Bilirkişi ve keşif giderleri nedeniyle istenilecek giderlerin delil avansı kabul edilip, HMK. mad. 324 uyarınca sonuca gidilmesi gerekirken, ara kararda "keşif yapılması ve bilirkişi raporu alınması için belirtilen meblağın iki haftalık kesin sürede yatırılması için borçluya süre verildiği" ve bu paranın yatırılmaması halinde, HMK. mad. 120 gereğince istemin usulden reddine karar verileceğinin ihtarı yapılmasına karşın buna uyulmadığından, icra mahkemesince haczedilmezlik şikayetinin usulden reddine karar verilmesinin hatalı olduğu, bu masrafların gider avansı olarak kabul edilmemesi gerektiği-
Tebligat yapılan adresle ilgisinin bulunmadığını, yanlış adrese tebligat yapıldığını ileri süren borçlunun şikayetinin duruşma açılarak görülmesi gerektiği-
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, itirazın iptali davası sonucu verilen kararda takibe kadar işlemiş faiz için karar verilmediği için takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasa uyarınca %9 yasal faiz üzerinden hesaplama yapılmasının isabetli olduğu, ancak itirazın iptali davası sonucu hükmedilen icra inkar tazminatı, yargılama gideri ve vekalet ücreti için henüz icra emri tebliğ edilmediğinden, bu kalemlerin yapılacak dosya hesabına dahil edilemeyeceği-
Kira alacağının tahsili için başlatılan takibe itirazın kaldırılması ve tahliye istemlerine ilişkin davada başka bir icra dosyasına ilişkin açıklamalar içeren hüküm ile gerekçe arasında çelişki yaratıldığı-
Şikayetçinin icra müdürlüğünün haciz müzekkeresinin iptali ile bu icra müdürlüğünce dosya alacaklısına ödenen para ile dosyaya haciz nedeniyle gelen paranın iadesine yönelik talebi yönünden icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesine işbölümü dolayısı ile gönderme kararı vermesi gerekirken "davanın reddi" yönünde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Borçlu isteminin bir bölümünün reddi nedeniyle, kendisini yargılamada vekil ile temsil ettiren alacaklı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği-
Dava sonunda, kararla tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekalet ücretinin avukata ait olacağı, bunun, ücretin doğrudan doğruya avukata ödeneceği anlamına gelemediği, bu ücretin, iş sahibinin borcu nedeniyle takas ve mahsup edilemeyeceği, haczedilemeyeceği- Borçlunun vekili nezdinde doğmuş bir alacağı söz konusu olmadığından istemin kabulüne karar verilmesi gerekeceği-
İhalenin feshi isteminin dosya üzerinden değil, duruşmalı olarak incelenmesi gerektiği-
Borçlu geçerli bir mazeret bildirmemiş ve duruşmaya gelmemiş olsa dahi, dosyanın işlemden kaldırılmasına ve davanın açılmamış sayılmasına karar verilemeyeceği-
İcra mahkemesince "ek ders ücretlerinin tamamının da haczedilmesi" işlemine yönelik şikayet hakkında da karar verilmesi gerektiği-