3. HD. 20.10.2016 T. E: 8635, K: 11875-
Tazminat davası-
Trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı tazminat istemi-
Hayvan bulunduranın, bu zararın doğmasını engellemek için gerekli özeni gösterdiğini ispat ederse sorumlu olmayacağı (TBK. 67/1-2)- Asıl davanın davalısının kaza anında hayvanların başında bulunmadığı, hayvanların sahibi olan babasını suçtan kurtarmaya yönelik beyanda bulunduğu hususu, kesinleşen ceza mahkemesi kararı ile sabit ve ceza mahkemesince belirlenen bu maddi vakıa eldeki dava yönünden bağlayıcı olduğundan, mahkemece bu davalı hakkındaki davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği- Karşı davanın davacısının henüz 13 yaşında iken hayvan sahibi olmasının yaşam deneyimlerine uygun olmadığı, kazaya sebep olduğu iddia edilen hayvanların sahibinin babası olduğu dikkate alındığında aktif dava ehliyeti bulunmadığından davanın reddi gerektiği-
Hukuk hâkimi ceza mahkemesinde verilen mahkumiyet ve tespit edilen maddi olgularla bağlı olduğundan ceza davasında verilecek kararın kesinleşmesi beklenerek, ceza dosyası kapsamı ile bu dosya kapsamı bir bütün halinde değerlendirilerek sonuca uygun bir karar verilmesi gerektiği-
Yargılama sırasında alınan ve mahkemece benimsenen bilirkişi raporu ile ceza yargılaması sırasında alınan Adli Tıp Kurumu raporunda belirlenen kusur durumu yönünden çelişki giderilmek suretiyle tarafların olaydaki kusur oranlarının duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespitinin gerektiği-
Trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemi-
Trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemi-
Davanın esastan reddi veya kabulünü içeren bozmaya uyularak tesis olunan kararın önceki bozmayı ortadan kaldıracak şekilde yeniden bozulması üzerine yerel mahkemece verilen kararın temyiz incelemesinin Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca yapılması gerektiği- Usuli kazanılmış hak kuralının istisnaları saptanırken genel ilkenin kamu düzeni olduğu- Muvazaa iddiasının yazılı delille kanıtlandığı gerekçesiyle ilk bozma kararı verilmiş, bozma sonrası tanık olarak dinlenen ve davacının dayandığı belgeyi davalı adına vekaleten imzalayan  hakkında ceza davası açılmış olup, yapılan yargılama sonrasında davanın zamanaşımı nedeniyle düşmesine karar verilmesi üzerine Özel Dairece bu ceza kararı değerlendirilmek suretiyle değişen delil durumuna dayalı olarak ikinci bozma kararı verilmiş olduğundan ve Özel Dairenin birinci bozma kararını verdiği tarihte açılmış bir ceza davası bulunmadığından, Yerel Mahkemece Özel Dairenin birinci bozma ilamına uyulmakla davacı yararına usulü kazanılmış hak doğduğundan söz etmenin mümkün olmadığı- Zamanaşımı nedeniyle ceza davasının düşmesine karar verilmiş olmasının hukuk davasına eylemin sübutu ve diğer maddi vakıaların tespiti noktasında bir etkisi bulunmadığı, davacının dayandığı sözleşmeye itibar edilmesi gerektiği ve bu sözleşme ile taraf muvazaasının kanıtlandığı gözetilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği-
Davaya konu olayda; davalının eylemini haksız tahrik altında gerçekleştirdiği maddi vakıa olarak kesinleşmiş ceza kararı ile tespit edilmiş olup; mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, geçici iş göremezlik tazminatının hesaplanması sırasında tahrik nedeni ile herhangi bir indirim yapılmadığı görüldüğü- Bu durumda; mahkemece davacının müterafik kusurunun varlığı göz önünde bulundurularak BK'nın 44/1. maddesi uyarınca maddi tazminattan haksız tahrik nedeniyle indirim yapılması gerekirken yazılı şekilde istemin tamamının kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-