere takdir edileceği- Somut olayda, ÜFE oranlarının uygulamasında da her yıl için açıklanan ÜFE rakamlarının ait olduğu yıla uygulanmasının yerine, beş yıllık ÜFE oranlarının ortalamasının her yıla uygulanması sonucu hesaplama yapılmasının hatalı olduğu-

Tasarrufun İptali Davası-

Tasarrufun iptali davasında birden fazla taşınmazın devri durumu-

Kambiyo senetleri- Şikayet

Senet aslının icra kasasında olmadığı hususunun, ancak ödeme emrinin tebliği üzerine, borçlu tarafından İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süre içerisinde icra mahkemesine şikayet yoluyla ileri sürülmesi halinde değerlendirme konusu yapılabileceği, icra mahkemesince re’sen nazara alınamayacağı-

Menfi Tespit- Senette Bedel Kısmının Sonradan Doldurulması-

Boş verilen senedin miktar hanesi doldurulurken aynı elin ürünü kalemle doldurulması gerektiği- 350.000,00 TL'lik menfi tespit davasına konu bonoda "3" ve "0" hanelerinin sonradan eklendiği görülmekle davacının kabulünde olan 5.000,00 TL dışında kalan miktar yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerektiği-

Menfi Tespit- Borcu Kabul-

Borçlunun, icra dairesine giderek borcu aynen kabul etmesine rağmen, davalı alacaklı hakkında menfi tespit davası açması sonucunda, mahkeme, bilirkişinin takibin dayanağı faturaların ödendiğine ilişkin cari hesap ilişkisini esas alarak hazırladığı raporu dikkate alarak borcun ödediği sonucuna varmış ise de menfi tespit davasının konusunun 6 adet fatura olduğu ve bu faturaların ödendiğine dair borçlu tarafından yazılı belge sunamadığı dikkate alındığında, mahkemenin, davacı borçlunun icra dairesindeki borcu kabul beyanına itibar etmesi gerekirken cari hesap ilişkisine dayalı bilirkişi raporu esas alarak hüküm kurmasının hatalı olduğu-

Satış İsteme Süresi- Sıra Cetveli- Geçerli Haciz-

Haciz tarihinden itibaren bir yıllık süre dolmadan satış talep ederek aynı tarihte satış avansı yatıran, sonrasında satış talebini geri alan ve satış talebini geri almasından sonra tekrar satış talep eden şikayet olunan alacaklının satış talebini geri aldığı tarihten itibaren bakiye satış isteme süresi içerisinde tekrar satış talebinde bulunması gerektiği, bakiye süre içerisinde satış talebinde bulunulmayan şikayet olunanın alacaklının hacizlerinin düştüğü-

Davalı borçlu ile davalı üçüncü kişinin komşu olması tek başına tasarrufun iptaline karar verilmesi için yeterli olmadığı-

Borçlu ile davalı üçüncü kişi arasında iş arkadaşlığı, ticari ilişki ya da yakın arkadaşlık olduğu hususunun ispatlanamadığı, aksine dinlenen tanık beyanlarında tarafların yalnızca birbirlerini aynı apartmanda oturdukları için tanıdıkları, aralarında bir samimiyet de bulunmadığı, davalı borçlunun taşınmazını satacağını tüm apartman sakinlerine duyurduğu gibi bu sakinlerden bazıları ile de taşınmaz satışı konusunda pazarlığa giriştiği, bu pazarlıkta istenen miktarların tarafların anlaştıklarını belirttikleri miktara yakın olduğu, nihayetinde davalı üçüncü kişi ile satım akdinin gerçekleştiği, aynı zamanda ödeme belgelerinden, birbirini teyit eden dekontlardan da bedeller arasında fahiş farkın bulunmadığı, satış bedelinin ödendiğinin banka kayıtları ve diğer belgeler ile kanıtlandığı anlaşıldığı, kaldı ki İstanbul gibi büyük bir kentte aynı apartmanda oturan ve aralarında arkadaşlık, yakın komşuluk ilişkisi bulunmayan satıcı ile alıcının birbirlerinin maddi durumunu bilebilecek oranda tanışık olmalarının kendilerinden beklenemeyeceği, tasarrufun sırf bu nedenle de iptal edilemeyeceği, öte yandan davalı alıcının aynı apartmanda kendisine ait dairesinde oturuyor olduğu ve satın aldığı tasarrufa konu taşınmaza taşındıktan sonra ilk oturduğu daireyi kiraya verdiği hususun da belirgin olduğu, davalı satıcının da taşınacağını belirttiği adresteki tadilatların bitmemiş olması sebebiyle kira bedelini ödeyerek bir süre daha oturmaya devam etmek istemesi ve bu nedenle de sattığı evde altı ay kadar oturması da muvazaanın varlığını göstermeyeceği, zira somut olay bakımından davalı satıcının tadilat amacıyla beklediği içinde bedelini de ödeyerek sattığı evde ikamet etmeye devam ettiği ve daha sonra taşındığı tanık beyanlarında da dile getirilmiş olması, makul süre de gözetildiğinde davalı borçlunun satış tasarrufunun amacına aykırı hareket ettiği de ispatlanamadığı-

Boşanmanın Eki- Vekalet Ücreti

Boşanma davası içinde istenen, boşanmanın eki niteliğinde olan nafakaların ve tazminatların kabul ya da reddedilen miktarları üzerinden taraflar lehine ayrıca vekalet ücretine hükmedilemeyeceği-

Sıra cetvelindeki sıraya şikayet- Araç üzerindeki haczin kasko bedeli üzerine geçmesi-

Bedeli paylaşıma konu aracın kaza sonucu pert olması ve kasko bedelinin icra dosyasına yatırılmış olması halinde araç üzerindeki hacizlerin bu kasko bedeli üzerine geçeceği-

Belirsiz alacak davası- Faiz başlangıç tarihi

Dava kısmi eda külli tespit talepli belirsiz alacak davası şeklinde açılmış olduğundan ihbar tazminatı, prim, fazla mesai ücreti alacaklarının tümüne dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesinin hatalı olduğu, bu alacaklarda taleplerin yapıldığı dava dilekçesinde talep edilen kısmı miktar için dava tarihinden ve talep artırım dilekçesi ile istenen miktarlara ise dilekçenin harçlandırıldığı tarihten itibaren faiz yürütülmesi gerekeceği-