Usulüne uygun olarak saptanan ecrimisil tutarından davalı tarafça yapıldığı usulünce ispatlanan ve dava konusu taşınmazın korunması, bakım ve onarım için zorunlu ve de faydalı olduğu bilirkişilerce saptanan masraf kalemlerinin mahsup edilerek mahkemece net ecrimisile hükmedilmiş olmasında bir isabetsizlik olmadığı- Davalının maaş parası yönünden takas definin de incelenip değerlendirilmesi gerektiği-
Davalı tanığının beyanı gözetilerek, dava konusu davacıya ait mesken niteliğindeki bağımsız bölümün anahtarının halen davalıda bulunduğu, davalının taşınmazla ilişkisini fiilen sonlandırmadığı sabit olup, anahtar teslim edilmediği sürece davalının taşınmaza elattığının kabulünün gerektiği, boşanma ilamının kesinleşme tarihinden sonra taşınmazın aile konutu niteliğinden çıktığı, boşanma tarihinden dava tarihine kadar ecrimisil hesabı yapılması ve elatmanın önlenmesi yönünde karar verilmesi gerektiği-
Davalı tanığı ...'un beyanı gözetilerek, dava konusu davacıya ait mesken niteliğindeki bağımsız bölümün anahtarının halen davalıda bulunup, davalının taşınmazla ilişkisini fiilen sonlandırmadığından, başka bir ifade ile taşınmazın hakimiyetinin halen davalıda olduğundan, anahtar teslim edilmediği sürece davalının taşınmaza elattığının kabulünün gerekip, boşanma ilamının kesinleşme tarihinden sonra taşınmazın aile konutu niteliğinden çıkıp, boşanma tarihinden dava tarihine kadar ecrimisil hesabı yapılıp elatmanın önlenmesi yönünde karar verilmesi gerektiği-
Kıyıya vaki elatmanın önlenmesi ve kal isteğine ilişkin davada, kıyı içinde bulunan ahşap iskele tüm site sakinleri tarafından kullanılmakta olup husumetin bu yapılardan faydalanan tüm site sakinlerine yöneltilmesi dava hakkının kullanılması ve Devletin Hüküm ve tasarrufu altındaki kıyı alanlarının korunmasını önemli ölçüde zorlaştıracağı gibi hükmün infazını imkânsız hale getirecek olup, deliller birlikte değerlendirilerek işin esasının incelenmesi ve elde edilecek sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği-
Dava tarihi itibari ile, fiili paylaşıma göre davacının kullanımına bırakılan yerin davalı tarafından kullanıldığı sabit olduğundan davacı elatmanın önlenmesi davası açmakta haklı olup, bilirkişi krokisinde E ile gösterilen yere ilişkin elatmanın önlenmesi isteminin kabulünün gerekip D ile gösterilen bölüm yönünden konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığı- Davacının 5 yıllık ecrimisil isteği yönünden, 2008-2010 yılları arasında bu bölümün davacı tarafından mı, davalı tarafından mı kiraya verildiğinin saptanarak, davalı tarafından kiraya verilmişse 5 yıllık ecrimisile, davacı tarafından kiraya verildiği belirlenirse 2010 yılı ile dava tarihi arasındaki döneme ilişkin ecrimisile hükmedilmesi gerektiği-
Davalının kiracılık savunmasına rağmen davacı ile davalılar arasında taşınmazın kiralanmasına ilişkin bir anlaşmanın varlığı kanıtlanamadığından elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkin davanın kabulü gerektiği-
Kadastro şefliği tarafından gönderilen kadastro krokisi ile fen bilirkişisi tarafından sunulan rapor ekindeki krokinin örtüşmediğinden, elatıldığı iddia edilen çekişmeli bölümün belirlenip bölümün krokide işaretlenerek, varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği-
Davalı, dava konusu parselleri diğer davalı gelinine teban kullanmakta ise de, her iki taşınmazın tümünü kullandığından davacıların payı oranında davalıların ecrimisilden sorumlu olacağı- Faiz isteği hakkında karar verilmesi gerektiği-
Paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi istemine ilişkin davada, taraflar arasında fiili kullanma biçiminin oluşmadığı, davacının taşınmazda kullandığı bir bölümünün bulunmadığı anlaşılmasına karşın fen bilirkişisi tarafından hazırlanan 02/01/2014 tarihli krokiden, dava konusu taşınmazda davacının kullanabileceği bir bölüm olduğu izlenimi uyandığından çekişme konusu taşınmazda davacının kullanabileceği bölüm olup olmadığının açıklığa kavuşturulup hasıl olacak duruma göre bir karar verilmesi gerektiği-
Paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi isteğine ilişkin davada, tüm paydaşları bağlayan harici bir taksim sözleşmesi ve özel bir parselasyon planının olup olmadığının veya fiili kullanma biçiminin oluşup oluşmadığının, oluşmuşsa çekişmeli bölümün davacının mı davalının mı kullanımına bırakıldığının belirlenip aksi halde paylı mülkiyet hükümleri gözetilerek davacının çekişmesiz olarak kullandığı veya kullanacağı bölümün olup olmadığının belirlenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-