İçerik Akışı

Tüzel kişilik perdesinin aralanması- Zorunlu arabuluculuk-

Davalı şirket ile şirket ortakları olan diğer davalılar arasındaki tüzel kişilik perdesinin aralanması istemine ilişkin davanın zorunlu arabuluculuğa tabi olduğu-

Muhtıra- Eksik gider avansı- İhtar-

Mahkemece istinaf eden borçlu vekiline gönderilen muhtıraya eksik gider avansının mahkeme veznesine yatırılması yerine “dosyamıza yatırılması” gerektiği şeklinde ihtar yazıldığı ve böylelikle gönderilen muhtıranın usulüne uygun olmadığı-

Davalının, borçlunun alacaklıya zarar verme kastıyla taşınmazını sattığını bilebilecek kişilerden olup olmadığı (İİK 280)-

Tasarrufun iptali davasında, satış sözleşmesinin vekâleten yapıldığı ve her iki davalı arasında tanışıklık, ticari ilişkinin bulunmadığı şeklinde varılan sonucun davalı borçlunun duruşmadaki beyanıyla ve dosya kapsamındaki tanık beyanlarıyla çelişmekte olduğu- Tanık olarak dinlenen davalı üçüncü kişinin eşi, "davalı borçlunun çalıştığı firma için, kendisinin çalıştığı firmadan elektrik malzemeleri satın aldığını ve bu nedenle tanıdığını" beyan etmiş olup davalı borçlunun çalıştığı şirketin kendisine ait olup olmadığı, aynı şekilde davalı üçüncü kişinin eşinin elektrik malzemeleri satan şirketinin olup olmadığı anlaşılamadığından, davalı üçüncü kişinin, davalı borçlunun İİK m. 280 kapsamında alacaklıya zarar verme kastıyla taşınmazını sattığını bilebilecek kişilerden olup olmadığının değerlendirilmesi bakımından eksik inceleme yapılmış olduğu- Somut olayda Yargıtay tarafından yapılan denetim ve neticesinde verilen bozma kararının HMK hükümlerine aykırı olmadığı- Bölge Adliye Mahkemesinin "davacı tarafın gerek yargılama aşamasında gerekse ilk derece mahkemesinin kararı üzerine istinaf yoluna başvurusu sırasında delillerinin toplanmadığı yönünde bir iddia ileri sürmediği, bu kapsamda; tanık ... ile...'un benzer ticari faaliyetler yaptıkları, aralarında tanışıklık olduğu gibi bir vakıaya dayanmadığı, bu yönde inceleme yapılmasının HMK m. 25 ve 355'e aykırılık oluşturacağı, bu durum maddi vakıaların denetimi ve delil değerlendirmesi ile ilgili olduğundan sınırlayıcı olarak sayılan Yargıtayın bozma nedeni yapabileceği hâller arasında yer almadığına" ilişkin direnme kararında isabet bulunmadığı-

Davalıların yanıltıcı açıklamaları nedeniyle yöneticileri olduğu A.Ş. hisselerini satın alan davacının uğradığı maddi zararın tazmini istemi-

Davacının hisse senedini almadan önce şirket hakkında bilgileri edindiği ve buna göre yatırım yapmış olduğu, davacı tarafça davalıların Kanundan ve esas sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini kusurları ile ihlal etmelerinden ötürü zarar ettiğinin somut bilgi belgelerle ispatlanamadığı- Şirket yöneticisinin sorumluluğundan kaynaklanan tazminat istemine ilişkin davanın reddi halinde maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği-

Temerrüt nedeniyle tahliye- İlam

Temerrüt nedeniyle tahliye davası açma koşullarının bulunması durumunda bile Mahkeme kararı ile tahliye ilamı alınmadığı sürece akdin sona erdiğinden söz edilemeyeceği-

