Davalının «ruhsal rahatsızlığı»nın ileri sürülmesi halinde, mahkemece -MK. 405 ve HUMK. 42. uyarınca- sulh hukuk mahkemesine yazı yazılarak «davalının vesayet altına alınmasının gerekip gerekmediği»nin sorulması gerekeceği–
Mahkemenin kararı ile adli tatilde görülen boşanma davasında, HUMK. 177 hükmünün uygulanmayacağı–
Bir olayın hem genel ve hem özel boşanma sebebi niteliğini taşıması halinde, davacının dilerse her iki sebebi birlikte, dilerse sadece bunlardan birisine dayanabileceği–
Boşanma davaları kamu düzenini ilgilendirdiğinden hakime geniş takdir hakkı tanındığı, tarafların bir dava üzerinde serbestçe hareket etme imkanına sahip olmadığı– Boşanma davalarında hakimin kanıtları serbestçe -ancak, objektif esaslara dayanarak- değerlendirilebileceği– Mahkemece maddi olayların takdirinde hataya düşülmesi halinde, hükmün Yargıtay’ca bozulacağı–
«Gerekçeli karar» yazılmadan hakimin ölmesi halinde, yeni atanacak hakimin tefhim edilen önceki «kısa karar» doğrultusunda gerekçeli karar yazmak zorunda olduğu–
Evli kadının «çeyiz eşyaları» ve kayınpederi tarafından «mihri mü-eccel» ve «mihri muaccel» olarak kendisine -evlenme sırasında- verilen eşyalar hakkında açtığı istihkak davasının kabulü gerekeceği–
Görev ve yetki itirazı birlikte söz konusu olduğu taktirde, önce görev uyuşmazlığının çözümlenmesi ve görevli mahkemenin de, yetki uyuşmazlığı hakkında karar vermesi gerekeceği–