«İdari bir birim» olmadığı için «keşide yeri» olarak kabul edilemeyecek -ve bonoda; «Burgaz», «A.bey Adası», «Çengelköy», «Zeyden mahallesi», «M.er», «Akçay», «Şaşkın Bakkal-Suadiye», «Bahçeşehir», «Kızılay», «Bahçelievler», «Gaziosmanpaşa ve Balgat», «Florya», «Mecidiyeköy», «Karaköy», «İ.raltı», «M.lar», «Alsancak», «Kalamış», «Kavak mahallesi», «Güzelyalı», «Yukarı Ortaören», «G.li», «Şehremini», «K.Bağlar», «Fındıkzade», «Taksim», «Beylerbeyi», «G.en», «4. L.»şeklinde gösterilmiş olan- yerler:—
Senet bedelinin «altın para» veya «belli gramda altın» olarak belirtilmiş olması halinde, senedin «bono» niteliğini taşımayacağı—
«Teminat (rehin) cirosu» ile senede hâmil olan bankanın, kendi cirantasını takip edemeyeceğini—
Ciro zinciri içinde yer alan (imzası bulunan) ve senet elinde bulunan alacaklının «yetkili hâmil» sayılacağı-
Keşide yerinin hiçbir duraksamaya yer vermeyecek şekilde açık olarak gösterilmesi gerektiğinden, keşide yerinin «ESK» şeklinde kısaltılması halinde dayanak belgenin çek niteliğinde sayılmayacağı ve takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Senet aslının ceza mahkemesinde (C. Savcılığında) bulunması halinde alacaklının senedin ön ve arka yüzünün fotokopisini icra dairesine vermesinin yeterli olacağı- İİK’nun takipten sonra senedin tedavülünü önlemek ve borçlunun; senedin niteliğine, imzasına ve takip yapanın yetkili hamil bulunmadığına yönelik itirazlarını bildirmesini sağlamak ve senedin tedavülünü önlemek amacını güttüğü—
Sadece «ad» ve «soyadı» yazılarak da «imza» atılabileceği— El yazısı ile atılacak imzanın ne şekilde olacağı konusunda -BK. mad. 14 (şimdi; TBK. mad. 15) dışında- ayrı bir hüküm bulunmadığından, kişinin kendisine özgü belirli karakterleri içeren sembolleri belirterek imza atabileceği gibi, «ad ve soyadını» yazmak suretiyle de imzasını atabileceği, bu durumda borçlunun öteden beri «ad ve soyadını yazmak suretiyle imzasını attığı» konusunda bir alışkanlığının bulunup bulunmadığının imza mahkemesince araştırılarak, sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği—
Keşide tarihinde yapılan ve keşideci tarafından imzalanmamış olan düzeltmenin geçerli olmayacağı (Keşide tarihinin paraf edilerek değiştirilebileceği)—
«Senedin teminat olarak verilmiş olduğu» iddiasının borçlu tarafından yazılı belge ile kanıtlanabileceği—
Muacceliyete ilişkin itirazın «borca itiraz» niteliğinde olmadığı-«Takip dayanağı senetlerin muaccel olmadığı»na ilişkin icra mahkemesine yapılan başvurunun hukuki niteliğinin «borca itiraz» (İİK. 169) olmayıp «şikayet» (İİK. 168/I, 16/I) olduğu-