Vadeli USD hesabı- Zamanaşımı- TMSF- Devir- Tebligat

Banka nezdinde vadeli USD hesabının 10 yıllık zamanaşımına uğrayarak hesaptaki bedelin TMSF'ye devrolması için davacıya çıkarılan herhangi bir tebligatın olmadığı, dolayısıyla davalı bankanın davacıyı iadeli taahhütlü olarak usulüne uygun uyarmadığından davalı bankanın tarafın dosyaya borçlu olmadığına dair takibe itirazını doğrulayan somut bir delil sunmadığı bu sebeple benimsenen denetime elverişli bilirkişi raporu ve emsal mahiyette olan Yargıtay ilamına göre davanın kabulü gerektiği-

Çeke dayalı icra takibinin iptali nedeniyle sebepsiz zenginleşme iddiasına dayalı olarak açılan alacak davası- YTL yürürlüğe girmeden 1 gün önce imzalanan sözleşmedeki YTL ibaresi- Şirketin çift imza ile temsili-

Davacıların murisi ile davalı şirket arasında Yeni Türk Lirası yürürlüğe girmeden 1 gün önce imzalanan sözleşme metninde ''YTL'' ibaresinin kullanılmasının, düzenlemenin herkesçe bilinmesinden kaynaklı olduğu- Sözleşme tarihi itibariyle çift imza ile temsili gereken davalı şirket tek imza ile temsil edilmişse de; sözleşmenin imzalanmasını müteakiben çift imzalı olarak düzenlenen dava konusu çeklerin, davalı şirket tarafından sözleşmenin benimsendiğini gösterdiği-

TMSF- Satış kararı- Yargı yolu-

TMSF tarafından alınan satış kararı ve yapılan işlemlerin davalı TMSF'nin idari bir kurum olması nedeniyle idari işlem ve karar niteliğinde bulunduğu-

Usulsüz tebligat- Borçlunun yakını olarak tebligat yapılan kimsenin adreste bulunmaması- Borçlunun yakını ile tebligat yapılan kişinin isim benzerliği-

Tebligat mazbatasına göre ödeme emrinin "aynı konutta daimi ikamet eden 18 yaşını bitirmiş ve ehliyeti olan yakını olan ....'ya tebliğ edildiği'' uyuşmazlıkta, kolluk araştırmasına göre tebliğ yapıldığı belirtilen bu kişinin adreste bulunmadığı ve ismi yazılan kişi ile borçlunun yakını olan kişinin "aynı kişi" olduğu anlaşılamadığından, tebliğ yapılan kişinin tebliğ tarihi itibariyle borçlu ile aynı adreste ikamet etmediğinin kabulü gerektiği- Bu durumda, muhatabın beyan ettiği tarih tebliğ tarihi olarak kabul edilerek mahkemece usulsüz tebligat şikayetinin kabulüyle tebliğ tarihinin öğrenme tarihine göre düzeltilmesine karar verilmesi gerektiği-

Nafaka- Basit yargılama usulü- Ön inceleme

Nafaka davalarının, basit yargılama usulüne tabi olduğu- Basit yargılama usulünde yapılan ilk duruşmada dava hakkında hüküm verilmeyen durumlarda, mahkemenin tahkikata başlayacağı ve tahkikat duruşması İçin tarafları duruşmaya davet edeceği- Basit yargılama usulünde ön inceleme aşaması bulunmakla birlikte ön inceleme için ayrı, tahkikat için ayrı duruşma günleri belirlemek yerine ön inceleme aşamasından sonra aynı duruşmada tahkikat aşamasına geçilmesinin mümkün olduğu ve özellikle somut olayda davalının cevap dilekçesi ile davaya son veren bir taraf işlemi olan davayı kabul ettiğine yönelik beyanı da nazara alındığında, mahkemece ayrı bir tahkikat günü belirlenerek yargılamaya devam edilmesinin doğru görülmediği- Yardım nafakasının kaldırılmasına dava tarihinden itibaren hükmetmek gerektiği-