Hacizli mal, açık arttırmada dava dışı üçüncü kişiye satılarak paraya çevrilmiş ve satış bedeli alacaklıya ödenmişse, icra takibi bu mal yönünden sona ermiş olacağından, İİK'nın 97/9. maddesi uyarınca istihkak davası açılamayacağı, bu durumda; ancak, ilgili hukuk mahkemesinde sebepsiz zenginleşme davası açılabileceği, bununla birlikte; hacizli mal, açık arttırmada, üçüncü kişi yerine, takip alacaklısına alacağına mahsuben satıldığı taktirde, açık arttırmayla alacaklıya alacağına mahsuben satılan malın, alacaklıya İcra Müdürlüğü'nce teslim edildiği tarihe kadar mal hakkında, üçüncü kişice, haczi öğrenme tarihinden itibaren yedi gün içinde olmak koşuluyla istihkak davası açılabileceği, malın veya bedeli teslim edilmiş olsa dahi, açılmış bir ihalenin feshi davası bulunduğu taktirde; ihalenin feshi davası kabul edilirse, satış bozulacak ve istihkak davasının dinlenme olanağı doğacağından ihalenin feshi davası sonucunun beklenmesinin gerekeceği-
Dar yetkili İcra Mahkemesi'nde TTK'nun 146-151 maddeleri ile BK'nun 179. maddeleri tartışalarak üçüncü kişinin takip konusu borçtan sorumlu olduğu sonucuna varılarak, üçüncü kişinin de takibe bu şekilde borçlu sıfatı ile dahil edilmesinin usulsüz olduğu-
İstihkak davalarında alacak miktarı ile hacizli malın değerinden hangisi az ise onun üzerinden hesaplanacak nispi vekâlet ücretine hükmedileceği- 02.07.2012 tarihinde 6352 sayılı Kanun'un 19. maddesi ile İİK. mad. 97/13'de öngörülen %40 tazminat oranının %20 olarak değiştirildiği-
Alacaklı yararına gecikme tazminatına hükmedilebilmesi için istihkak iddiasının reddi ile birlikte teminat karşılığında takibin ertelenmesi ya da satışın durdurulması kararının da bulunması gerekeceği, takibin ya da satışın durdurulması yönünde alınmış bir karar bulunmadığından alacaklı yararına gecikme tazminatına hükmedilemeyeceği-
İstihkak davaları İİK’nun 97/11. maddesi uyarınca genel hükümler dahilinde basit yargılama usulüne tabi olup, dava değerinin hacizli malın değeri ile alacak miktarından hangisi az ise ona göre belirleneceği, nispi karar ve ilam harcı ile nispi vekalet ücretinin bu miktar üzerinden hesaplanmasının gerekeceği-
İstihkak davaları İİK’nun 97/11. maddesi uyarınca genel hükümler dahilinde basit yargılama usulüne tabi olup, davanın değeri hacizli malın değeri ile alacak miktarından hangisi az ise ona göre belirleneceği, nispi karar ve ilam harcı ile nispi vekalet ücretinin bu miktar üzerinden hesaplanmasının gerekeceği-
İpotek senedinde "aldığı borca karşılık 80.000,00 TL için 01.07.2006 tarihine kadar" ipotek tesis edildiği, ipoteğin bu haliyle karz ipoteği olduğu,01.07.2006 tarihi ipoteğin paraya çevrilmesi için azami süre olmayıp, borcun ödenmesi için verilen vade tarihi olması gerekeceği-
Dava dayanağı takip konusu iki adet bono ile ilgili olarak borçlu şirket tarafından Isparta İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2012/166 Esas sayılı dava dosyası ile imzaya itiraz davası açıldığı, yargılama esnasında senetler üzerinde yaptırılan inceleme neticesinde Adli Tıp Kurumu Başkanlığı'nın 21.02.2013 tarihli raporu ile imzaların borçlu şirket yetkilisinin eli ürünü olmadığının rapor edildiğinin, borçlu şirket tarafından sahte bono düzenlenmesi nedeni ile suç duyurusunda bulunulduğunun anlaşıldığı, anılan dava sonucunda 6100 sayılı HMK'nun 209/1 maddesi uyarınca sahtecilik davasında karar verilinceye kadar takip dosyasının borçlu şirket açısından durdurulmasına karar verildiği, takibe dayanak senetlerle ilgili sahtecilik iddiası ile başlatılan hazırlık soruşturmasının, görülmekte olan istihkak davasının da sonucunu etkileyeceği, bu durumda, başlatılan savcılık soruşturmasının bekletici mesele yapılarak, yargılama sonucunda verilecek kararın kesinleşmesinden sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesinin gerekeceği-
Taraflar arasında imzalanan 14.09.2011 tarihli protokolün sadece dava konusu mahcuzların iadesine ilişkin olup, eldeki davaya yönelik sulh, feragat veya kabul iradesi taşımadığı, eş anlatımla, uyuşmazlığın esasını çözümlemeye yönelik irade beyanı içermediği, hal böyle olunca, Mahkemece hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda araştırma ve inceleme yapılması gerekirken, davanın esasını çözümler nitelikte olmayan 14.09.2011 tarihli protokol başlıklı adi yazılı belge esas alınarak yazılı şekilde hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu-
İstihkak davalarında dava değerinin alacak miktarı ile hacizli malın değerinden hangisi az ise onun üzerinden belirleneceği-