İcra mahkemesince «konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına» şeklinde karar verilen durumlarda, davanın açılmasına sebebiyet veren davalıdan «yargılama giderleri»nin, «avukatlık ücreti»nin ve «maktu karar ve ilam harcı»nın da tahsiline karar verilmesi gerekeceği–
Tarafların istihkak davasının duruşmasına gelmemeleri halinde, «dava yenileninceye kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına» karar verilmesi gerekeceği–
Dava tarihinde dava konusu hacizli eşyaların maliki olmayan kişinin istihkak davası açamayacağı–
Haciz tarihinde, haczin yapıldığı yerde borçlu ile birlikte oturan kimselerin -borçlunun; eşinin, annesinin, babasının, kardeşinin, gelininin, iş ortağının- haczi hayatın olağan akışına göre haczin yapıldığı gün öğrenmiş sayılacakları (haczi öğrenmede fiili karine)–
Hacizli taşınır malları daha önce icra dairesince yapılan ihalede satın alarak borçlu ile yaşayan kızına vs. verdiğini ileri süren üçüncü kişinin açtığı davanın -teslimle taşınırların mülkiyeti kızına geçmiş olduğundan- «sıfat» (aktif dava ehliyeti) yokluğu nedeniyle reddedilmesi gerekeceği–
«Takip konusu borcun» ödendiğinin -ve bu nedenle de «haczin kalktığı»nın saptanması halinde icra mahkemesince bakmakta olduğu istihkak davasında «konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına» şeklinde karar verilmesi gerekeceği–
İstihkak davasında «alacaklının davacı ve borçluyu da hasım göstermek suretiyle dava konusu taşınırın mülkiyetinin tesbiti» konusunda açtığı davanın sonucunun beklenmesi gerekeceği–
Haczin tamamlanmış sayılması için, haczedilen malların ayrıca muhafaza altına alınmasına gerek bulunmadığından, bu aşamada uygulanan haciz nedeniyle istihkak davası açılabileceği–
Borcun doğumundan sonra işyerini ve bu işyerindeki emtiayı devir ve temlik alan kişinin borçlunun alacaklısını zarara sokmak amacıyla davrandığını bildiği ve borçlunun da alacaklısını zararlandırmak amacıyla davrandığının kabulü gerekeceği, bu yasal karinenin aksinin İİK. 280/IV’e göre çürütülebileceği–
İİK. 97/I uyarınca, icra mahkemesince verilen «takibin devamına» ya da «takibin ertelenmesine» ilişkin kararın tebliği ile dava açma süresinin başlayacağı, bu sürenin anılan kararların «öğrenilmesi ile» işlemeye başlamayacağı–