Personel taşıma sözleşmesine dayalı alacak istemi-
Gelir koruma sigortası poliçesine dayalı olarak işsizlik teminat bedelinin tahsili istemine ilişkin davada, dava konusu sözleşmenin nitelendirmesi yapılırken, sözleşmenin sigortalının işsiz kalma rizikosu nedeniyle gelirden mahrumiyetini önlemeye yönelik bir sözleşme olduğu, bu haliyle sigortalının tüketici, yapılan işlemin de tüketici işlemi olduğunun kabulü gerektiği-
Kredi kartından doğan alacağa dayalı itirazın iptali davası 12.05.2011 tarihinde açılmış olduğundan, asliye hukuk mahkemesinin uyuşmazlığın çözümünde görevli olduğu-
Taşıma ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıkların niteliği itibariyle mutlak ticari davalardan olduğu, taşıma ilişkisinin tarafı olan sigortalının halefi bulunan davacının, nakliyat abonman sigorta poliçesi kapsamında rucuen tazminat istemiyle açtığı davanın da ticaret mahkemesinde görülmesi gerekeceği-
İdari para cezasının tahsili istemi ile başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemi-
Davacının tacir olduğu ve ticari işlerinde kullandığı televizyonun davalılardan satın aldığı ve montajdan dolayı hasarlanarak zarar gördüğü iddiası ile dava açtığı gözetilip, davanın ticari dava olarak nitelendirilerek ticaret mahkemelerinde, olmayan yerlerde ise ticaret mahkemesi sıfatı ile görülmesi gerektiği-
3. HD. 29.02.2016 T. E: 2015/4952, K: 2783-
Kamu hizmeti görmekle yükümlü davalı idareye 2918 sayılı Karayolları Trafik Yasası ile karayollarında mal ve can güvenliği yönünden gerekli işaretlemeleri yaparak önlemleri almak ve aldırmak görevlerinin verilmiş olmasının, bunun ihlali nedeniyle oluşacak zarardan dolayı idarenin özel hukuk hükümlerine tabi olacağı sonucunu doğurmayacağı, hizmet kusurundan kaynaklanan zararlar yönünden idare aleyhine tam yargı davasının idari yargı yerinde açılması gerektiği-
Davacı sigorta şirketine zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı aracın karıştığı trafik kazasında hasarlanan üçüncü kişiye ait araçtaki hasarın davacı sigorta şirketi tarafından karşılandığı, ancak trafik kazasına alkollü araç kullanarak davalı sigortalının sebebiyet verdiği iddia edilmekte ve bu nedenle ödenen tazminatın rücuen davalı sigortalıdan tahsili istenmekte olup, davacı sigorta tarafından sigortalının halefi olarak değil aradaki poliçe hükümlerine göre sigortalıdan tazminat talep edildiği anlaşıldığından uyuşmazlığın Asliye Ticaret Mahkemesinin görevine girdiği dikkate alınarak davanın esasına girilerek tarafların delillerinin toplanması iddia ve savunmalarının değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Dava tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 4/1-a maddesi gereği her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olup olmadığına bakılmaksızın TTK'da düzenlenen hususların ticari dava olduğu, TTK 5/1.maddesi gereği ticari davalara bakmakla görevli mahkemenin Asliye Ticaret mahkemeleri olduğu, 6102 sayılı TTK'nın yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden itibaren yasanın 5/3 maddesi gereği asliye hukuk mahkemeleri ile asliye ticaret mahkemeleri arasındaki ilişki işbölümü olmaktan çıkıp görev ilişkisi haline geldiği, somut davada davalılar arasında zorunlu mali sorumluluk sigortacısı da bulunduğu, sigorta hukuku 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 6.kitabında 1401 ve devamı maddelerinde, zorunlu sorumluluk sigortası ise 1483 ve devamı maddelerinde düzenlendiğinden TTK da düzenlenen hususlardan olması nedeniyle dava ticari dava olup asliye ticaret mahkemesi görev alanı içinde bulunmakta olup mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerektiği-